MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Önce genel bir şey söylemek istiyorum: Bu af kanunları sizin döneminizde o kadar çok oldu ki artık herhangi bir vergi ya da işte mükellefiyette vatandaşta "Zamanı geldiğinde nasıl olsa af çıkacak." bu yerleşmiş vaziyette, "Nasıl olsa af çıkacak." ve bu büyük problemlere sebebiyet veriyor bu "Nasıl olsa af çıkacak." Sonra çıkmıyor, çıkıyor, "Yine çıkacak." diyor, alıştırdınız insanları, "Yine nasıl olsa çıkacak, bu sefer vermeyeyim; yapılandırdım ama bu sefer vermeyeyim." böyle gidiyor yani devlet ciddiyetini bir şekilde tahrip ediyorsunuz.

Bir de yine bu aflarda -birkaç kere yapıldı bu- yani zamanında görevini yapan, işte, sorumluluğu neyse yerine getirenler sürekli olarak cezalandırılıyor. Yani Türkiye gibi enflasyonu zaman zaman yüzde 80'lere filan... Tabi, güzel bir şey, popülist bir şey, seçmeni memnun ediyorsunuz; hep de seçimlerden önce yapıyorsunuz, af şeyleri çıkıyor, imar affı...

Sayın Başkanım, bu arada lafı gelmişken, imar affıyla ilgili bir kanun teklifi gelmiş Türkiye Büyük Millet Meclisine, biz de tali komisyonuz. Size gelmiştir, tali komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonuna gelmiş, bunu bir gündem yapın da burada konuşalım. İmar affı kaç kere çıkardınız, hâlâ imarın nesi kaldı yani? O günden bugüne suç işleyenler mi affedilecek, ne olacak, o bilinmiyor.

DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - TOGO Kuleleri affediliyor mu?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Efendim?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bize gelen herhangi bir şey bilmiyorum yani.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tali komisyon. Biz takip ediyoruz Başkanım, siz de takip edin.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, doğrudur; tebrik ederim.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Şimdi, burada enteresan bir şey var: Bizim Doğu Karadeniz'de Gürcistan plakalı arabalar dolu yani muhtemelen aynı şeyden... Çünkü çok sayıda insan öbür tarafta da Gürcistan'da iş yapıyor artık, o bölgenin insanı iş yapıyor. Orada işine devam ederken bir araba alıyor, çok ucuz yani bize göre çok ucuz. Burada Garo'nun söylediği şey de çok önemli yani ÖTV'yle ilgili engellilerde de aynı durum var. ÖTV çok çok pahalı olduğu için engellilerle ilgili ÖTV indirimi de geniş bir şekilde istismar edilmektedir. İnsan alıyor aracı -amcası, dayısı, yengesi neyse- engelliyle ilgili bir iş yaparken değil, genellikle kullanıyor; ÖTV ödememenin ya da az ÖTV ödemenin bir aracı hâline geliyor, böyle yollar açıyorsunuz. Bu sadece maddi, devletin, milletin vergi kaybı filan değil yani ahlaki olarak da bu ülkedeki erozyonun sebebisiniz. Adalet ve Kalkınma Partisi Hükûmetinin, şimdi Cumhur Hükûmetinin bir an evvel gitmesi lazım yani bu konularda insanları öyle şeylere alıştırdınız ki neredeyse koca bir ülkede kanunu -suç işleme şeyi demiyorum ama- bir şekilde arkadan dolanmayan -çiğnemeyen filan da demiyorum- kimse kalmadı yani böyle bir noktaya geldik. Bir ülkede dürüstlüğün en önemli şeyi de devletle olan ilişkisindedir, her ne kadar "Devletin malı deniz." filan gibi bir laf bu ülkede atasözü diye dolaştırılıyor olsa bile... Tabii bu da bizim için yüz karasıdır yani "millî" falan diyoruz ama bu da bir yüz karasıdır ama bunu, bu işi biz bu çıkardığımız aflarla da teşvik ediyoruz.

Burada bu arabalar geliyor, biliyorsunuz, siz, evet, böyle bir beyanname alıyorsunuz "Arabayı filan adreste bıraktım ve başkası da kullanmayacak." diye. Bunun tespit edilmesi için trafikte şey yapacak, arabada olmayacak o insanlar yani başka türlü tespit edilme, takip etme şansınız yok, evrak üzerinde olan şeyler. Benim merak ettiğim, sormak istediğim şey de şu: Ne kadar insan, ne kadar böyle beyanda bulunan var? "Şimdi beyanda bulunmayanlara bir sene içinde tahakkuk eden ceza 400 milyon civarında, ortalama araç başına 31 bin lira düşüyor." demişsiniz de beyan edenlere ne kadar yani ne kadar insan bu işi yapıyor, bu görevi yapıyor, ne kadarı yapmıyor?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Soruları not edelim, topluca cevaplayalım.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Anlamsızsa bu madde, beyan etme maddesi çıkarın bu maddeyi, bir şekilde onları çıkaralım yoksa böyle ikide bir "Affettik, etmedik..." Yoksa bütün bu kanunlardaki açıklıklar seçimdeki şeyler mi, seçimde kullanılmak üzere mi duruyor? Bir de şimdiye kadar niye beklediniz arkadaşlar, ne oldu? Şimdi birdenbire yağmur gibi aflar niye geliyor?

Teşekkür ederim.