AYHAN BARUT (Adana) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.

Bugün yine, bir bütçe toplantısındayız. Bu son bütçe, umarım AKP'nin de son bütçesidir bu. Yine, bu bütçenin içerisinde maalesef incelediğimizde, gördüğümüzde tarıma yeterince desteğin, payın ayrılmadığını görüyoruz dolayısıyla bu bütçe işçinin, emekçinin, memurun bütçesi olmadığı gibi eli öpülesi çiftçilerin hiçbir şekilde bütçesi değil. Çünkü çiftçiyi düşünmeyen, çiftçiye destek vermeyen bir bütçe görüyoruz. Şunu bilmemiz gerekiyor: Tarım olmadan yaşam olmaz çünkü çiftçimiz üretmezse, gıdayı ortaya koymazsa yaşamın sürme şansı yok. Bu bir bilimsel gerçeklik ve bu bilimsel gerçeklikten yola çıkarsak maalesef şimdiki bu bütçede tarıma gerekli gerçek desteklerin verilmediğini görüyoruz. Niçin bunu söylüyorum? 2006 yılında bir Tarım Kanunu çıkarıldı. Bu Tarım Kanunu'nun 21'inci maddesinde der ki: "Millî gelirin yüzde 1'inden aşağı olamaz tarımda destekleme." 2023'ün millî gelirinin yaklaşık 18,6 trilyon olduğunu düşünecek olursak yüzde 1'i 186 milyar yapar ancak sizin öngördüğünüz 54 milyar bir destek. Bu, üretime ve çiftçiye gördüğünüz bir reva mıdır? Özellikle şunu da söylemek isterim: Bir yasa ihtiyaç hasıl olduğunda çıkartılır, yasaya da vatandaşların ve herkesin uyma zorunluluğu var. Vatandaş uymadığı zaman yasaya çeşitli cezaları var; para cezası, hapis cezası gibi. Peki, iktidar neden bu yasaya uymuyor? İktidarın bu özgürlüğü ne? Niye uymuyor? Çıkarılan bu yasaya neden uymuyor? Bu çok yanlış bir uygulama. Dolayısıyla iktidarınızın yasaya uyması ve çiftçilerimizin mutlak surette desteklenmesi gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, ürün girdileri 3 kat, 4 kat artmış. Bunun karşılığında ürün çıktıları ise maalesef yerinde sayıyor. Şu gördüğünüz 1 kilogram pamuk. Bu pamuğu üreticilerimiz binbir emekle üretir, alın teriyle, ellerinin nasırıyla üretir ancak bu sene pamuk üreticileri maalesef yanıyor, yanıyor, Sayın Bakanım yanıyor, Çukurova'da pamuk üreticileri yanıyor. Siz Adana'ya ve Hatay'a ziyaretinizde "Pamuk üreticilerini yedirmeyeceğim." dediniz. Vallahi pamuk üreticilerini tüccarlar, özel piyasa yedi içti, çiftçi de yandı, bitti, kül oldu. Geçen sene 1 kilogram pamukla yaklaşık 3 litre mazot alınırken şimdi aynı mazotu 6 kilogram pamukla almak durumundalar yani pamuk üreticisini şu anda korumasız bıraktınız, maalesef öyle oldu. Üretici ne yapacağını şaşırmış durumda. Bari hiç değilse uygulamış olduğunuz yağlı tohumlardaki destekleme primini, maliyetle, satış fiyatıyla, piyasada giden fiyatın arasındaki farkı fark olarak verin diyorum, üreticiyi kurtarın. Üretici artık mazot alamıyor. Biraz önce mazot dedim. Mazotun litresi geçen sene 6,5 liraydı, şu anda 28 lira ve şu anda üretici traktörün kontağını çeviremiyor, maalesef altından daha değerli oldu. Böyle pet su şişelerinde gezdiriyor üretici mazotu izleyebilsin diye ancak izlemeye yetiyor.

Yine, bu gördüğünüz 1 kilogram gübre 2019 yılında -dikkat edin- 1.400 liraydı, 2020 yılında 1.800 lira oldu, 2021 yılında 4 bin lira oldu. 2022 yılında, şu anda gübrenin fiyatı 14 bin lira. Bu maliyetin altından üretici kalkamaz, bu gübre de kullanılmayınca verimde maalesef düşmeler meydana geliyor. Üreticinin feryadını duymanız gerekiyor.

Bir diğer konu da siz bir bilim insanısınız, üniversitede yıllarca hocalık yaptınız; şunun özellikle altını çiziyorum...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, süreniz dolmuştur.

Teşekkür ederiz.

AYHAN BARUT (Adana) - Ziraat mühendisleri, gıda mühendisleri, veteriner hekimler ve birçok meslek grubu, atama bekleyen on binlerce meslektaşımız var. Bunu lütfen duyun; bu genç meslektaşlarımızın sesine, çığlığına çözüm bulun, çare olun diyorum.

Teşekkür ediyorum.