| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünün (DHMİ) 2019 ve 2020 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 21 .06.2022 |
ATİLA SERTEL (İzmir) - Evet, gerçi kısa da olsa geçti ama Atatürk Havalimanı'yla ilgili birtakım kararlar aldınız, o kararlar sizin tarafınızdan değil, siyasi irade tarafından alındı. Pandemi süresinde, önce, bir pandemi hastanesi oraya, sonra, "Millet Bahçesi yapacağız." denildi. Atatürk Havalimanı'yla ilgili hastane ve millet bahçesi kararları alınırken Devlet Hava Meydanları İşletmesine görüş soruldu mu? Bunu merak ediyorum. Sizin bu konuda yanıtınız önemli. Eğer başvurulmadıysa Atatürk Havalimanı'nın uçak iniş kalkışı yönünden tamamen atıl bir duruma itilmesi, buraya hastane ve millet bahçesi yapılması görüşünü nasıl karşılıyorsunuz? Olası farklı durumlarda Atatürk Havalimanı'nın kullanılması şu an mümkün mü? Çünkü İstanbul Havalimanı'nda büyük bir facia söz konusu olduğunda, uçaklar oraya inemediğinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2 bakanı Atatürk Havalimanı'na inerek oradaki duruma müdahil olmaya çalışmışlardı.
Şimdi, Atatürk Havalimanı'yla ilgili son sorum şu: Taşınması nedeniyle, işletici şirketin kayıpları nedeniyle TAV'a ödeme yapacaktınız. Bu ödemeleri yaptınız mı? Yapıldıysa ne kadar ödeme yaptınız? Bunu öğrenmek istiyorum.
İstanbul Havalimanı'yla ilgili bazı sorularım var; onlar da İstanbul Havalimanı İGA'nın projelerde yaptığı revizyonlar, tadilatlarıyla ilgili olarak firma lehine oluşan kâr nedir? Bu iptal edilen yahut ötelenen imalatların zamana bağlı finansal kârı hesaplandı mı? Kira ötelemelerini ve tüm kritik sözleşmeleri yapan dönemin Genel Müdürü Funda Ocak'ın oğlunun bu şirkette üst düzey olarak çalışması ve önemli değişikliklerin yapıldığı tarihte oğlunun işe başlaması etik mi, değil mi? Kamu-özel sektör iş birliğiyle önemli bir daire başkanlığının bakanın sekreterliğini yapan eski bir meteoroloji uzmanına tahsis edilmesi ve bu başkanlığın bir anlamda boş bırakılması doğru mu? İnşaat Daire Başkanının son değişiklikleri imzalamamak için geçen haftalarda istifa ettiği söylendi. Bunu da merak ederek soruyorum: Doğru mu?
Geliyorum bir başka konuya, bu da Rize-Artvin Havalimanı, kısa bir süre önce deniz üzerinde dolgu yapılarak inşa edilen 2'nci havalimanı olarak faaliyete geçti. Bu havalimanıyla ilgili birkaç sorum olacak. Rize- Artvin Havalimanı yap-işlet-devret modeliyle mi yapıldı, yoksa devletin kendi imkânlarıyla mı yapıldı? Bu havalimanını kim işletecektir ve toplam yatırım tutarı nedir? Rize-Artvin Havalimanı'nda beklenen yıllık uçuş ve yolcu sayısı nedir? Uçak taşımacılığının dip yaptığı pandemi döneminde hiç yolcu inmeyen havalimanı -Zafer Havalimanı'nın dışında soruyorum- var mıdır? Varsa hangileridir? Yine, pandemi döneminde en az uçuşun ve dolayısıyla en az yolcunun gerçekleştiği 10 havalimanı hangileridir?
Bir de şunları söylemek istiyorum genel iddialar üzerinde durarak: Genelgeye göre, havalimanı VIP terminalini kullanacak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığının 5 Kasım 2020 tarihli yazısına istinaden 25 Haziran 2002 tarih ve 2002/23 sayılı Genelge hükümleriyle İdari İşler Başkanlığında münferit tarihlerde çıkarılan yazılarla oluşturulmuş rical listesi çerçevesinde oluyor, yabancı uyrukluların durumu ise Dışişleri Bakanlığı talimatları çerçevesinde belirleniyor. Geçen hafta rahmetli Genel Başkanımız, Sosyaldemokrat Halkçı Partinin çok saygın ismi, dünya çapında fizik profesörü olan Erdal İnönü'nün kıymetli eşi Sevinç İnönü'nün VIP'ye alınmadığı yönünde haberler basına yansıdı, sonrasında, bu haber Valilik tarafından yalanlandı ve Sevinç İnönü'nün VIP'yi kullanmak için başvurusunun olmadığı söylendi.
