Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a) Gençlik ve Spor Bakanlığı b) Spor Toto Teşkilat Başkanlığı |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 05 .11.2024 |
MURAT ÇAN (Samsun) - Soyadım da vardı ama neyse.
Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan, Değerli Bakan Yardımcıları, çok kıymetli bürokratlar; hepinize hoş geldiniz diyorum. Değerli milletvekili arkadaşlarım ve basın mensubu arkadaşlarımızı da saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanın sorumluluk ve görev alanı çok geniş. Böyle bir bakanlığı yönetiyor; çünkü, kurucu irademiz, ülkemizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceğimizi gençlere emanet etti, gençler de Sayın Bakanın Bakanlığının teminatında. Ama sosyal ve ekonomik alanda yaşanan sorun, kriz bu Bakanlık eliyle sunulan hizmetleri ve Bakanlığın bütçe performansını maalesef doğrudan etkiliyor ve başarısız olması için bir sebep hâline geliyor. En somut örnek, yükseköğrenim öğrencilerine sunulan barınma hizmeti aslında. Öğrencilerin, ailelerinin her yıl yaşadıkları kaos bu sene de daha vahim bir hâl aldı. Yurt yatak kapasitesi ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Hesaplamaları anlaşılıyor ki TÜİK marifetiyle yaptılar, yüzde 95 civarında bir yerleştirme oranı açıklıyorlar ama bize gelen rakamlar böyle değil. Yurt kapasitesi dediğimiz gibi, ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Her bakanlıkta olduğu gibi Gençlik ve Spor Bakanlığında da bir sistem sorunu olduğu açık; öngörüsüzlük had safhada. Tabii, uygulanan ve başarısızlığı ortada olan ekonomi politikaların yarattığı büyük yıkım, hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, öğrenciler ve aileleri için barınma konusunu yakıcı bir problem hâline getirdi. Öğrencilerimizin üniversite kayıt döneminde, yurt arayışı sürecinde hepimiz bu kaosa şahit olduk. Buradaki milletvekillerinin her birine 200 ile 1.000 arasında başvuru olduğunu ben tahmin ediyorum, en azından bize başvuru 200 civarında, birçoğunu belediyelerimiz marifetiyle karşılayabildik; peki, hiç yurt çıkmayanlar, yedekte kalıp haftalarca bir yurda yerleşemeyenler, ek yerleşme sürecinde okula başlayıp altı yedi hafta kadar sonra yurt bulmaya çalışanlar, okuluna bir buçuk, iki saat mesafede bir yurda yerleştirilenler, kazandığı okulun bulunduğu ilçede Kredi Yurtlar Kurumunun olmadığı ilçelerdeki gençler, inşaatı devam eden yurtlara öğrenci yerleştirilmesi... Ranza sisteminin tekrar faaliyete geçtiğini, kapasitenin bu marifetle 2'ye katlandığını hepimiz biliyoruz. Kazandığı okul bir taşra ilçesinde olup o ilçedeki yurdun kapasitesi dolu olduğundan yan ilçedeki yurt kapasitesi okul kontenjanının çok altında olduğundan yurt bulamayan ve başlamadan okulu bırakmak zorunda kalan öğrenciler... Sayfalar dolusu stratejik planlar yapsanız da nafile çünkü hepsinde başarısızsınız. Bu sorun yıllardır yaşanıyor ve her yıl büyüyerek önümüze geliyor. Belediyeler elini taşın altına koymaya çalışıyor, lakin onların da gücü bir yere kadar yetiyor. Barınma sorununun çözümü konusunda Bakanlık ile belediyeler arasında verimli bir koordinasyon olmadığını görüyoruz. Belediyelerin bu konuda çok istekli olduğunu biliyoruz ancak Bakanlık ve Kredi ve Yurtlar Kurumu ne kadar istekli bunu da biliyoruz. Bakanlığın tek işinin belediyelere kayyum gözüyle, iştahıyla baktığını, kayyuma devredince de tespih iştahının devreye girdiğini, o tespihlerin bugünkü bedelinin 10 bin dolar civarında olduğunu biliyoruz.
