KOMİSYON KONUŞMASI

POLAT ŞAROĞLU (Tunceli) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri, kıymetli konuklar; uzman çavuşların sivil memurluk, sağlık, kıdemlerinin rütbeden sayılması, atama, 3600 ek gösterge ve astsubaylığa geçiş gibi sorunları bulunmaktadır. Bugün itibarıyla görevde olan 180 bin uzman çavuş var; 60 bin emeklisi var, 120 bini meslekten, maalesef, bir şekilde ayrılıp başka mesleklere geçmişlerdir. Uzman çavuşların sınıf değişikliği imkânının acil olarak getirilmesi gerekmektedir. TSK Sağlık Yönetmeliği düzenlemesinde hastalıklar çizelgesine uzman çavuşlar da dâhil edilmelidir. Uzman çavuşların doğu görev süreleri çok yüksek, meslek hayatının neredeyse hepsini ailesinden uzak, üs bölgelerinde ve kışlalarda operasyonlarda geçiriyorlar. Uzman çavuşlar ordu personeli olmasına rağmen orduevlerinden yararlanamıyorlar. Geçtiğimiz hafta Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da gündeme getirdi. Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar Derneği rakamlarına göre Jandarmada 11.500, Kara Kuvvetlerinde 6 bin, poliste de 2.500 toplamda 20 bin asker ve polis gazi sayılmıyor. Bunların sorunlarını çözmeyi düşünüyor musunuz Sayın Bakanım? 15 Temmuz şehitleri ve gazileri için 2.600 liralık ödemeyi 4 bin liraya çıkardınız, peki diğer şehit yakınları ve gaziler için niye bu parayı ödemiyorsunuz? Aynı şekilde, 15 Temmuz sivil şehit yakınlarına kamuda 2 kişilik istihdam hakkı tanınmaktadır, terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybetmiş diğer sivil terör mağduru aileler de aynı hakkı kendilerine talep etmektedir. