| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | İstanbul Milletvekili Abdullah Güler ve 73 Milletvekilinin Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4680) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 24 .10.2022 |
CAVİT ARI (Antalya) - Evet, devam ediyorum.
Şuradaki düzenlemeye ben de iştirak ediyorum: Örneğin taşınmazın bedelini, zamanında, usulüne uygun olmayan bir süreç olmasına rağmen, eğer vatandaş parayı çekmişse, parayı almışsa sonuçta amaç hasıl olmuş yani kamulaştırma bedelini almış demektir. Bu, çok eski dosyalarda, avukatlığımız zamanında karşımıza çok çıkardı. Ancak burada şöyle bir ayrımı da dikkatinize sunayım, ileride karşımıza çıkar, şöyle durumlar var: Kamulaştırma işlemi yapılmış, para bankaya yatırılmış ama para bankaya yatırılmış olmasına rağmen vatandaş tarafından çekilmeyen paralar var. Bu tip durumlarda hak kaybının devam edebileceğini hatırlatmak isterim. Yani kişi adına bankaya para yatırılıyor ama kişinin parayı çekmemiş durumda olduğu dosyalar var, uygulamada çok karşılaşıyoruz bunlarla.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Cavit Bey, diğer maddemiz var bizim, 2019'da çıkardığımız madde var. Orada bankalara yatırılan ancak hak sahibine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleriyle ilgili süreç de var, o ayrı bir düzenleme; dolayısıyla o yürürlükte şu anda.
CAVİT ARI (Antalya) - Şimdi, diğer, 5'inci madde vekâlet ücretleriyle ilgili, maktu vekâlet ücretine dönüştürülmesiyle ilgili konuda da yine bir avukat olarak ve avukat meslektaşlarımızın da hakkının burada savunulması adına şunu ifade etmek zorundayım: Sonuçta, son dönemlerde gerçekten avukatların hakları, hukukları, gerçekten alanlar daraltılmakta. Yani burada da vekâlet ücretinin maktu hâle getirilmesinin avukat meslektaşlarımızın aleyhine bir durum olduğunu ifade etmek istiyorum. En azından bu çekinceyi burada koymak durumundayım.
7'nci maddede biraz önce tam anlaşabildik mi, bilmiyorum. Benim söylemek istediğim konu: Belediyelerin hâlihazırda bu üstte kalan yüzde... Bir de şunu söyleyeyim: Daha önceki yüzde 2 oranı belediyelerin görevlerini yerine getirebilmeleri açısından makul bir oran Abdullah Bey, yüzde 2 olarak devam etmesi gerektiğini biz savunuyoruz. Yüzde 3, sanki yüzde 1'lik bir rakammış gibi gözükmekle beraber pratik anlamda baktığınızda belediyelerin o büyük bütçeleri düşünülürse gerçekten çok büyük rakamlara dönüşmekte. O da belediyelerin hizmetlerini engeller vaziyete dönüşmekte hem belediyeler hem de özel idareler açısından.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Biraz önce ifade ettim: 2014'te, biliyorsunuz Anayasa Mahkemesi iptal etti. Farklılık olması için, oranı yüksek tutup garameten paylaştırma ve faiz getiriyoruz ki farklı bir düzenleme olduğu ortaya çıksın ve değerlendirilsin, yoksa aynı düzenlemeyi yeniden getirmiş olacağız.
CAVİT ARI (Antalya) - Evet, biz onu da söylemiş olduk.
7'nci maddede de son, tekraren şunu söyleyeyim: Oradaki haczedilemezlik konusunun biraz daha netleşmesinde fayda var. İleride belediyelerin bu üstte kalan rakamlarla ilgili belediyelerin mal, hak ve alacaklarının haczedilmesiyle ilgili bir risk karşımıza çıkabilir. O konunun netleşmesinde fayda var, daha açık bir düzenlemeye ihtiyaç var.
Teşekkür ediyorum.