Barınma sorunu konusunda cevabını merak ettiğim bir soru daha var, bu önemli. Mevzuat hükümleri uyarınca Kredi ve Yurtlar Kurumuna bağlı yurtlarda, Yükseköğretim Kurumları Sınavına girerek ilk defa bir yükseköğretim programına girmeye hak kazanan hazırlık, 1'nci sınıf öğrencileri ile ara sınıf öğrencileri var. Buna ilaveten uluslararası öğrenci statüsünde olan öğrencilere barınma imkânı sunuluyor. Bu öğrenciler de burslu ve burssuz öğrenciler olarak 2 statüye ayrılıyor: Şu anda KYK yurtlarında Türk uyruklu öğrenciler dışında kaç uluslararası öğrenci barınıyor Sayın Bakan? Bunların kaç tanesi burslu statüde, kaç tanesi burs almıyor? Hangi uyruktan kaç öğrenci var yurtlarda? Bunları merak ediyoruz. Örneğin, Afganistan İslam Cumhuriyeti Yükseköğretim Bakanlığı bursuyla Türkiye'de okuyan kaç öğrenci KYK yurtlarında barınıyor? Ya da Türkiye Maarif Vakfı ile Bakanlığınız arasında imzalanan protokol kapsamında kaç yabancı öğrenci KYK yurtlarında kalıyor? Uyrukluları vesaire, bu konuda kapsamlı bir bilgilendirme yapılmasını rica ediyorum.
Barınma sorununun bir başka boyutu da yurt hizmetlerini sunan personelin, özellikle de memur statüsünde görev yapan personelin yaşadığı sıkıntılardır maalesef. Yurt yönetim memurlarının nöbet ücretleri sorunları var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Çan, açıyorum mikrofonunuzu toparlayın.
Buyurun.
MURAT ÇAN (Samsun) - Hakkaniyetli bir çözüm istiyorlar. İşçi statüsündeki kurum personelinin asli görevleri dışındaki işlerde çalıştırılması sorunu var. Sayın Bakan, altı ay önce bir önerge verdim, tenezzül edip cevaplamadınız. Görevde yükselme sınavına tabi olması gerekirken açıktan atama yöntemiyle yurt müdürü, gençlik merkezi müdürü kadrolarına atamalar yapıldığı konusunda ciddi bilgiler var. Bu doğru mu? Bunun cevabını istiyoruz. Doğruysa açıktan atama yoluyla kaç yurt müdürü, kaç gençlik merkezi müdürü atandı? Bunların cevabını istiyorum.
Bir başka konu, yirmi iki yıl önce bir aylık krediyle -bugün Sayın Genel Başkanımız da vurguladı bunu- 1,5 civarında çeyrek altın alınıyordu. Bugün çeyrek çeyrek altın alınıyor önümüzdeki artış planınıza rağmen.
Son saniyelerimi de... İlimiz Samsun'un ilçelerinin, özellikle 19 Mayıs Stadı'nın çimlerinin yenilenmesi ihtiyacı var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MURAT ÇAN (Samsun) - Ayrıca, Bafra, Terme, Çarşamba gibi ilçelerimizin de suni çimlerinin...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.
MURAT ÇAN (Samsun) - Bu sizin için de önemli Sayın Başkanım, Samsun'la ilgili.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Biliyorum ama herkese aynı uygulama...
MURAT ÇAN (Samsun) - Suni çimlerin yıprandığı, kullanılamaz hâle geldiği görünüyor. Dolayısıyla, bunun mutlaka çözülmesi gerekiyor.
Teşekkür ederim.MURAT ÇAN (Samsun) - Soyadım da vardı ama neyse.
Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan, Değerli Bakan Yardımcıları, çok kıymetli bürokratlar; hepinize hoş geldiniz diyorum. Değerli milletvekili arkadaşlarım ve basın mensubu arkadaşlarımızı da saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanın sorumluluk ve görev alanı çok geniş. Böyle bir bakanlığı yönetiyor; çünkü, kurucu irademiz, ülkemizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceğimizi gençlere emanet etti, gençler de Sayın Bakanın Bakanlığının teminatında. Ama sosyal ve ekonomik alanda yaşanan sorun, kriz bu Bakanlık eliyle sunulan hizmetleri ve Bakanlığın bütçe performansını maalesef doğrudan etkiliyor ve başarısız olması için bir sebep hâline geliyor. En somut örnek, yükseköğrenim öğrencilerine sunulan barınma hizmeti aslında. Öğrencilerin, ailelerinin her yıl yaşadıkları kaos bu sene de daha vahim bir hâl aldı. Yurt yatak kapasitesi ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Hesaplamaları anlaşılıyor ki TÜİK marifetiyle yaptılar, yüzde 95 civarında bir yerleştirme oranı açıklıyorlar ama bize gelen rakamlar böyle değil. Yurt kapasitesi dediğimiz gibi, ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Her bakanlıkta olduğu gibi Gençlik ve Spor Bakanlığında da bir sistem sorunu olduğu açık; öngörüsüzlük had safhada. Tabii, uygulanan ve başarısızlığı ortada olan ekonomi politikaların yarattığı büyük yıkım, hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, öğrenciler ve aileleri için barınma konusunu yakıcı bir problem hâline getirdi. Öğrencilerimizin üniversite kayıt döneminde, yurt arayışı sürecinde hepimiz bu kaosa şahit olduk. Buradaki milletvekillerinin her birine 200 ile 1.000 arasında başvuru olduğunu ben tahmin ediyorum, en azından bize başvuru 200 civarında, birçoğunu belediyelerimiz marifetiyle karşılayabildik; peki, hiç yurt çıkmayanlar, yedekte kalıp haftalarca bir yurda yerleşemeyenler, ek yerleşme sürecinde okula başlayıp altı yedi hafta kadar sonra yurt bulmaya çalışanlar, okuluna bir buçuk, iki saat mesafede bir yurda yerleştirilenler, kazandığı okulun bulunduğu ilçede Kredi Yurtlar Kurumunun olmadığı ilçelerdeki gençler, inşaatı devam eden yurtlara öğrenci yerleştirilmesi... Ranza sisteminin tekrar faaliyete geçtiğini, kapasitenin bu marifetle 2'ye katlandığını hepimiz biliyoruz. Kazandığı okul bir taşra ilçesinde olup o ilçedeki yurdun kapasitesi dolu olduğundan yan ilçedeki yurt kapasitesi okul kontenjanının çok altında olduğundan yurt bulamayan ve başlamadan okulu bırakmak zorunda kalan öğrenciler... Sayfalar dolusu stratejik planlar yapsanız da nafile çünkü hepsinde başarısızsınız. Bu sorun yıllardır yaşanıyor ve her yıl büyüyerek önümüze geliyor. Belediyeler elini taşın altına koymaya çalışıyor, lakin onların da gücü bir yere kadar yetiyor. Barınma sorununun çözümü konusunda Bakanlık ile belediyeler arasında verimli bir koordinasyon olmadığını görüyoruz. Belediyelerin bu konuda çok istekli olduğunu biliyoruz ancak Bakanlık ve Kredi ve Yurtlar Kurumu ne kadar istekli bunu da biliyoruz. Bakanlığın tek işinin belediyelere kayyum gözüyle, iştahıyla baktığını, kayyuma devredince de tespih iştahının devreye girdiğini, o tespihlerin bugünkü bedelinin 10 bin dolar civarında olduğunu biliyoruz.
Barınma sorunu konusunda cevabını merak ettiğim bir soru daha var, bu önemli. Mevzuat hükümleri uyarınca Kredi ve Yurtlar Kurumuna bağlı yurtlarda, Yükseköğretim Kurumları Sınavına girerek ilk defa bir yükseköğretim programına girmeye hak kazanan hazırlık, 1'nci sınıf öğrencileri ile ara sınıf öğrencileri var. Buna ilaveten uluslararası öğrenci statüsünde olan öğrencilere barınma imkânı sunuluyor. Bu öğrenciler de burslu ve burssuz öğrenciler olarak 2 statüye ayrılıyor: Şu anda KYK yurtlarında Türk uyruklu öğrenciler dışında kaç uluslararası öğrenci barınıyor Sayın Bakan? Bunların kaç tanesi burslu statüde, kaç tanesi burs almıyor? Hangi uyruktan kaç öğrenci var yurtlarda? Bunları merak ediyoruz. Örneğin, Afganistan İslam Cumhuriyeti Yükseköğretim Bakanlığı bursuyla Türkiye'de okuyan kaç öğrenci KYK yurtlarında barınıyor? Ya da Türkiye Maarif Vakfı ile Bakanlığınız arasında imzalanan protokol kapsamında kaç yabancı öğrenci KYK yurtlarında kalıyor? Uyrukluları vesaire, bu konuda kapsamlı bir bilgilendirme yapılmasını rica ediyorum.
