| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/286) ve 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/285) ile Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 16 .11.2022 |
ORHAN SÜMER (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, kıymetli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Enerji her alanda tüm dünyanın çokça çalıştığı, üzerine kafa yorduğu, kaynakların verimli kullanımı açısından elli yıllık projelerin hazırlandığı çağımızın en hayati konularından bir tanesi. Türkiye, bir an önce enerji alanında kendi kendine yetebilir bir ülke olmak zorunda, daha sonra enerji ihraç eden ülkeler arasına girmelidir. Ülkelerin her sene sil baştan yapılan enerji politikaları olmamalıdır. Enerjiyle ilgili politikalar, kalkınma planları gibi uzun ve vadeli planlanmalıdır. Maalesef ülkemizde her bakan değişikliğinde yeni bir enerji politikasıyla karşılaşıyoruz. Bu politikalar vatandaşın yararına olmadığı gibi sürekli olarak milletin sırtındaki yükü de fazlalaştırıyor. Ne yazık ki ülkemizde elektrik dağıtım şirketleri AKP iktidarları döneminde özelleştirildi ancak kayıp kaçak bedeli azalsın, daha kaliteli ve ucuz enerji sağlamanın önü açılsın diye desteklenen elektrik dağıtım şirketlerinin birçoğu batmak üzere, devlet bankalarından aldıkları krediyle ayakta durmaya çalıştıklarını hepimiz çok iyi biliyoruz.
Sayın Bakan, Sayıştay raporlarına göre 2019 yılında elektrik satışı yapan 174 şirketten 41'i devlete yatırması gereken parayı hiç ödememiş, 15 şirketse eksik veya gecikmeli ödemiş. 2020 yılında elektrik satışı yapan 197 şirketten 37'si ise hiç ödeme yapmamış, ayrıca parayı yatırmayan veya eksik yatıran şirketlerin yatıracağı tutarların tam olarak tespiti de Bakanlıkça sorulmamış. 21 elektrik dağıtım şirketinin 2016-2020 yılları arasındaki 117 milyon 484 bin liralık AR-GE harcaması kanuna aykırı olarak vatandaşlarımızdan tahsil edilmiş. Bunların hepsi Sayıştayın raporlarında. Şimdi size soruyorum: Şirketlere tanıdığınız bu ayrıcalığı vatandaşlara neden tanımıyorsunuz? Yandaş şirket devlete olan borcunu ödemediği zaman sorun olmuyor da vatandaş faturasını ödemediği zaman hemen elektriği kesiliyor.
Sayın Bakan, şimdi birkaç şey söyleyeceğim, rakamların kaynağı ise size verdiğim soru önergesinden: Memleketim Adana'da son beş sene içerisinde toplamda 378 bin 928 elektrik abonesi müşterisinin zamanında faturasını ödemediği için elektrikleri kesilmiş, üzerine bir de vatandaşlardan açma-kapama ücreti tahsil edilmiş. Size bu konuyu da sordum Sayın Bakan, bana verdiğiniz cevapta... Ben "Herhangi bir altyapı yenilenmesi, elektrik saatinin değiştirilmesi gibi bir durum söz konusu mu?" diye sordum. "Böyle bir durum yok." diye cevap verdiniz. Demek ki bu, sadece vatandaştan para tahsil etmek için yeni bir yöntem. O zaman vatandaşın üzerindeki bu yükü kaldırmak için ne düşünüyorsunuz?
Ayrıca, Sayın Bakan, memlekette hiçbir sorun yokmuş gibi, ekonomi çok iyi gidiyormuş gibi gösteriyorsunuz. Şimdi, ben Adana'dan birkaç tane çok küçük ölçekli esnafı 2021 yılı ile 2022 yılı arasındaki faturasını göstereceğim. Bakın, bu, geçen ay, eylül ayında gelen elektrik faturası, 1.815 lira; bu da aynı mahiyette, aynı küçük ölçekli, yine eylül ayında 1.333 lira. Bu sene eylül ayında 1.815 lira gelen elektrik faturası 6.333 lira olarak; yine 1.333 lira olan gelen elektrik faturası da 5.395 lira olarak tahsil edilmiş. Demin Orhan kardeşim dedi: "Biz birçok şeyi kendimiz karşılıyoruz." Ama burada, maalesef, 4 katı, 5 katı artmış ancak devletin ödediği belli miktarda. Yine, bunların tamamında kullanma oranı aynı, dükkân aynı, işletme aynı; gelen fatura maalesef en az 3 katı fazlalaşmış. Yani anlayacağınız, bu durumda vatandaş her türlü zarar ediyor.
Yine, Avrupa ülkelerinde 2050 elektrik ve enerji planlaması yapılıyor. Bizde bu durum hangi aşamada? İnşallah, sizin yaptığınız bu bütçe vatandaşa hayırlı bir bütçe olur diyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.