KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani biz akşamdan beri ne konuşuyoruz? Bilmiyorum siz kiminle konuşuyorsunuz da...

Sayın Bakanım, önergeye baktınız mı?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Evet, baktım.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Baktınız, yeni baktınız.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Doğru, yeni baktım.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yeni baktınız.

Şimdi, Sayın Başkan benim ne dediğimi biliyor da tam kapatırken şimdi böyle bir önergeyi arkadaşlar bize söylediler, bir bakın diye getirdiler, arada baktık. Burada ne yazıyor? Biz sabahtan beri ne konuşuyoruz?

BAŞKAN - Önergeye bakmadım, bakayım.

Evet, buyurun.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bırak, bakmadım diye şimdi yani bize... Kiminle telefonla konuşuyorsun, kim önergeyi istiyor?

Bak, burada ne yazıyor? "...375 sayılı Kanun..."

BAŞKAN - Evet.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sen bu önergeyi nasıl kabul ettin, şimdi bana onu söyle. Yani Komisyon Başkanı olarak bu önergeyi kabul edip nasıl okutuyorsun, onu önce bir anlat, sonra ben söyleyeceğimi söyleyeyim.

BAŞKAN - Önce siz söyleyeceğinizi söyleyin, ben ondan sonra söyleyeyim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - İşte ben sordum, diyorum ki: 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle ilgili maddeyi burada nasıl önerge olarak kabul edip okutturuyorsun?

BAŞKAN - Sizin mutabakatınız olduğunu düşündüm. Mutabakatınız yoksa hemen geri çekeceğim önergeyi.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Mutabakatlık daha... Yani önergeyi şu anda vereceğinizi söylemedi arkadaşlar, sadece konuyu arz ettiler, bakalım dedik.

BAŞKAN - Sizin mutabakatınız yoksa hemen geri çekeyim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Anladım da, bakalım dedik. Şimdi, bunu...

BAŞKAN - Baktınız mı? Çekeyim mi geri? Soruyorum.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Daha konuşmadık ki. Sana önergeyi yarına bıraktık derken sen önerge okutuyorsun.

BAŞKAN - Peki, bu önergeyi yarına bırakıyorum.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bir dakika, bir dakika... Madem söz verdin, söyleyeyim.

Arkadaşlar, bizim burada birazdan içeriyle...

BAŞKAN - Önergeyi görüşüyor muyuz?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, görüşmüyoruz. Ben şimdi söyleyeceğim, onun için size de... Önergenin içeriği doğru olabilir, demin de Sayın Bakana da bir şey söyledik, Sayıştayla ilgili olanı da söyledik, daha önce de söyledik, yani İç Tüzük hükümleri net, Sayın Bakanım, bunu kabul ettiğimiz zaman arkasından bir tane daha geliyor, bir tane daha geliyor. Şimdi, siz "Önümüzdeki hafta torba çıkacak." demediniz mi?

BAŞKAN - Evet.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Evet. Bunu arkadaşlarımız alsın, kendiliklerinden inceleyip imza atan arkadaşlar var ya vekillerimiz arasında, birisi incelesin, bir imza atsın, bir kanun teklifi olarak versinler, önümüzdeki haftanın gündemine eklensin, o torbalarla beraber görüşürüz. Her seferinde bu tüzüğü deldirerek sonra aşağıda "Geçen sefer yapmıştık, filanca kanunda yapmıştık." diye bizim önümüze getirmeyin. Anlatabiliyor muyum Sayın Bakanım? İç Tüzük'e göre bu önerge ne kanun teklifinde ne tasarısında 375 yoksa verilemez. Arkadaşlar dedi, buna bir formül bulalım derken hemen pat, kapatırken Sayın Başkan okutturuyor. Yani, tamam, arkadaşlar getirdi, konuya evet dedik ama bunu arkada bir konuşup bakmadan...

Dolayısıyla, arkadaşlar, bunu bir milletvekilimize bir kanun teklifi olarak imzalatın veya aynısından yapıyorsunuz ya, haftaya gelecek olan şey daha bize gelmedi, bilmiyorum...

ERHAN USTA (Samsun) - Ama torbayla şunu karıştırmayalım yine de...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bir dakika, yani ellerinde zaten yaptıkları... Nasıl ki şu kanun tasarısını teklif hâline getirip 3 tane maddeyi içine eklediyseniz aynısından alırsınız, bunu içine ekleyerek o tasarıyı teklif olarak yenilersiniz. Bak ben gayrimeşru yolları da size öğretiyorum.

BAŞKAN - Meşru yol bu, gayrimeşru değil, estağfurullah yani.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani, işte, tüzüğe uygun kanun tasarısının teklif hâline getirilmesinde... O zaman hiç olmazsa tüzüğe uydurmuş oluruz.

BAŞKAN - Ben sataşmadan söz alacağım. Buradan konuşabilir miyim?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yok, istediğiniz gibi...

BAŞKAN - Peki.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Başkan olarak söylediğim için usule ilişkin, siz usule ilişkin görüşünüzü açıklayabilirsiniz Sayın Başkanım.

Dolayısıyla, burada, şimdi, bizi arkadaşlarla...

BAŞKAN - Arkadaşlar, önerge geri çekilmiştir.

Teşekkür ediyorum.