Barınma sorununun bir başka boyutu da yurt hizmetlerini sunan personelin, özellikle de memur statüsünde görev yapan personelin yaşadığı sıkıntılardır maalesef. Yurt yönetim memurlarının nöbet ücretleri sorunları var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Çan, açıyorum mikrofonunuzu toparlayın.
Buyurun.
MURAT ÇAN (Samsun) - Hakkaniyetli bir çözüm istiyorlar. İşçi statüsündeki kurum personelinin asli görevleri dışındaki işlerde çalıştırılması sorunu var. Sayın Bakan, altı ay önce bir önerge verdim, tenezzül edip cevaplamadınız. Görevde yükselme sınavına tabi olması gerekirken açıktan atama yöntemiyle yurt müdürü, gençlik merkezi müdürü kadrolarına atamalar yapıldığı konusunda ciddi bilgiler var. Bu doğru mu? Bunun cevabını istiyoruz. Doğruysa açıktan atama yoluyla kaç yurt müdürü, kaç gençlik merkezi müdürü atandı? Bunların cevabını istiyorum.
Bir başka konu, yirmi iki yıl önce bir aylık krediyle -bugün Sayın Genel Başkanımız da vurguladı bunu- 1,5 civarında çeyrek altın alınıyordu. Bugün çeyrek çeyrek altın alınıyor önümüzdeki artış planınıza rağmen.
Son saniyelerimi de... İlimiz Samsun'un ilçelerinin, özellikle 19 Mayıs Stadı'nın çimlerinin yenilenmesi ihtiyacı var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MURAT ÇAN (Samsun) - Ayrıca, Bafra, Terme, Çarşamba gibi ilçelerimizin de suni çimlerinin...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.
MURAT ÇAN (Samsun) - Bu sizin için de önemli Sayın Başkanım, Samsun'la ilgili.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Biliyorum ama herkese aynı uygulama...
MURAT ÇAN (Samsun) - Suni çimlerin yıprandığı, kullanılamaz hâle geldiği görünüyor. Dolayısıyla, bunun mutlaka çözülmesi gerekiyor.
Teşekkür ederim.MURAT ÇAN (Samsun) - Soyadım da vardı ama neyse.
Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan, Değerli Bakan Yardımcıları, çok kıymetli bürokratlar; hepinize hoş geldiniz diyorum. Değerli milletvekili arkadaşlarım ve basın mensubu arkadaşlarımızı da saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanın sorumluluk ve görev alanı çok geniş. Böyle bir bakanlığı yönetiyor; çünkü, kurucu irademiz, ülkemizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceğimizi gençlere emanet etti, gençler de Sayın Bakanın Bakanlığının teminatında. Ama sosyal ve ekonomik alanda yaşanan sorun, kriz bu Bakanlık eliyle sunulan hizmetleri ve Bakanlığın bütçe performansını maalesef doğrudan etkiliyor ve başarısız olması için bir sebep hâline geliyor. En somut örnek, yükseköğrenim öğrencilerine sunulan barınma hizmeti aslında. Öğrencilerin, ailelerinin her yıl yaşadıkları kaos bu sene de daha vahim bir hâl aldı. Yurt yatak kapasitesi ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Hesaplamaları anlaşılıyor ki TÜİK marifetiyle yaptılar, yüzde 95 civarında bir yerleştirme oranı açıklıyorlar ama bize gelen rakamlar böyle değil. Yurt kapasitesi dediğimiz gibi, ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Her bakanlıkta olduğu gibi Gençlik ve Spor Bakanlığında da bir sistem sorunu olduğu açık; öngörüsüzlük had safhada. Tabii, uygulanan ve başarısızlığı ortada olan ekonomi politikaların yarattığı büyük yıkım, hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, öğrenciler ve aileleri için barınma konusunu yakıcı bir problem hâline getirdi. Öğrencilerimizin üniversite kayıt döneminde, yurt arayışı sürecinde hepimiz bu kaosa şahit olduk. Buradaki milletvekillerinin her birine 200 ile 1.000 arasında başvuru