| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/286) ve 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/285) ile Sayıştay tezkereleri a)Adalet Bakanlığı b)Anayasa Mahkemesi c)Yargıtay ç)Danıştay d)Kişisel Verileri Koruma Kurumu e)Ceza ve İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu f)Türkiye Adalet Akademisi g)Hâkimler ve Savcılar Kurulu ğ)Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 15 .11.2022 |
TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyeleri, değerli basın mensupları ve Adalet Bakanlığımızın saygıdeğer bürokratları; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
SALİH CORA (Trabzon) - Çok güzel konuştu.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hatibe söz verdim, rica ediyorum.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - O zaman buna bir cevap vermek gerekir.
TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Sözlerimin başında...
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Çok güzel konuştu.
TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - İsterseniz tartışmaya devam edin, ben ondan sonra konuşayım arkadaşlar.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, herkes dikkat etsin. Bir hatibe söz veriyoruz, dinleyeceğiz. Siz konuşurken yapılmasını istemediğinizi başkalarına yapmayın lütfen.
Buyurun.
TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Sözlerimin başında, İstanbul'da PKK ve PYD terör örgütü tarafından gerçekleştirilen terör saldırısında şehadete erişen vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza ise acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun
Ayrıca, destekledikleri, besledikleri teröristler için taziye mesajı yayınlayan ve utanmadan şehitlerimiz için de taziye mesajı yayınlayabilen, ABD başta olmak üzere sözde medeni dünyanın iki yüzlü karaktersizlerini, terörizmle mücadelede muazzam bir başarı sergileyen güvenlik güçlerimize iftira atmakta birbirleriyle yarışanları "YPG/PYD bize mi saldıracak?" diyerek teröristleri cesaretlendiren şaşkın müfterileri. Terör örgütünün aparatı olmayı maharet kabul edip terör örgütü PKK-YPG'yle birlikte hedef birlikteliğine giren ruhsuzları lanetliyorum.
SALİH CORA (Trabzon) - Biz de lanetliyoruz.
TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Biliyoruz ki terörle mücadele kararlı bir şekilde devam edecek, sadece dağdaki değil şehirlerdeki ihanet cephesinin de son haşeresinin kafası ezilinceye dek sürdürülecektir. Sahte taziyeler gözümüzü boyamayacak, kahpe tuzakların Türkiye'deki etki ajanları emeline ulaşamayacak, ağızlarından barış kelimesini düşürmeyip barışa hasım teröristlerin serbest kalması için günaşırı çağrı yapan kepazeler unutulmayacaktır. Dün olduğu gibi bugün de yarın da şehitlerimizin kanı yerde bırakılmayacaktır. Ayrıca, bugüne kadar muazzam operasyonlarıyla birçok terör saldırısının önüne geçen, mezkûr saldırının faillerini on iki saat geçmeden adalete teslim eden Emniyet teşkilatımızı da gayretlerinden dolayı tebrik ediyorum.
Diğer yandan, Türklüğün Akdeniz'in bağrında dalgalanan sancağı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 39'uncu yıl dönümünde Kıbrıs Türklüğünü coşkuyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; hiç şüphe yok ki adalet mefhumunun hatlarını ortaya çıkarmak disiplinler arası birçok çalışma yapmayı gerektirmekte, birçok literatürün taranmasını ve incelenmesini de zorunlu kılmaktadır ancak bilinen bir gerçek varsa o da adaletin, toplum hayatını düzenleyen, insan ilişkilerini belirleyen, milletlerin var oluş mücadelesinin temelini oluşturan, hatta devletlerin varlıklarını idame ettirmesi için gereken en önemli ihtiyaçlardan biri olduğudur. Kesin olan şey ise siyaset ve ahlakın birbirini bulduğu ve tamamladığı kesişme noktasının adalet olduğudur. Bu sebeple, Adalet Bakanlığı ve onun çatısı altında görev icra eden müstesna şahsiyetlerin çalışmaları, sadece suçlunun cezasını çekmesiyle değil Türk devletinin bekasıyla da doğrudan ilintilidir. Türk asrı olacağına iman ettiğimiz önümüzdeki yüzyılın arifesinde, adaletle yoğrulmuş bu topraklarda, bağımsız Türk yargısının ve bağımsız Türk yargıçlarının alacağı her bir kararın tüm insanlığa ilham olması temel dileğimizdir. Bu sorumluluğun farkında olduğunu görmek, hedeflerimize nitelikli bir adalet mekanizmasıyla kavuşma önceliğine itibar edildiğini gözlemlemek elbette ki sevindiricidir. Bu kapsamda, 2019-2023 dönemini kapsayan Adalet Bakanlığı Stratejik Planı'nda yer alan amaç ve hedeflere ulaşılması noktasında kurumsal manada atılan adımları ziyadesiyle önemsediğimizi ifade etmek isterim. Ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması, hukuk yargılaması ile idari yargılamanın sadeleştirilmesi ve etkinliğinin artırılması, performans ve verimliliğin artırılması, insan kaynaklarının nitelik ve niceliğinin arttırılması gibi hedeflere ulaşılması için atılan adımlar dikkate değerdir. Hâkim ve savcılarımız dâhil olmak üzere adalet mekanizmasının her bir disiplininin mesleki gelişimlerinin takip edilmesi, niceliklerinin yanında niteliklerinin de artırılması, millî hedeflerimize koşar adım yaklaştığımız günlerde elzemdir. Böylelikle, belli alanlarda uzmanlaşmış bir insan kaynağı portföyüne ulaşmak, yargı bağımsızlığının sağlam teminatlarla garanti altına alındığı bir sistemi kalıcı olarak hâkim kılmak, mağdur haklarının korunması için alınacak koruyucu ve önleyici hukuk anlayışını hâkim kılmak çok daha mümkün olacaktır.
