| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/286) ve 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/285) ile Sayıştay tezkereleri a) İçişleri Bakanlığı b)Emniyet Genel Müdürlüğü c)Jandarma Genel Komutanlığı ç)Sahil Güvenlik Komutanlığı d)Göç İdaresi Başkanlığı e)Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 18 .11.2022 |
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan. Bu salonda bulunan herkesi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, geçtiğimiz günlerde İstiklal Caddesi'nde gerçekleşen terör saldırısını kınıyorum ve lanetliyorum. Değerli arkadaşlar, hepimiz kınadık ve lanetledik ama bize düşen yalnızca kınamak ve lanetlemek değil. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar sıra geldiğinde konuşacağız, böyle bir usulümüz yok.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bize düşen bu saldırıyı kınamak ve lanetlemek değil, bu saldırıyla ilgili hayatını kaybedenlerin ailelerine ve yaralananlara adalet borçluyuz. Bakın, on yıllardır bu ülkede pek çok provokasyon oluyor, Türkiye'deki siyasetçiler yalnızca kınama yapıyorlar ve lanetleme yapıyorlar ama olayın hakikatine gidilemiyor. O devlet içindeki o ceberut yapı, maalesef, o Mehmet Ağar'ın bahsettiği tuğla bir türlü çekilemiyor. Bu olayın olduğu gece herkes susturuldu, bizim de telefonlarımız susturuldu, bir kınama dahi yapamadık Twitter'dan, herkes susturuldu ama bir kişi konuştu. Bakın, yayın yasağı var, soruşturmada gizlilik kararı var, kimse konuşamaz soruşturmada gizlilik kararı varsa ama bir kişi konuştu. Kim konuştu? İçişleri Bakanı Süleyman Soylu konuştu. Ne dedi? "Bu olayı, efendim, Kobani'den talimat geldi, Afrin'den girdi, efendim, PKK'nin PYD'nin yaptığını değerlendiriyoruz." dedi. Şimdi, bir hüküm kurdu Sayın Soylu ama bakın, değerli arkadaşlar, olaya bir bakalım: Şimdi bir kadın var, yüzü gözü morarmış, belli ki işkence görmüş gözaltında, yüzü gözü mor içinde. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ne demek istiyorsun, onu söyle!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Böyle ve orada bir ifadesi alınmış ama daha bu ifade alınmadan, bakın, daha bu ifade alınmadan, ifadesini zaten Sayın Soylu açıkladı "İtiraf etti. 'Ben istihbarat elemanıyım.' dedi" dedi. Ya, arkadaşlar, istihbarat filmlerini pek çoğunuz izlemişsinizdir, istihbarat kitaplarını okumuşsunuzdur, belgeselleri izlemişsinizdir. Siz böyle bir istihbarat elemanını hiç hayatınızda gördünüz mü? Şaşkın bir genç kadın, istihbarat elemanı. Olayı yapıyor ve evine gidiyor, evine gidiyor değerli arkadaşlar ve evinde yakalanıyor. Böyle bir istihbarat elemanı hiç gördünüz mü? Bakın, olayın kodlarına bakın, "Kobani'den talimat geldi." diyor Süleyman Soylu. Niye bunu söylüyor arkadaşlar? Niye bunu söylüyor? "Afrin'den girdi diyor." Daha sonra İdlib'ten girdiğini itiraf ediyorlar. Şimdi, bakın, İdlib'i kim yönetiyor, İdlib'i kim yönetiyor? (AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
Sayın Başkan...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, sırayla hepimiz fikirlerimizi söyleyeceğiz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - İdlib kimi elinde? HTŞ'nin elinde. Afrin kimin elinde? Türkiye ve orada, yine, HTŞ ve bazı cihatçı grupların elinde değerli arkadaşlar. Ya, burada soru işaretleri kafanıza gelmiyor mu? Benim kafama pek çok soru işareti geliyor. Niye, biliyor musunuz? Çünkü geçmişte bu tip provokasyonların içinde her zaman devletin içindeki bir karanlığın parmağı olmuştur değerli arkadaşlar. Bakın, toplumsal barışa...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sen...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, susturur musunuz şu Bakanı lütfen?
FEHMİ KÜPÇÜ (Bolu) - Sen de konuş artık ya!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Toplumsal barışa ekmek kadar, su kadar ihtiyacımız var ve toplumsal barışa ulaşmamız için somut olayların üzerinden yürümemiz gerekiyor değerli arkadaşlar.
Bakın, seçimlere doğru gidiyoruz ve bu ülkede ne zaman seçimlere doğru gidilse hep bu tip provokasyonlar olmuştur.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - İftira ediyorsun! İftira ediyorsun!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, 2013-2015 sürecinde çözüm süreci vardı ve 2015 sürecinde, değerli arkadaşlar...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - PKK'yı temizliyorsun, PYD'yi temizliyorsun.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Dinle, dinle...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, şu hadsiz Bakanı susturur musunuz rica etsem. (AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
ÜMİT YILMAZ (Düzce) - Hadsiz sensin! Hadsiz sensin!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 2013-2015 sürecinde çözüm süreci vardı ve FETÖ'yle kavga başlamıştı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Devlete iftira ediyorsun.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar... Değerli arkadaşlar...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - FETÖ'ye kavga başlamıştı. 7 Haziran-1 Kasım sürecinde...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - PKK'yı temizliyorsun, PYD'yi temizliyorsun.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, susacak mı Bakan?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Bakanım, sonunda söz vereceğim, orada izah edersiniz.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Başkan bu ne ya? Bakan mı başka bir şey mi bu ne ya? (AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Sen buraya hesap vermeye geldin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sen PKK'yı sorgula, PYD'yi sorgula.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sizin hükümlerinize değil, biz sorgulayacağız. Çünkü bu ülkenin barışına en büyük tehdit sizsiniz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sen PKK'yı, PYD'yi temizliyorsun, YPG'yi temizliyorsun.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Biz sorgulayacağız, niye sorgulayacağız, biliyor musunuz?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - İftira ediyorsunuz! Yalan söylüyorsun!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, sırası geldiğinde cevabını vereceksiniz, tamamlamamız gerekiyor.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 7 Haziran-1 Kasım sürecini hatırlayacağız. 7 Haziran'da AKP iktidardan düşmüştü... Daha sonra Suruç'ta...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Seni buraya kim milletvekili yaptı, onu sorgula!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, bu nedir ya?
Süremi durdurur musunuz?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Bakanım, sonunda cevabını verirsiniz. (HDP sıralarından gürültüler)
RIDVAN TURAN (Mersin) - Sayın Başkan, bu ne ya?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye... Değerli arkadaşlar, bir saniye durun.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Bu böyle yapacaksa...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, farklı fikirlerin olduğu açık, yeni de değil. Farklı görüşler var, ifade ediliyor, en sonunda Sayın Bakan da cevabını verecek.
KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Hakaret...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Söz alan arkadaşlarımız da konuşacaklar ama Sayın Bakanım, karşılıklı diyaloğa girmeyelim, bitiremeyiz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sayın Başkan, iftira ediyor.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Ama aynı şeyi düşünmek zorunda değiliz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Size zaten söz vereceğim, orada izah edersiniz, elinizdeki bilgilerle gereğini söylersiniz ama tamamlamamamız gerekiyor.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, iki dakika...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreyi durdurduk zaten...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, iki dakika ek sürem var çünkü sataşma...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İki dakikayı geçmedi Sayın Paylan.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - İki dakika işledi, sonra durdurdunuz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Öyle bir şey olmadı. Süreyi durdurdum ben.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, durdu; bir iki dakika işlettiniz sonra durdurdunuz Sayın Başkan.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İki dakika işletmedim, kusura bakmayın.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkanım, işlettiniz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Durdurdum ben, durdurup öyle şey yaptım. Lütfen, devam edin.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, bakın, bizler sorgulamamız gerekir. 2013-2015 sürecinde çözüm süreci vardı. Sonra FETÖ'yle kavga başlamıştı. 7 Hazirandan sonra bombalar patlamaya başladı. O dönemde biz bir darbe dinamiği gördük...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sen barış dinamiği getireceksin, öyle mi?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Suruç'ta 33 gencimiz katledildi. Ceylanpınar'da iki polisimiz katledildi ve bu olayda da aynen "PKK, PYD yaptı." diye aynı haber yapıldı. Davutoğlu'na istihbarat gitti, Ahmet Davutoğlu'na. Ahmet Davutoğlu da emri verdi, uçaklar kalktı, bombalamalar başladı, çatışmalı süreç başladı. Dönemin Başbakanı operasyon emrini verdi ama bakın, şimdi, bugün ne diyor? "Eski defterler açılırsa -7 Haziran, 1 Kasımla ilgili- birçok insan, insan yüzüne çıkamaz." "Terörle mücadele konusunda defterler açılacak." diyor ve "Birçok insan, insan yüzüne çıkamaz." diyor. Kim diyor? O dönem hükûmetteydi Sayın Süleyman Soylu, hükûmetteydi. Bakın, o günlerde, 13 Şubat 2016'da...(AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Açın, açın! Onu söyleyen mert olsun biraz, delikanlı olsun biraz!