MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

Şimdi, "Gruplar anlaştı." diyorsunuz, tamam. Olabilir, grup karar alır, biz de uyarız, uyuyoruz zaten geldik buraya ama doğru değil bunlar arkadaşlar. Yani 57 maddelik 35 kanun, 1 kanun hükmünde kararnamede değişiklik yapılacak, gece on bir gibi elimize geçiyor. Hadi 11.00'de yapacaksınız toplantı, neyse, 13.00'e erteliyorsunuz, geliyoruz buraya ve bunların üzerinde konuşacağız. Yani gruplara da sitemimdir bu, bunun anlamı budur: Bu hazırlandı geldi. Siz formalite icabı elinizi kaldırıp indireceksiniz ve bunlar geçecek. Böyle olmaz kardeşim ya, Meclis böyle olmaz. Hiç kimsenin, o zaman Meclisin saygınlığı diye milletvekillerinin, grupların böyle bir hakkı olmaz. Yani bir saygınlık diye bir şey varsa zaten Meclisin geldiği yer ortada. Yani yapılan anayasa değişikliği Parlamentoyu ne hâle getirdi, bütün bunlar ortada. Yetmiyormuş gibi iktidar partisi grupları her kanunda, bir sürü kanunla düzenlenmesi gerekli işleri Cumhurbaşkanına havale ediyorlar, bu torbada da aynı şekilde maddeler var. Bunlar yetmiyormuş gibi şimdi, "E, usul böyle ama gruplar karar aldı mı her şey olur, çoğunluk karar aldı mı her şey olur." Olur ama bu doğru bir şey olmaz değerli arkadaşlarım. Yani Parlamentoda her zaman, gruplar her zaman doğru şeyler yapmıyorlar. Bakın, biz çalışarak buraya gelmek istiyoruz. Gerçekten ne yapıyorsunuz? Niye bu 3600... Niye düz memurlara 600 veriyorsunuz da diğerlerine 3600? 3600'ü fırsat bilerek sarayın daire başkanlarından genel müdürlerine kadar bir sürü emekli maaşını artırıyorsunuz, gariban hizmetlinin maaşını 110 lira artırıyorsunuz, niye böyle? Bunları okuyup çalışıp size sorular sormak, daha doğru, daha güzel bir yasa, milletin, halkın, bizden, buradan beklentisi olanların lehine bir şeyler çıkarmak istiyoruz. Ama böyle olmaz ki. Hiç çalışmadan, okumadan buraya geldik. Siz okumayabilirsiniz, siz güveniyorsunuzdur bu maddeleri torbaya atanlara, biz güvenmiyoruz. Okuyacağız, görevimizi yapacağız. Bakın, İbrahim Bey, bakıyorsunuz ediyorsunuz filan ama biz güvenmiyoruz. Bakın, senin oradaki kayak tesisleri ikinci kere çöktü. Niye? Burada yanlış yasalar çıkardık. Buraya hile karıştıran, ihaleye fesat karıştıranlara, çimentoyu doğru dürüst atmayanlara ne gibi kurallar uygulayacağız, doğru dürüst burada konuşmadığımız, yapmadığımız için Erzurum'da kayak tesisleri ikinci defa çöktü. Niye böyle yapıyoruz arkadaşlar ya, böyle yapmak zorunda mıyız? Bayramdan sonra da gelelim, ne olur? Yani gerçekten millet bizi seçti gönderdi, şu kadar da maaş veriyor. Bakın, maaşlarımızla ilgili de gene bir düzeltme yapacağız Sayın Cumhurbaşkanının talebiyle ilgili, ne güzel. Ama bunları hak edelim. Hak etmiyoruz. Gerçekten içiniz rahat mı Sayın Başkan? Millî iktidar partisi milletvekilleri, MHP milletvekilleri gerçekten rahat mı, ben anlamıyorum yani.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Şu kadar sene Parlamentoda olan bir insan olarak belki de en tecrübelinizim Parlamentoda, burada. Şaşıyorum, böyle bir şey olmamıştı arkadaşlar. Size ne oluyor? Yani giderayak mı bu? Yani giderek kötüleşiyorsunuz, ne oluyor, anlamakta zorlanıyorum.