KOMİSYON KONUŞMASI

AYHAN EREL (Aksaray) - Teşekkürler Başkanım.

Çok değerli Komisyon üyeleri, çok değerli bürokratlar, Bakan Yardımcısı, değerli konuklar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Görüşmekte olduğumuz kanuna baktığımız zaman gerekçesinin hemen başında kaçakçılığı ve kayıt dışı üretimi ortadan kaldırmak, haksız rekabeti önlemek gibi güzel düşünceler var. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum ama ben merak ediyorum, insanlar acaba niye kaçakçılık yapar ve insanlar niçin kaçakçılığa konu olan ürüne yönelir? Yani bunun sosyolojik sebepleri acaba araştırıldı mı? Yani kaçakçılığı teşvik eden, kaçakçılık ürünlerine, kaçakçılığa konu olan ürünlere vatandaşın talebinin artması acaba neden meydana geliyor? Ben, sigara ve alkol kullanmayan bir kişi olarak sigaraya ve alkole yapılan zammın, her geçen gün artarak devam eden bu zammın kaçakçılığa ve kaçakçılığa konu ürünlere olan talebi arttırdığını düşünüyorum. Şimdi, bilmiyorum, değerli bürokratların elinde böyle veriler var mı yani siz zam yaptığınızda, vergileri artırdığınızda sanıyor musunuz ki sigara içenlerin, alkol alanların sayısında bir azalma oluyor? Bence olmuyor. Burada o zaman ne oluyor? Vatandaş devletin resmî kanallarıyla piyasaya arz ettiği sigaraya ve diğer alkollü içkilerle değil de daha ucuz olan veya kendi el yapımıyla ortaya çıkardığı alkollerle bu ihtiyacını gidermeye çalışıyor.

Şimdi, devlet alkollü içeceklere, sigaraya zam yaparken belki ilk etapta vergi gelirlerini artırıyor gibi düşünülüyor ama istatistik bilgiler varsa bir bakalım, daha önce sigaradan veya tütün, alkollü içeceklerden elde edilen gelirle zamdan sonraki gelir reel bazda acaba artıyor mu? Bence artmıyor. Ben seçim bölgemden biliyorum yani her alkol alan insan neredeyse şimdi bir içki üreticisi konumuna geldi; sigara içen arkadaşlarda da, ekonomik durumu iyi olmayan arkadaşların evinin tamamında da ya 2 kilo tütün ya... Bu "makaron"u da bugün öğrendik sayenizde, sağ olun. Ben internete girdim, Fransız pastası diyor. "Aa, ne alaka Fransız pastasıyla bu?" dedim. Sonra anladım ki içi boş sigara, tütün doldurulan maddeymiş, yani onun adını da öğrenmiş olduk sayenizde ama her evde bundan var. Benim eniştem de bu dediğiniz şekilde, makaronun içine tütün dolduruyor, içiyor. "Enişte, niye böyle yapıyorsun?" diyorum. "Hem Adıyaman tütünü daha güzel hem de ucuz." diyor. 1 paket sigara oldu 30 lira, ne bileyim, alkol 400 liradan aşağıya yok. Bence öncelikle bu olaya bu boyutuyla, bu yönüyle bakmak lazım. Yani vatandaşın kaçakçılığa ve kaçakçılığa konu olan ürünlere eğilmesinin, yönelmesinin temelinde devlet eliyle piyasaya arz edilen ürünlerin çok pahalı olması yatmıyor mu acaba? Bunu düşündünüz mü? Yani şimdi bu alkol, sigara satan arkadaşlara azıcık kaşımızı kaldırdığımızda "Kaşını kaldırma, maaşını biz ödüyoruz." diyor. "Devlete en çok vergiyi biz ödüyoruz." diye de sitem ediyorlar. Yani o boyutuyla bu işi ele almak lazım. Yani vergiler sigara tüketimini, alkol tüketimini bana göre caydırmıyor; kaçak yollardan bu ihtiyacını gideriyor diye düşünüyorum.

Yine, tabii, bizim çocukluğumuzda yerli sigara fabrikaları vardı Türkiye'nin dört bir yanında ve tütün üreticileri vardı. Ben 90'lı yıllarda Manisa'ya giderken gecenin karanlığında ateş böcekleri gibi böyle yanıp sönüyordu, yanımdaki yolcuya "Bu ne?" deyince "Bunlar tütün üreticisi." dedi, gecenin bir vaktinde. Şimdi Zeynel Bey'in bilgilerine göre artık bu ateş böcekleri de tütün tarlalarında sönmüş, hayatından veya üretiminden vazgeçmiş görünüyoruz. Yerli ve millî olduğunu iddia eden, bizim de yürekten inanmak istediğimiz siyasi iradenin yerli ve millî sigara ve alkol fabrikalarını kimlere nasıl sattığı konusuna girmek istemiyorum.

Hepinize teşekkür ediyorum.