KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum. Kolaylıklar diliyorum Komisyonumuza.

Efendim, öncelikle, Milliyetçi Hareket Partisinden Değerli Vekilimiz "'Cemevleri ibadethane değildir.' diyen var mı?" dedi. Evet, var; Tayyip Bey. Tayyip Bey daha önce "Cemevleri ibadethane değildir." demişti, bu görüşünü de hep dile getirmişti. Geçmişte söylediklerini söylemeyeceğim, onlar çok eskide kaldı ama cemevlerinin ibadethane olmadığını Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Erdoğan birkaç kez söylemiştir; birincisi bu.

İkincisi: Yine Sayın Erdoğan hep demiştir ki: "Birileri Ali'siz Alevilik getirmek istiyor, Aleviliği Ali'den kopartmak istiyor." "Ali'siz Alevilik" tabirini defalarca kullanmıştı. Şimdi, bu kanun teklifiyle görüyorum ki Ali'siz Aleviliği Sayın Erdoğan getirmek istiyor. Cemevlerini Kültür Bakanlığına bağlamak, inançsal anlamdan çıkartmak, kesinlikle burayı bir kültür evi olarak görmek cemevlerini, Alevileri Ali'den koparmak demektir. Yani inanç kimliğinden çıkartıyor, kültürel kimliğe sokuyor ve diyor ki: Kültür Bakanlığına bağlı olacak burası. E, Diyanet; inanç nerede? Maalesef görülüyor ki Ali'siz Alevilik tezinin savunucusu Tayyip Bey olmuş ve bugün bu kanun teklifiyle de AK PARTİ bunu getirmiş durumda.

Konuşacak çok şey var, çok sorun var, yüzyıllardır yaşanan sorunlar var. Evet, bir kanunda bunun yer alması doğru, önemlidir, bunu ben de kabul ediyorum ama şöyle gibi oldu: "Yahu su faturaları ile elektrik faturalarını ödemeyin, indirim olsun; siz de inançsal durumdan vazgeçin, kültürel duruma girsin bu." Yani "Ya, biz bu parayı verelim, elektrik ve su parasını biz ödeyelim, inanç kısmından vazgeçin; bu, kültür kısmında olsun." gibi bir...

SALİH CORA (Trabzon) - Ali Bey, bir soru sorabilir miyim?

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Buyurun.

SALİH CORA (Trabzon) - Bununla ilgili olarak daha önce kanun teklifi verdiniz, elektrik ve su faturaları ödensin diye.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Evet. Ama... Hemen söyleyeyim...

SALİH CORA (Trabzon) - Şimdi niye alaycı bir durum...

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Hemen söyleyeyim Salih Bey: Kanun teklifimiz var daha önce verilmiş, elektrik ve su faturalarıyla ilgili ama devamında...

SALİH CORA (Trabzon) - Şimdi "Anayasa'ya aykırı." diyorsunuz. "Anayasa'ya aykırı." demeniz doğru mu?

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Hemen söyleyebilir miyim, cevap verebilir miyim?

SALİH CORA (Trabzon) - Şu an "Anayasa'ya aykırı." diyorsunuz.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Soru sordunuz, cevap vermeme imkân sağlayın olur mu?

(AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Soruya cevap verebilir miyim? Bir soru sordu Salih Bey.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, cevap verelim lütfen.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Şimdi, su ve elektrik faturalarının ödenmemesi kanun teklifi bizde de var, Alevi toplumu bunu istiyor da ama "Ben bunu vereceğim ama cemevlerini de Kültür Bakanlığının içine sokacağım." demek, bu başka bir şeydir.

SALİH CORA (Trabzon) - Siz de kanun teklifinizi enerji piyasalarıyla ilgili bir kanun teklifinin içine koyarak verdiniz.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Efendim, bu başka bir şeydir. Yani "Su parasını, elektrik parasını rüşvet olarak vereyim; dedelere de biraz maaş vereyim. Hangi dede? Kime göre dede? Kim belirleyecek bu dedeyi? Devlet mi belirleyecek, cemevi mi belirleyecek? Kim belirleyecek, dergâh mı belirleyecek? Bir de orada öyle bir çatışma oluşacak yani bu -az önce vekilimin söylediği gibi- Aleviler arasında bir sıkıntıya da yol açacak. Dedeyi kim belirleyecek mesela hangi kriterlere göre? Her önüne gelen ben dedeyim diyecek mi, gerçek dedeler dışarıda mı kalacak? Bu gerçekten böyle ikircikli bir şey olacak, o yüzden... Bu düzelebilir mi? Düzelebilir. Başka bir şey yapılabilir, yeniden bir değerlendirme yapılabilir ya da tek bir cümle söylenir, "Cemevleri ibadethanedir." nokta, bitti.

SALİH CORA (Trabzon) - Nereye yazılacak?

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Teşekkür ederim.