Şimdi, burada, VIP daha önce de gündeme gelmişti Ekrem İmamoğlu'nun Ordu'dan uçamaması gibi. Burada, VIP terminalini genelgede belirtilen belli kişilerin kullandığını biliyoruz ama bana bu konuda gelen bazı iddialar var. Ben bu iddiaları size çok açık ve net bir biçimde cevaplamanız için soruyorum. DHMİ Genel Müdür Yardımcıları Fatih Çakmak ve Enes Çakmak'ın mevzuata aykırı bir şekilde VIP'yi kullandığı iddia ediliyor. Bu iddialar doğru mu? Genel Müdür Yardımcılarının VIP terminallerini kullanması mevzuata uygun mu? Yine, VIP kullanma hakkı olmadığı hâlde bazı iş adamlarının belli bir ücret karşılığı VIP'yi kullandığı öne sürülüyor. "Kamera kayıtları incelenirse hangi iş adamları olduğu ortaya çıkar." deniliyor. Bununla ilgili size yansıyan şikâyet veya sizin tespitiniz var mı? Hangi iş adamları VIP'yi kullanıyor? Onu öğrenmek istiyorum.
Ankara VIP'yle ilgili bazı iddialar var. Sizin kurumunuza bu konuda herhangi şikâyet oldu mu?
METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - VIP'den DHMİ sorumlu değil, valiliğin uhdesinde.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Valiliğin uhdesinde de onlara şikâyet oldu mu diye soruyorum.
Bize de geldi, Yasin Bey biraz önce anlattı ama bu ARFF teşkilatı, talep ve beklentileriyle ilgili bize dosya sundular. 2005 yılında yürürlüğe konulan havacılık tazminatı ödenmesinde yıllardır süren eşitsizlikten söz ediyor bu arkadaşlar. ARFF bünyesinde çalışan personelimizin toplu sözleşme dönemlerindeki öncelikli talebi hâline geldiğini söylüyorlar bu havacılık tazminatı oranlarının. Bu konuda meslektaşlarının bu mağduriyetin devam etmemesini, eşitsizliğin giderilmesini ümit ettiğini, mağduriyetlerinin havalimanlarında iş barışını etkilediğini ve personeller arasında sıkıntılar yarattığını söylüyorlar. Şimdi, burada, uçak kurtarma için çalışan ARFF teşkilatı 1.800 kişilik genç, dinamik, profesyonel ekipleriyle dünya standartlarında araç gereç tesisatlarıyla Türk havacılık sektörünün güvencesi konumunda. Bu arkadaşlar niçin havacılık tazminatı yönünden değerlendirilmiyor ve kendilerine tazminat verilmiyor? Yani bunun nedenini bize açıklarsanız biz de öğrenmiş oluruz.
Ayrıca, burada bir konu daha var, burada bizim arkadaşlarımızın muhalefet şerhinde bahsettiği bir konu var. Evet, bu 7'nci maddede Ahmet Kaya ve Orhan Sümer arkadaşlarım "İzmir'in Urla Zeytineli köyünde denize sıfır Devlet Hava Meydanlarına ait sosyal tesis, 2014 yılı kamu bütçesinden 5 milyon lira yatırım yapılarak yenilendi. 2015 yılında ise senelik 120 bin liraya Ensar Vakfına kiralandığı basına yansımıştır." diyorlar. 2019 yılında ise tesisin Ensar Vakfına kırk dokuz yıllığına bedelsiz olarak tahsis edildiği biliniyor. Bu tesislerin içindeki binalarda da yıkım başlıyor. "Devlet Hava Meydanları İşletmesine ait arsanın devir gerekçelerinin neler olduğu bilinmiyor. Bu nedenlerin ortaya çıkarılması gerekmektedir." diyorlar. Şimdi, bu Urla'nın Zeytineli köyü çok güzel bir yer, denize sıfır bir alan. Buranın Ensar Vakfına kırk dokuz yıllığına bedelsiz olarak niye tahsis edildiğini hakikaten insanın aklı almıyor yani neden öyle bir şey yapıldı bilmiyoruz ama bu Ensar Vakfının burada değişik binaları yıkarak yeni bir tesise dönüştürmesi konusunda da gerekli izinleri sizden alıp almadığını öğrenmek istiyoruz. Buradaki son durumun ne olduğunu sormak istiyorum.
Son olarak benim söylemek istediklerim bunlar. Bu konularda bize yanıt verirseniz teşekkür ederim, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Ayrıca, bazı hava meydanlarıyla ilgili arkadaşlarımız sıkıntıları dile getirdiler. Ben İstanbul Havalimanı'nda kışın yaşanan sıkıntının önümüzdeki mevsimsel değişikliklerde ve kışın sert geçtiği dönemlerde yaşanmamasını diliyorum. Orada, biliyorsunuz, bir yerin çatısı çöktü. O çatı çökmesinden dolayı ölüm de olabilirdi, Allah korusun. Buna ilişkin İstanbul Havalimanı'nda bu yaz aylarında yani havaların güzel olduğu aylarda kontrol ve eksikliklerin giderilmesi konusunda çalışma yapıp yapmadığınız noktasında da bilgi rica ediyorum.
Teşekkür ederim.