HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Herkesi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, burada, Millî Eğitimin, eğitimin sorunlarını rakamsal olarak çokça tartıştık. Kimileri sağlanan ilerlemeyi dile getiriyor, kimileri muhalefet ediyor. Şimdi, değerli arkadaşlar, dikkate almamız gereken başka bir husus var: Eğitim, toplumların ilerlemesinde en önemli ögedir. Demokratik, bilimsel, laik, ana dille eğitimi esas alan ve toplumu ahlaki, politik olarak yetiştirmek isteyenler ilerlediler; burada bir zihniyet devrimi yarattılar, bunu davranışa da aktardılar ve ilerlediler. Biz, Orta Doğu ülkeleri, Orta Çağ'ı bir türlü geçemiyoruz. Niye? Ulus devlet anlayışı ya dine ya milliyetçiliğe ya da ikisine dayandırılarak bilimi öteleyen; demokrasiyi, özgürlükleri öteleyen; daha çok hurafeleği, daha çok -adeta tırnak içinde diyelim- gericiliği üreten bir zihniyetle yürütüldüğü için toplumsal sorunları karmaşık hâle getirmekten öteye geçemiyor.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, Sayın Cumhurbaşkanı Almanya'ya gitti, demokratlığı tuttu, dedi ki: "Asimilasyon insanlık suçudur." Evet, buna itiraz yok. Almanya da demokrat, Türkiye'ye geldiğinde asimilasyonu savunuyor. Şimdi, geçmiş kalıpları bir hatırlayalım: "Türkiye Türklerindir." Hürriyet gazetesi ne zaman kaldırdı bu logoyu? Bilmiyoruz. "Bir Türk dünyaya bedeldir." "Ne mutlu Türk'üm diyene." Biraz önce bir arkadaşımız ısrarla "Bunu niçin hayati hâle getiremedik..." Şimdi bu nerden kaynaklanıyor? Yahudilerin üstün ırk anlayışı; Hitler'in "Dünyada güçlüler yaşamalı" dediği, Alman ırkının geliştirdiği bir şey, ari ırk anlayışı. Şimdi biz cumhuriyeti kurarken Misâkımillî'de, bütün gizli belgelerde, Atatürk'ün Nutuk'unda, bilmem şurada burada görebilirsiniz; Kürtlerin ve Türklerin ortak coğrafyasından bahsediliyor.

Şimdi, değerli arkadaşlar, biz öylesine insanlar yetiştirdik ki bir hocamız diyebiliyor ki: "Cahil insan vatana millete en hayırlı olanıdır." Diğeri, "Nuh telefonla konuşuyor." diyor. Bunlar akademisyenler yani şimdi böyle eğitim yaparsan rakam nereye giderse gitsin... Şimdi, Şark Islahat Planı'yla, Anayasa'yla bütün dilleri, farklılıkları yasakladık başta Kürt dili olmak üzere. Çok ilginç örnekler var, zaman olmadığı için işin içine girmiyorum ama Kürtçe, Arapça, Lazca, Adigece, Ermenice, Süryanice, Romanca, Pomakça vesair bir sürü dil var. Asimilasyonla bunların hepsini yok ediyoruz, farkında değiliz. Bir nevi toplumu, bireyleri ırkçı yetiştiriyoruz. Bakın, biraz önce biri bana bir mesaj atmış -ben Mecliste dün konuşma yaparken- diyor ki: "Senin hakkın... Seni niye öldürememişler bu dakikaya kadar? Katlin vaciptir. Ben intikam, intikam diye bekliyorum. Benim vatanımda yaşıyorsun." Mesaj atıyor, sanki babasının tapusu. Yani şimdi bütün tarihçiler bilir, Kürtler beş bin yıldır bu coğrafyada kendi isimleriyle varlar. Biz tarihin bütün dönemlerinde Türk halkıyla iyi şeyde de birdik, kötü şeyde de birdik; ben o tür şeylere girmiyorum. Kim, kimin vatanından bahsediyor ya! Şimdi, dolayısıyla, bu zihniyet sayılarla ifade edilecek bir zihniyet değildir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son yarım dakikanız.

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Kürtçe tabelaları indiriyorsunuz, Kürtçe açılan kursları kapatıyorsunuz, Kürtçe oyunları yasaklıyorsunuz, Kürtçe tiyatroyu yasaklıyorsunuz, Kürtçe konuştu diye gençlerimiz öldürülüyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nerede, nerede? Ne zaman?

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Daha dün Kayseri'de Çerkezce konuşan bir vatandaşa şey deniliyor: "Burası Türkiye'dir, dili Türkçedir, sen nasıl olur da Çerkezce konuşursun."

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kim Kürtçe konuştuğu için öldürüldü? Böyle bir iftira olur mu? İftira bu, iftira, yazık!

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Dolayısıyla bilimsel, demokratik, özgürlükçü, herkesi kapsayan bir eğitim olmadıkça ne demokrasimiz gelişir ne eğitimimiz gelişir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreniz bitti, teşekkür ediyorum.

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Dolayısıyla sorunları üretmekten öteye gidemeyeceğiz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum, sürenizi aştınız.

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Onun için her şeyden önce kendi zihnimizi ve kalıplarımızı değiştirelim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Türk'ü Kürt'ü bölüyorsunuz işte.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar...

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - İşte, örnekleri karşımızda vekil olmuş ama dinlemeyi bilemiyor, ne yapalım.