olduğunu ben tahmin ediyorum, en azından bize başvuru 200 civarında, birçoğunu belediyelerimiz marifetiyle karşılayabildik; peki, hiç yurt çıkmayanlar, yedekte kalıp haftalarca bir yurda yerleşemeyenler, ek yerleşme sürecinde okula başlayıp altı yedi hafta kadar sonra yurt bulmaya çalışanlar, okuluna bir buçuk, iki saat mesafede bir yurda yerleştirilenler, kazandığı okulun bulunduğu ilçede Kredi Yurtlar Kurumunun olmadığı ilçelerdeki gençler, inşaatı devam eden yurtlara öğrenci yerleştirilmesi... Ranza sisteminin tekrar faaliyete geçtiğini, kapasitenin bu marifetle 2'ye katlandığını hepimiz biliyoruz. Kazandığı okul bir taşra ilçesinde olup o ilçedeki yurdun kapasitesi dolu olduğundan yan ilçedeki yurt kapasitesi okul kontenjanının çok altında olduğundan yurt bulamayan ve başlamadan okulu bırakmak zorunda kalan öğrenciler... Sayfalar dolusu stratejik planlar yapsanız da nafile çünkü hepsinde başarısızsınız. Bu sorun yıllardır yaşanıyor ve her yıl büyüyerek önümüze geliyor. Belediyeler elini taşın altına koymaya çalışıyor, lakin onların da gücü bir yere kadar yetiyor. Barınma sorununun çözümü konusunda Bakanlık ile belediyeler arasında verimli bir koordinasyon olmadığını görüyoruz. Belediyelerin bu konuda çok istekli olduğunu biliyoruz ancak Bakanlık ve Kredi ve Yurtlar Kurumu ne kadar istekli bunu da biliyoruz. Bakanlığın tek işinin belediyelere kayyum gözüyle, iştahıyla baktığını, kayyuma devredince de tespih iştahının devreye girdiğini, o tespihlerin bugünkü bedelinin 10 bin dolar civarında olduğunu biliyoruz.
Barınma sorunu konusunda cevabını merak ettiğim bir soru daha var, bu önemli. Mevzuat hükümleri uyarınca Kredi ve Yurtlar Kurumuna bağlı yurtlarda, Yükseköğretim Kurumları Sınavına girerek ilk defa bir yükseköğretim programına girmeye hak kazanan hazırlık, 1'nci sınıf öğrencileri ile ara sınıf öğrencileri var. Buna ilaveten uluslararası öğrenci statüsünde olan öğrencilere barınma imkânı sunuluyor. Bu öğrenciler de burslu ve burssuz öğrenciler olarak 2 statüye ayrılıyor: Şu anda KYK yurtlarında Türk uyruklu öğrenciler dışında kaç uluslararası öğrenci barınıyor Sayın Bakan? Bunların kaç tanesi burslu statüde, kaç tanesi burs almıyor? Hangi uyruktan kaç öğrenci var yurtlarda? Bunları merak ediyoruz. Örneğin, Afganistan İslam Cumhuriyeti Yükseköğretim Bakanlığı bursuyla Türkiye'de okuyan kaç öğrenci KYK yurtlarında barınıyor? Ya da Türkiye Maarif Vakfı ile Bakanlığınız arasında imzalanan protokol kapsamında kaç yabancı öğrenci KYK yurtlarında kalıyor? Uyrukluları vesaire, bu konuda kapsamlı bir bilgilendirme yapılmasını rica ediyorum.
Barınma sorununun bir başka boyutu da yurt hizmetlerini sunan personelin, özellikle de memur statüsünde görev yapan personelin yaşadığı sıkıntılardır maalesef. Yurt yönetim memurlarının nöbet ücretleri sorunları var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Çan, açıyorum mikrofonunuzu toparlayın.
Buyurun.
MURAT ÇAN (Samsun) - Hakkaniyetli bir çözüm istiyorlar. İşçi statüsündeki kurum personelinin asli görevleri dışındaki işlerde çalıştırılması sorunu var. Sayın Bakan, altı ay önce bir önerge verdim, tenezzül edip cevaplamadınız. Görevde yükselme sınavına tabi olması gerekirken açıktan atama yöntemiyle yurt müdürü, gençlik merkezi müdürü kadrolarına atamalar yapıldığı konusunda ciddi bilgiler var. Bu doğru mu? Bunun cevabını istiyoruz. Doğruysa açıktan atama yoluyla kaç yurt müdürü, kaç gençlik merkezi müdürü atandı? Bunların cevabını istiyorum.
