ALİ KEVEN (Yozgat) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, Komisyonumuzun sevgili üyeleri, sevgili Bakanlık bürokratları, sevgili basın emekçileri; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Millî Eğitim Bakanlığının teklif edilen 2023 bütçesi 435 milyar 351 milyon liradır. Bütçe giderlerinin toplam içindeki payı yüzde 9,74'tür. Bu oran 2016 yılında en tepe noktaya ulaşmış, yüzde 13,38 olmuş ve sürekli azalarak bu bütçede yüzde 10'un altına düşmüştür yani öğrenci sayısı artarken bütçeden alınan pay devamlı azalmaktadır. Bu bütçeyle ne yapacaksınız Sayın Bakan, merak ediyorum.

Sayın Bakan, Millî Eğitim Bakanlığı 2023 bütçe teklifi içindeki personel için ayrılan giderleri düştüğümüz zaman geriye 93 milyar lira kalmaktadır. Bunun 13 milyar 829 milyon lirası özel eğitim kurumları bütçesidir, 4 milyon 135 milyon Türk lirası ise Maarif Vakfı gibi kuruluşlara yapılan transferlerdir. Sayın Bakan, devlet okullarının onca eksiği dururken 18 milyar liralık bir bütçeyi şeffaf olmayan bir şekilde, ulufe gibi dağıtmaktasınız. Sayın Bakan, öğretmenlerimize sınavla bir ücret ödüllendirilmesini değil de onlara hak ettiği özlük haklarını, ekonomik hakları sunduğumuz gün eğitimi gerçekten konuşabiliriz.

Öğretmenlik Meslek Kanunu bir dayatma ürünü olarak getirildi. Eğer sağlıklı bir sonuç alınmak isteniliyorsa Öğretmenlik Meslek Kanunu eğitimin paydaşlarıyla bir araya gelinerek yeniden hazırlanmalıdır. Her öğretmenin bir uzman olduğunu unutmayınız. Dün 81 ilde yüz binlerce öğretmen greve gitti, onların sesini duymak, onlara kulak vermek zorundasınız.

Sayın Bakan, eğitimde konuşmamız gereken diğer bir sorun ise 1 milyon 300 bin öğrencinin her gün 50-60 kilometre uzağa taşınıyor olmasıdır. Nüfusu fazla köylerde okullar yeniden açılmalı ve köylere öğretmen atanmalıdır. Kaynak arıyorsanız özel okullara harcadığınız paraları buralara aktarabilirsiniz. Eğitimi, bir kâr-zarar ilişkisiyle değil kamusal bir hizmet ve hak olarak görmek zorundasınız. Biliniz ki eğitimde başarı yerindeliktir.

Sayın Bakan "ücretli öğretmenlik" sistemi denilen, öğretmenlik mesleğini değersizleştiren bir istihdam şekli yarattınız. Atanmayan öğretmenlerimizin atanmayı beklediği bir ülkede asgari ücretin altında öğretmen istihdam etmek ne kadar doğru olur soruyorum. Lütfen, bu garabeti ortadan kaldırın.

Sayın Bakan, son olarak, ÖSYM'nin içine düştüğü bir durum var, ne yazık ki içler acısı bir durum; bu yıl 1,5 milyon kişinin girdiği KPSS iptal edildi. Neden? Çünkü sıradaki onlarca sorunun aynısı bazı yayınevlerinin kitaplarında zaten yayımlanmıştı. Noktasına, virgülüne dokunmadan bu sorular KPSS'de yer aldı ve bu durum iyice gündemde olunca hızlıca sınav iptal edildi ve ÖSYM Başkanı Halis Aygün görevden alındı. Peki, soruşturmanın sonucunda ne oldu? Koca bir sıfır. Ortada bir cinayet var, faili yok Sayın Bakan. Soruyorum: Fail kim? ÖSYM kurumunun saygınlığına ilk defa bu iktidar zamanında gölge düştü. "FETÖ'cüler soruları çalmadı, buna kargalar bile güler." dediniz, sonra "Çalmışlar, soruşturuyoruz." dediniz. Şimdi ise onlarca sorunun tıpatıp aynı olduğu bir KPSS olayı yaşandı, yaşanıyor ve tekrar edilen ikinci sınav için binlerce talep var, binlerce şikâyet var. Şu an binlerce "tweet" atılıyor, siz duymasanız da görmeseniz de binlerce KPSS mağduru adalet arıyor, diyorlar ki: "Bu sefer optik kağıtlarımızda şaibe var." Bazı salonlarda kitapçıkların poşetinden çıkarıldığı, gelmeyen adayların yerine bandrol yapıştırıldığı iddia ediliyor. Lütfen, bu konuları ciddi biçimde araştırın Sayın Bakan.

Son sözüm Sayın YÖK Başkanı Erol Hocama. Bozok Üniversitesi hızla gelişen, büyüyen bir üniversite olup Sarıkaya ilçemizde açmış olduğunuz fizyoterapi bölümüne ek olarak tedavi merkezi açılması acilen ihtiyaçtır Sayın Hocam. Aynı şekilde, büyüyen kapasite karşısında, üniversitemizde özellikle tıp fakültesi için ortak derslik yapılması ihtiyaç hâline gelmiştir.

Bütçenizin hayırlı olmasını diliyor, başarı diliyorum.

Sağ olun.