CAVİT ARI (Antalya) - Tamam Başkanım.

Şimdi, sonuçta, bakın, 15/8/2022 tarihi itibarıyla devir ve temlik alınan anapara takip bakiyesi 2.500 TL. Değerli arkadaşlar, bakın, tekrar söylüyorum: Varlık yönetim şirketleri tarafından çok cüzi oranlarla alınan bu dosyalarda -rakam yüksek de olabilir- takibe varlık yönetim şirketi tarafından devam edilir ve öyle ki bazen bankanın yakalayamadığı bir gayrimenkulü, bir aracı veya bankada bir parayı bu şirketler yakalar. Şimdi, borçlular gerek bu milletvekilliğimiz sürecinde gerek avukatlığımız sürecinde bizleri çok arardı. Ya, işte, varlık yönetim şirketi haciz koymuş. Benim anapara artı faiziyle, masrafıyla 50 bin liralık borcum 300 bin TL'ye kadar çıkmış. Varlık yönetim şirketi de eğer mal yakalamışsa yani hacze kabil mal yakalamışsa indirim yapmaz, sizin hatırınıza, en fazla yüzde 10 der. Ancak hacze kabil herhangi bir mal yakalamazsa -pratik yönünü söylüyorum, yaşadıklarımız yönüyle söylüyorum- aldığı paranın üzerine belli bir kâr koyarak der ki: 60 bin lira öderse kapatalım. Ama hacze kabil mal bulursa bunu yapmıyorlar. Hacze kabil bir mal yoksa aldığı paranın üstüne makul kârıyla borcu, borçluyu ibra ederler; pratikteki uygulama böyle. Burada da eğer hacze kabil bir mal yakalarsa ibra etmeyecek, vazgeçmeyecek ama yoksa vazgeçecek. İşte hacze kabil bir malı olmayan borçlu yönüyle vazgeçilen bir alacağın yüzde 50'sini devlet olarak, hazinenin payı olarak sizler bu şirketlere ödüyorsunuz, yanlış olan burası. Yoksa, bu vatandaşların veya bu alacaklardan bu şekliyle vazgeçilmesine bir diyeceğimiz yok ama yüzde 50'nin bu şirketlere ödenmesi bir haksızlıktır.