Bir başka konu, yirmi iki yıl önce bir aylık krediyle -bugün Sayın Genel Başkanımız da vurguladı bunu- 1,5 civarında çeyrek altın alınıyordu. Bugün çeyrek çeyrek altın alınıyor önümüzdeki artış planınıza rağmen.
Son saniyelerimi de... İlimiz Samsun'un ilçelerinin, özellikle 19 Mayıs Stadı'nın çimlerinin yenilenmesi ihtiyacı var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MURAT ÇAN (Samsun) - Ayrıca, Bafra, Terme, Çarşamba gibi ilçelerimizin de suni çimlerinin...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.
MURAT ÇAN (Samsun) - Bu sizin için de önemli Sayın Başkanım, Samsun'la ilgili.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Biliyorum ama herkese aynı uygulama...
MURAT ÇAN (Samsun) - Suni çimlerin yıprandığı, kullanılamaz hâle geldiği görünüyor. Dolayısıyla, bunun mutlaka çözülmesi gerekiyor.
Teşekkür ederim.MURAT ÇAN (Samsun) - Soyadım da vardı ama neyse.
Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan, Değerli Bakan Yardımcıları, çok kıymetli bürokratlar; hepinize hoş geldiniz diyorum. Değerli milletvekili arkadaşlarım ve basın mensubu arkadaşlarımızı da saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanın sorumluluk ve görev alanı çok geniş. Böyle bir bakanlığı yönetiyor; çünkü, kurucu irademiz, ülkemizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceğimizi gençlere emanet etti, gençler de Sayın Bakanın Bakanlığının teminatında. Ama sosyal ve ekonomik alanda yaşanan sorun, kriz bu Bakanlık eliyle sunulan hizmetleri ve Bakanlığın bütçe performansını maalesef doğrudan etkiliyor ve başarısız olması için bir sebep hâline geliyor. En somut örnek, yükseköğrenim öğrencilerine sunulan barınma hizmeti aslında. Öğrencilerin, ailelerinin her yıl yaşadıkları kaos bu sene de daha vahim bir hâl aldı. Yurt yatak kapasitesi ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Hesaplamaları anlaşılıyor ki TÜİK marifetiyle yaptılar, yüzde 95 civarında bir yerleştirme oranı açıklıyorlar ama bize gelen rakamlar böyle değil. Yurt kapasitesi dediğimiz gibi, ne kadar artırılmış olursa olsun yetmediği ortada. Her bakanlıkta olduğu gibi Gençlik ve Spor Bakanlığında da bir sistem sorunu olduğu açık; öngörüsüzlük had safhada. Tabii, uygulanan ve başarısızlığı ortada olan ekonomi politikaların yarattığı büyük yıkım, hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, öğrenciler ve aileleri için barınma konusunu yakıcı bir problem hâline getirdi. Öğrencilerimizin üniversite kayıt döneminde, yurt arayışı sürecinde hepimiz bu kaosa şahit olduk. Buradaki milletvekillerinin her birine 200 ile 1.000 arasında başvuru olduğunu ben tahmin ediyorum, en azından bize başvuru 200 civarında, birçoğunu belediyelerimiz marifetiyle karşılayabildik; peki, hiç yurt çıkmayanlar, yedekte kalıp haftalarca bir yurda yerleşemeyenler, ek yerleşme sürecinde okula başlayıp altı yedi hafta kadar sonra yurt bulmaya çalışanlar, okuluna bir buçuk, iki saat mesafede bir yurda yerleştirilenler, kazandığı okulun bulunduğu ilçede Kredi Yurtlar Kurumunun olmadığı ilçelerdeki gençler, inşaatı devam eden yurtlara öğrenci yerleştirilmesi... Ranza sisteminin tekrar faaliyete geçtiğini, kapasitenin bu marifetle 2'ye katlandığını hepimiz biliyoruz. Kazandığı okul bir taşra ilçesinde olup o ilçedeki yurdun kapasitesi dolu olduğundan yan ilçedeki yurt kapasitesi okul kontenjanının çok altında olduğundan yurt bulamayan ve başlamadan okulu bırakmak zorunda kalan öğrenciler... Sayfalar dolusu stratejik planlar yapsanız da nafile çünkü hepsinde başarısızsınız. Bu sorun yıllardır yaşanıyor ve her yıl büyüyerek önümüze geliyor. Belediyeler elini taşın altına koymaya çalışıyor, lakin onların da gücü bir yere kadar yetiyor. Barınma sorununun çözümü konusunda Bakanlık ile belediyeler arasında verimli bir koordinasyon olmadığını görüyoruz. Belediyelerin bu konuda çok istekli olduğunu biliyoruz ancak Bakanlık ve Kredi ve Yurtlar Kurumu ne kadar istekli bunu da biliyoruz. Bakanlığın tek işinin belediyelere kayyum gözüyle, iştahıyla baktığını, kayyuma devredince de tespih iştahının devreye girdiğini, o tespihlerin bugünkü bedelinin 10 bin dolar civarında olduğunu biliyoruz.
