ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Sayın Başkan, arkadaşımız izah etti İç Tüzük 35'teki durumu. Tabii, gerek İç Tüzük hükümleri gerek kanun hükümleri geçmişten bugüne kadar belli bir mantıkla yazılmış. Buradaki mantık şu: Mesela, sizler bizlere tebliğ ediyorsunuz komisyon toplantısının tarihini değil mi? Ve hangi kanun teklifi görüşülecekse -20 maddelik, 30 maddelik- biz bunlar üzerinde çalışma yapıyoruz. Komisyon üyeleri, uzmanlık gerektiren bir konu olduğundan uzun uzun çalışıyor vesaire ve burada da bu görüşmeler gerçekleşiyor. Şimdi, bir mantık silsilesinden geçirdiğimizde de burada 1 maddenin yeniden ihdas edilmesi ile 100 maddenin yeniden ihdas edilmesi arasında bir mantık farkı yok. Dolayısıyla şayet siz Başkanlık Divanı olarak "Biz bunu hukuki görüyoruz." diyorsanız, zaten o hâlde, 5 maddelik bir kanun teklifi için Komisyona davet edip 100 ayrı maddeyi burada el kaldır, indirle geçirebilirsiniz mantığı ortaya çıkar. Yani biz yeni toplanmıyoruz, yeni çalışmıyoruz burada. Bu dönem için söyleyeyim, yaklaşık dört yıllık uygulamada da benzeri durumlarda ne gelse "Bu yeniden bir madde ihdası, faydalı da olsa zararlı da olsa İç Tüzük ihlali olacağından bu yola girmeyelim." dedik ve bunda da bir prensip anlaşmasına varmıştık. Bu partiler, hatta buradaki gibi değil yani "Mutabık olduğumuz konularda dahi böyle bir İç Tüzük ihlali yapmayalım." diye sizinle de mutabık olmuştuk. Biz hepimiz hukukçuyuz, göz göre göre bir İç Tüzük hükmünü niye biz ihlal edelim?

Maddenin içeriği faydalıdır değildir, bilmem nedir; bu, bakın, bizim tartışma alanımız dışında ama çok açık bir şekilde... Ki siz de Adalet Komisyonu Başkanlığına yeni geldiniz, hemen 2'nci kanun teklifinin görüşmeleri esnasında bu kadar aleni bir İç Tüzük ihlali içerisinde olmamanız lazım. Ben bunu döne döne okuyorum "Komisyonların yetkisi, toplantı yeri ve zamanı." madde 35, burada bir kez daha arkadaşlar, herkes, hazırun duysun, bir kez daha okumak istiyorum, diyor ki: "Komisyonlar, kendilerine havale edilen kanun tekliflerini aynen veya değiştirerek kabul veya reddedebilirler; birbirleriyle ilgili gördüklerini birleştirerek görüşebilirler ve Türkiye Büyük Millet Meclisi binasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığınca kendilerine ayrılan salonlarda toplanırlar. Ancak, komisyonlar, kanun teklif edemezler, kendilerine havale edilenler dışında kalan işlerle uğraşamazlar, Başkanlık Divanının kararı olmaksızın Genel Kurulun toplantı saatlerinde görüşme yapamazlar ve kanun tekliflerini bölerek ayrı ayrı metinler halinde Genel Kurula sunamazlar." Ondan sonraki kısım konumuzla alakalı olmadığı için okumayacağım ama şimdi, bizim zaten Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir teamülümüz var. O teamül ne? Eğer ki bir kanun teklifinin görüşmesi esnasında, gerçekten, o kanun teklifine bir maddenin ilave edilmesi elzem bir hâl almışsa, unutulmuşsa ilgili Grup Başkan Vekillerinin mutabık kalması, grupların mutabık kalması koşuluyla madde ihdas edildiği olmuştur ama böyle bir uygulama çok açık bir şekilde İç Tüzük ihlalidir. Yani bunun şayet çok çok gerekli olduğunu düşünüyorsanız Genel Kurula kalması, orada grupların konuşması, orada bunun değerlendirilmesi gerekir. Burası çok açık.