ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Sayın Başkan, şimdi, esasında, bunun önceki yapılan bir yasal düzenlemeyle de biraz alakalı olduğunu düşünüyoruz, nedeni de şu: Bundan önce Adalet Komisyonundan geçmek üzere Meclisten geçen bir yasa vardı; İnfaz Yasası. İnfaz Yasası'yla birlikte, özellikle muhalif olan medyaya ilişkin, gazetelere ilan vermemeye ilişkin, Basın İlan Kurumundan herhangi bir ilan almamış olan bir gazetenin cezaevlerinde mahpuslara verilmemesine ilişkin yürürlüğe giren bir kanun söz konusu. Dolayısıyla, Basın İlan Kurumunun uygulamaları, özellikle muhalif medya üzerindeki uygulamaları korkunç derecede ve kesinlikle adil değil, taraflıdır ve mevcut olan siyasal iktidarın tamamen denetiminde ve etkisindedir. Bu çerçevede, işe baktığımız zaman -değerli milletvekillerimiz de bunu dile getirdiler- cumhuriyet başsavcılıklarının mevcut olan birikimi, en azından şimdiye kadarki uygulamaları gözetildiğinde yerleşmiş olan bir uygulamadan bahsetmek mümkündür fakat Basın İlan Kurumuna bu beyannamelerin verilmesine ilişkin olan bu uygulama, mevcut olan kurumların başında, ciddi bir şekilde yeni bir kurulun oluşturulması anlamına geliyor. Burada -biraz önceki konuşmalarda da dile getirilmişti- özellikle Basın İlan Kurumunun RTÜK gibi bir konuma geleceğine ve gerçekten, özellikle gazetelerin üzerindeki baskısı nedeniyle ciddi bir şekilde bir engel teşkil edeceğine ilişkin kuşkular çok ciddi oranda. Dolayısıyla, şu anda yürürlükte olan Ceza İnfaz Yasası'ndaki bu uygulama da... Çünkü şart olarak, Basın İlan Kurumundan herhangi bir ilanın alınıp alınmamasına, o şarta bağlanmış olan gazeteler de söz konusu. Bu hususun da gözetilerek bu maddenin kanun teklifi metninden çıkarılmasını talep ediyoruz.