Barınma sorunu konusunda cevabını merak ettiğim bir soru daha var, bu önemli. Mevzuat hükümleri uyarınca Kredi ve Yurtlar Kurumuna bağlı yurtlarda, Yükseköğretim Kurumları Sınavına girerek ilk defa bir yükseköğretim programına girmeye hak kazanan hazırlık, 1'nci sınıf öğrencileri ile ara sınıf öğrencileri var. Buna ilaveten uluslararası öğrenci statüsünde olan öğrencilere barınma imkânı sunuluyor. Bu öğrenciler de burslu ve burssuz öğrenciler olarak 2 statüye ayrılıyor: Şu anda KYK yurtlarında Türk uyruklu öğrenciler dışında kaç uluslararası öğrenci barınıyor Sayın Bakan? Bunların kaç tanesi burslu statüde, kaç tanesi burs almıyor? Hangi uyruktan kaç öğrenci var yurtlarda? Bunları merak ediyoruz. Örneğin, Afganistan İslam Cumhuriyeti Yükseköğretim Bakanlığı bursuyla Türkiye'de okuyan kaç öğrenci KYK yurtlarında barınıyor? Ya da Türkiye Maarif Vakfı ile Bakanlığınız arasında imzalanan protokol kapsamında kaç yabancı öğrenci KYK yurtlarında kalıyor? Uyrukluları vesaire, bu konuda kapsamlı bir bilgilendirme yapılmasını rica ediyorum.
Barınma sorununun bir başka boyutu da yurt hizmetlerini sunan personelin, özellikle de memur statüsünde görev yapan personelin yaşadığı sıkıntılardır maalesef. Yurt yönetim memurlarının nöbet ücretleri sorunları var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Çan, açıyorum mikrofonunuzu toparlayın.
Buyurun.
MURAT ÇAN (Samsun) - Hakkaniyetli bir çözüm istiyorlar. İşçi statüsündeki kurum personelinin asli görevleri dışındaki işlerde çalıştırılması sorunu var. Sayın Bakan, altı ay önce bir önerge verdim, tenezzül edip cevaplamadınız. Görevde yükselme sınavına tabi olması gerekirken açıktan atama yöntemiyle yurt müdürü, gençlik merkezi müdürü kadrolarına atamalar yapıldığı konusunda ciddi bilgiler var. Bu doğru mu? Bunun cevabını istiyoruz. Doğruysa açıktan atama yoluyla kaç yurt müdürü, kaç gençlik merkezi müdürü atandı? Bunların cevabını istiyorum.
Bir başka konu, yirmi iki yıl önce bir aylık krediyle -bugün Sayın Genel Başkanımız da vurguladı bunu- 1,5 civarında çeyrek altın alınıyordu. Bugün çeyrek çeyrek altın alınıyor önümüzdeki artış planınıza rağmen.
Son saniyelerimi de... İlimiz Samsun'un ilçelerinin, özellikle 19 Mayıs Stadı'nın çimlerinin yenilenmesi ihtiyacı var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MURAT ÇAN (Samsun) - Ayrıca, Bafra, Terme, Çarşamba gibi ilçelerimizin de suni çimlerinin...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.
MURAT ÇAN (Samsun) - Bu sizin için de önemli Sayın Başkanım, Samsun'la ilgili.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Biliyorum ama herkese aynı uygulama...
MURAT ÇAN (Samsun) - Suni çimlerin yıprandığı, kullanılamaz hâle geldiği görünüyor. Dolayısıyla, bunun mutlaka çözülmesi gerekiyor.
Teşekkür ederim.