Cumhurbaşkanı hükûmet sistemiyle birlikte olan ve ortaya çıkabilecek yeni sorunların hızlı ve adil bir şekilde çözümüne kavuşturulduğu bir sistemin oturtulduğu devlet mekanizmasında, aynı karaktere sahip bir adalet sisteminin oluşturulması kaçınılmazdır. Bu manada, geçtiğimiz yasama yıllarında Türkiye Büyük Millet Meclisine getirilerek yasalaşan ve milyonlarca vatandaşımızın yüreğine dokunan yargı paketleriyle bir hayli mesafe katedildiği inkâr edilemeyecektir. Yeri gelmişken şunu da ifade etmek isterim: Ceza infaz sistemimizdeki temel yaklaşım olan ıslah, topluma kazandırma ve tekrar suç işlenmesinin önlenmesi amacına uygun olarak ceza infaz sisteminde gerçekleştirilen köklü değişiklikler yerinde olmuş ve amacına ulaşmıştır. Çağdaş infaz anlayışının bir gereği olarak lazım gelen değişiklikler bu kutlu çatının altında gerçekleştirilmiştir, bundan sonra da hükümlü vatandaşlarımızın yeniden topluma kazandırılması için çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğinden, alternatif ceza tedbirlerinin yaygınlaştırılarak devam ettirileceğinden de şüphemiz bulunmamaktadır.
Adalet Bakanlığımız, 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen FETÖ'cü hain işgal girişiminin ardından, takdiri hak eden yargı mensuplarının varlığına şahitlik ettiğimiz müstesna bir kurumdur. Öyle ki kendi oda arkadaşına dahi o adaletin tesis edilmesi için onunla ilgili işlem başlatan, adalet için çaba sarf eden yargı mensuplarımız dün gibi aklımızdadır. Bu minvalde FETÖ'yle mücadele konusu başta olmak üzere Adalet Bakanlığına bundan sonra da çok önemli görevler düştüğü muhakkaktır. Unutulmamalıdır ki adalet varsa devlet ve millet arasındaki bağ sarsılmaz bir hâl alacaktır. Adalet varsa ekonomik, sosyal ve ahlaki gelişme tam anlamıyla gerçekleşecektir. Adalet varsa insanlığın umutla beklediği huzur Türk milletinin eliyle temin edilebilecektir. İnanıyoruz ki adalet, herkesin kendi menfaati için arzuladığı şeyin olması değildir, herkes tarafından bir doğrunun gerçekleştirilmesidir.
Sözlerime son verirken Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin geçmişimiz yıllarda ifade ettiği şu sözleri de dikkatlerinize arz etmek isterim: "Asırlar içinde halkalar hâlinde birbirine eklemlenen Türk devleti geleneğinin en mühim, en müessir vasfı adalettir." Merhum Hocamız Profesör Doktor Erol Güngör'ün adalet tanımı kapsayıcı, kuşatıcı ve sadra şifa niteliktedir. "Adalet, bir hakkın haklısına teslimidir." Dolayısıyla, bundan sonra da hakkın haklısına teslim edileceğinden, Türk milletinin karakteriyle bütünleşmiş ve ayrılmaz bir parçası hâline gelmiş adaletin bundan sonra da tesis edileceğinden şüphemiz yoktur.
Ben, bu duygu ve düşüncelerimle bütçemizin, Adalet Bakanlığı bütçemizin yüce Türk milletine hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Teşekkür ediyorum.