KOMİSYON KONUŞMASI

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü yani MAPEG Ruhsat Denetleme Dairesi Başkanlığının denetlemesi, bunu konuşuyoruz. 2022 yılında 4 kere denetim yapmış. Benim anladığım kadarıyla, MAPEG denetçileri Amasra Müessesesi'ne gittiklerinde merkezî gaz izleme sistemi kayıtlarını incelememiş, bunu anlıyoruz, söylediğinizden bu anlaşılıyor, ki metan gazı oranının zaman zaman ve çoğunlukla yüzde 1,5-2'nin üzerine çıktığını tespit edememiş. Tertip defterlerini de incelememiş, bunu da anlıyoruz aynı şekilde ve bilirkişi raporunda ifade edilen şu noktadaki eksikliğiniz hâlâ devam ediyor. Madde madde okuyorum, diyor ki bilirkişi raporu: "Metan, grizu patlaması, iş güvenliği ve işçi sağlığı, havalandırma ve üretim planıyla ilgili bir eksiklik bulunmadığı ve bunlar hakkında bir öneri yapılmadığı anlaşılmaktadır." Sizin, sensörlerin temiz havaya, seyreltilmiş havaya doğru dönük olduğuyla ilgili ifadede bulunmanız yeterli değil. Aynı zamanda, orada metan gazı riskinin yüksek olduğuyla ilgili de uyarıda bulunmanız gerekiyor. Sadece tespit değil, uyarı da yapmanız gerekiyor ve üretim planıyla ilgili, eksik işçi sayısıyla, orada çalışıldığı, eksik teknik kadro olduğunu nasıl giden denetçi göremez, anlayamaz? Yani çok basit, norm kadro sayısına bakacak, çalışan teknik kadro ve işçi sayısına bakacak, aradaki farkı da rapor edecek, bu kadar. Siz rapor edeceksiniz ki kuruma bu işçiler, bu teknik personeller alınsın; yapılmamış. Sayıştay raporlarını okumuş mu giden denetçi arkadaşlar acaba, değil mi? Bir denetime gidiliyor Amasra'ya. Herhâlde orayla ilgili hazırlanmış, emek verilmiş, raporları hazırlanmış olan bu çalışmaları okuyup gitmeleri gerekiyor. İstedikleri kadar geriye dönük de gidebilirler bu rapor okumalarında. Okumuşlar mı? Yok, okumamışlar. Faaliyet raporları okunmuş mu? Açık söyleyeyim, eksik personel sayısı orada da var. E, o da okunmamış, diğer raporlar okunmamış. Bu nasıl denetim, ben bunu anlamadım. Yüzde 1,5; yüzde 2 seviyelerinde metan var, yüzde 5'i aşıyor, bakıyoruz; kayıtlara bile girmiş, bilirkişi kayıtlarına. Nereden almış bilirkişi? Merkezî gaz izleme sisteminden almış. Var mı? İncelenmiş mi? İncelenmemiş. E, böyle denetim olmaz, kusura bakmayın.

Dolayısıyla Sayın Genel Müdür bize şunu anlatıyor aslında, diyor ki: "Gittik, sorun var mı diye baktık, sorun bulamadık, o yüzden de bir sorun yok." Ben de diyorum ki sorun zaten sizin denetimi düzgün, sağlıklı ve detaylı yapmamanızdan kaynaklanıyor. O nedenle sorunu bulamıyorsunuz. Sorun orada hemen gözünüzün önünde var, var ki zaten bir patlama ve bir facia gerçekleşiyor. Yani kimse bir mühendislik bilim dalında böyle doğal afet gibi bu patlamaların hepsinin -hepsinin de ne tesadüf- bir anda olduğunu lütfen anlatmasın. Bir sebep-sonuç ilişkisi vardır yani analitik bir değerlendirme yapıldığında bu yolun taşları döşenir ve neticesinde facia gerçekleşir. Dolayısıyla burada böyle bir sıkıntı maalesef var.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Sayın Yavuzyılmaz, son bir dakika.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Aynı zamanda, burada yaptığınız tespitlerin de kontrol edilmesi gerekiyor. Gerçi -haklısınız- bir tespit doğru düzgün yapmamışsınız ki ne kontrol edilecek! Ancak burada, işte, bu denetimler Kurumun iyiliğine değil, kötülüğüne. Aksine, gittiğinizde bütün bulguları tek tek tek tespit edeceksiniz, Kurumu zorlayacaksınız. Bugün, burada, sadece Türkiye Taşkömürü Kurumu kötü kurum ilan ediliyor. Hayır, aksine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının da burada sorumluluğu var ve çalışan işçiler ve teknik kadro dâhil olmak üzere iş güvenliği riskini fark ettiği an kendi hiyerarşik yapılanması ve baskılanması içinde değil, ayrı bir mekanizmayla da bir ihbar sisteminin çalışması gerekiyor. Yani ya Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına veya başka bir noktaya... Bunu da ben bir tavsiye ve bir öneri şeklinde araştırma komisyonuna iletmiş olayım.

Teşekkür ediyorum.