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, lütfen...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bitiremeyiz böyle. Herkes sırası geldiğinde söylesin sözünü.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O günlerde biz bir darbe dinamiğinden bahsettik "Bu çatışmaları yöneten devlet içinde bir karanlık var." dedik. "Gelin, buna bakalım." dedik. Pek çok araştırma önergesi verdik Meclise, bakmadınız. "Efendim, PKK, terör, bilmem ne şu, bu..." dediniz, bakmadınız. Biz "Gelin, araştıralım." dedik, "Bakın, bir darbe dinamiği var." dedik değerli arkadaşlar. 13 Şubat 2016 günü bütçeyi görüşüyorduk burada, Sayın Süleyman Soylu da Çalışma Bakanıydı. Bakın, ne dedi biliyor musunuz? O dönem bana bağırdı çağırdı Çalışma Bakanı olarak "Dünyayı başınıza yıkacağız." dedi. Ben de dedim ki "Dünya zaten başımıza yıkılacak. Bir darbe dinamiği var; gelin, buna bakalım." Süleyman Soylu'nun derdi yalnızca HDP'ydi, başka bir şeyi görmüyordu, darbe dinamiğini görmüyordu ama 15 Temmuz günü hep beraber darbe dinamiğini gördük; bu Meclis bombalandı değerli arkadaşlar, o karanlığı gördük. Biz Cizre'ye çatışmaları durdurmaya giderken karşımıza 3 yıldızlı komutanlar, polisler çıktı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Neyi savunuyorsun sen ya? PKK'yı savunuyor. Bizden sessiz kalmamızı istiyorlar.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Biz o çatışmaları durdurmak, engellemek için oradaydık. İnsanların kanından besleniyorlardı, darbeye yürümek istiyorlardı. Biz uyardık, siz dinlemediniz, sizler dinlemediniz.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hepsi FETÖ'den yargılanıyor, FETÖ'den.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - FETÖ'den yargılanıyorlar.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, değerli arkadaşlar, hepsi, o dönemdeki komutanların hepsi şu anda cezaevinde, FETÖ'den cezaevindeler.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Cezaevindeler, cezaevindeler.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz bize inanmadınız, o FETÖ'cülere inandınız. Niye? Bakın, 2007 yılında da bir darbe dinamiği vardı.
(Gürültüler)
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Anlamayıp bağırıyorsunuz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, ben böyle konuşamam, ara verin lütfen.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ara verin, ben böyle konuşmak istemiyorum. Ya susturun ya ara verin. Bu nedir ya?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye...
Bir konuya açıklık getirmenizi istiyorum, bir saniye...
(Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bir saniye, bir saniye...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sayın Başkan, yalan söylüyor, iftira ediyor.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bir saniye... Bir şey söyleyeceğim, rica ediyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben konuşmamı tamamlayacağım ya. Konuşmamdan sonra ne isterseniz yaparım. Ben konuşmamı tamamlayacağım.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Siz benden müdahale etmemi istediniz, müdahale ediyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ama bu nedir ya!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye...
Az önce komutanlarla ilgili bir ifadede bulundunuz; o konuya bir açıklık getirin, kimi kastediyorsunuz?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, FETÖ'cü komutanları kastediyorum, kimi kastedeceğim?
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hepsi cezaevinde.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Darbe dinamiğini yapan komutanları kastediyorum, kimi kastedeceğim?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki.
Devam edin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Kanını içen komutan kim, kanını içen komutan kim? Lafı çarpıtma!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, bakın...
(Gürültüler)
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başkan, ara verir misiniz? Ben böyle konuşmuyorum. Süremi istiyorum.
Bu Bakanla bir konuşun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Kanını içen komutan kim? Az önce dediklerine cevap versin. Kanını içen komutan kim? Lafı çarpıtma.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başkan, bu nedir ya?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Onda izahat istedim, FETÖ'cü komutanlar olduğunu söylüyor.
Devam edelim.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Böyle bir ifade yok, böyle bir ifade yok.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Niye?
RIDVAN TURAN (Mersin) - Niye yok, niye yok?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Böyle bir ifade kabul edilemez, Meclis çatısı altında bu kabul edilemez.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başkan, bu nedir ya?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Açıklık getirmesini istedim, FETÖ'cü komutanları kastettiğini söylüyor.
Devam edin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Kanını içen komutan kim? Sen de barış dinamiği getireceksin öyle mi?
RIDVAN TURAN (Mersin) - Bunu susturacak mısınız Başkan?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başkan, bu nedir ya?
RIDVAN TURAN (Mersin) - Bu niye gelmiş buraya ya!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Bakanım, ikili bitiremeyiz, gerçekten... Bir tamamlasın, sonra size söz veririm, siz de fikrinizi söyleyin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Sayın Başkan...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Söyledim, açıklık getirmesini istedim; FETÖ'cü komutanları kastettiğini söylüyor. Artık takdir sizin.
Buyurun, devam edin, tamamlayalım.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, değerli arkadaşlar, geçmişten ders çıkarmalıyız.
