| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | TÜRKSAT Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme AŞ'nin 2019 ve 2020 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 15 .06.2022 |
ATİLA SERTEL (İzmir) - Ben maddeye ilişkin konuşacağım.
Burada Sayıştay diyor ki: "Sektörde yaşanan uluslararası yıkıcı rekabet ortamı da dikkate alınarak TÜRKSAT'ın sektördeki mevcut konumunu koruyabilmesi ve yakın gelecekte sağlayacağı büyük uydu kapasitesini pazarlayabilmesi için şimdiden pazarlama politikaları oluşturulması ve proaktif adımlar atması." Çok önemli tabii. TÜRKSAT'ın 5B uydusunun fırlatılmasının öneminin altını çizmiştim, bu, çok önemli.
Şimdi, burada Mevlüt Bey kimileri "nohudun, bulgurun peşine takılırken" diye küçümseyen bir tavırla dile getirdi ama biz 5B'nin de önemini burada biraz önce dile getiren bir kişi olarak nohudun bulgurun peşine takılmanın... Yani biz halkın sorunlarını dile getirmekte onun için varız zaten. Yani burası, nohudun, bulgurun tanımlanacağı bir yer olarak küçümseyen bir tavırla ekonomik durumu anlatan bir yer değil ama burası çok önemli bu konuda kurulu ekipte kaç kişinin sorgulanacağı bir yer olmalı. Yani şimdi siz diyorsunuz ki: "Satış yaptığımız ve yapacağımız" diye başlamışsınız. Mesela, verdiğiniz cevapta diyorsunuz ki: "5B oluşturulmuş 300 megahertz satış gerçekleştirmiştir. Ek olarak -demişsiniz- Yemen ülkesinde, sonra Libya, Umman, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Sudan, Etiyopya, Somali, Suriye, Irak ülkelerinde satışlar için görüşülmektedir." demişsiniz. Yani ortada daha net bir satış yok. "Gürcistan, Özbekistan, Romanya, Macaristan, Kıbrıs ve Arap ülkelerini sayıyorsunuz. Yani güçlü bir uyduyu dünyanın tepesine çıkarmışsınız ama bunu pazarlamada hâlâ bir zafiyet yaşandığı gerçeği var verdiğiniz cevaptan anladığım o.
Şimdi buradaki hadise şu: Bu konuda nasıl bir ekipleşme yaptınız? Yani liyakat ve bu konuda uzmanlık alanı olan nasıl bir ekipleşme oldu? Bu pazarlama ekibinde kimler yer alıyor? Nasıl girişimlerde bulunuyor? Bu konuda Kurum olarak acaba takviye istiyor musunuz, istemiyor musunuz; bunları da sormak istiyorum. Şimdiye kadar satış yaptığınız yabancı şirket var mı varsa bundan ne kadar kazandınız? Bu uydunun pazarlamasından yani rekabet ederek bu ülkelere satış yapıldığında ülkemize girecek olan döviz miktarı ne kadar? Bunu niçin soruyorum? Türkiye'deki televizyonlara, radyolara uydu kirasını dolar üzerinden sabitleyerek satmak kolay çünkü başka bir uydu yok yani başka bir çare de yok o televizyonlar için, onda size el mecbur, size geliyorlar, siz de onlara şu anda 10 liradan sabitlediğiniz rakamla... Doları 10 liradan sabitlediniz ama sabitlemeler hep değişiyor. Şimdi, dolar 17 liraya çıktı, muhtemelen siz gene bir süre sonra bunu yine dolar üzerinden yükselteceksiniz. Ama asıl olan yani yurt dışında siz bu pazarlama işini yapabiliyor musunuz, yapamıyor musunuz; ona bakmak lazım.
Burada Sayıştayın bu önerisinin çok dikkatle takip edilmesi gerektiğine inanıyorum çünkü TÜRKSAT'ın bunca yaptığı masrafın bir de geriye dönüşü açısından, ülke ekonomisi açısından da bize yarar sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda sizin çalışmalarınızın takdir edilmesi ve sonuç aldığında da alkışlanması gerekir, yoksa Türkiye'deki televizyonlardan, yerel televizyonlardan özellikle, kazanamayan televizyonlardan, reklam alamayan televizyonlardan kira almak çok kolay; el mecbur gelecek, size verecek kirayı ya da yayınına son verecek, antenden düşecek. Düşen televizyon sayısı da var. Birçok radyoda da öyle, televizyonda da öyle. Onun için, sizin biraz bu konuda çok özenli çalışmanız gerektiğini düşünüyorum. Sayıştayın da bu konuda takipçi olması gerektiğini düşünüyorum. Sadece Sayıştay değil, biz, siz, kurum içi, kurum dışı Türkiye'nin yararına olacak hadisede ortak hareket etmenin gerektiğini düşünüyorum.
Teşekkür ederim.