Bakın, 2007 yılında da Hrant Dink cinayeti, rahip Santoro cinayeti, Zirve cinayeti milliyetçi duygularla işlenmiş cinayetler olarak konuldu ama önce "Ergenekoncu" denilenler, sonra "FETÖ'cü" denilenler olarak yaftalandı ama hakikate yürünemedi. O günlerde Süleyman Soylu Demokrat Partinin Başkanıydı. Niye ihraç edildi oradan? Çünkü FETÖ'yle yakın olmaktan dolayı ihraç edildi, Abant toplantılarına katılmaktan dolayı ihraç edildi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU - Bunu söyleyen namussuzdur, bunu söyleyen namussuzdur!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, 12 Eylül 1980 darbesinden önce de devrimci kahveyi de ülkücü kahveyi de bombalayan aynı eldi, ülkücü gençler ile devrimci gençler birbirlerini öldürüyorlardı ama değerli arkadaşlar, o gençler sonra 12 Eylül zindanlarında buluştu.
Bakın, bu oyunları bozmalıyız. "6-7 Eylül 1955 Özel Harp Dairesinin işidir." dendi bu ülkede, değil mi? Bakın, Adnan Menderes'ten bahsediyoruz, Adnan Menderes o Özel Harp Dairesinin işini göremedi. Sabri Yirmibeşoğlu "6-7 Eylül 1955 Özel Harp Dairesinin işidir. Muhteşem bir örgütlenmeydi, amacına da ulaştı." dedi. O günlerde, Adnan Menderes onun üzerine gidebilseydi, o karanlığın üzerine gidebilseydi 1960 darbesi olmayacaktı ve Adnan Menderes asılmamış olacaktı.
Bakın, siyasetçiler bu karanlıkların üzerine gitmeli değerli arkadaşlar. Bakın, Süleyman Soylu "Bir güvenlik makalesi bile okumadım." dedi değil mi? "İçişleri Bakanlığıyla ilgili bir şey bilmeden Bakan oldum." dedi değil mi? Doğru.
Bakın, Taksim saldırısının da iki amacı vardı değerli arkadaşlar. Birini söyleyeyim: Siyasette bir yumuşama emareleri vardı. Neydi? Aysel Tuğluk bihakkın teslimi olarak -çünkü akli melekeleri yok- serbest bırakıldı. Bunun Sayın Cumhurbaşkanının takdiri dışında olamayacağını biz biliyoruz. HDP'ye bir ziyaret yapıldı, bu da Sayın Cumhurbaşkanının takdiriyle oldu, bir yumuşama emaresiydi. Sayın Bahçeli "Doğru bir adımdır." dedi. Bunun dışında, Selahattin Demirtaş bir özel uçakla, Diyarbakır'da kalp krizi geçiren babasına götürüldü, bu da Sayın Cumhurbaşkanının iradesi dışında olamazdı. İşte bu yumuşama emarelerine devlet içindeki o karanlık cevap verdi İstiklal Caddesi saldırısıyla değerli arkadaşlar. Net olarak söylüyorum, ne zaman bir yumuşama emaresi varsa bu tip provokasyon olur. İkinci hedefi de şuydu: Sayın Süleyman Soylu "Kobani'den emri geldi." dedi. Niye? Bakın, söyleyeyim: Bakın, geçmişte de güvenlik toplantısında Hakan Fidan diyor ki... (AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, birazdan söz vereceğim, orada fikrinizi söyleyin; tamamlamak zorundayız.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Sınırın ötesine geçeriz, birkaç füze atarak sınır ötesi harekâtı gerekçelendiririz." diyor. Bugün de Sayın Soylu "Kobani'den emir geldi." diyerek sınır ötesi yeni bir harekâtın gerekçesini yapmak istiyor. İşte, değerli arkadaşlar, toplumsal barışımıza en büyük tehdit budur. Bakın, bu niye yapılıyor, biliyor musunuz değerli arkadaşlar? Niye yapılıyor? Yine, Başbakan söylüyor, bakın, diyor ki: "Devletin uçağıyla 1 ton uyuşturucu taşındı." (AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, Sayın Paylan, süreniz dolmuştur,
Teşekkür ediyorum.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, bir dakika vereceksiniz çünkü...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hayır, hayır; bir cümle.
Buyurun, bağlayın.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, niye, biliyor musunuz: Bakın, 1990'larda da Susurluk çetesi vardı, "vatan, millet" diyerek uyuşturucu kaçırıyorlardı. Bugün de "vatan, millet" diyerek bu uyuşturucu kaçakçılığı yapılıyor ve devletin uçağıyla yapılıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, şimdi, değerli arkadaşlar, devam ediyoruz müzakerelerimize.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu ülkenin başına... (AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)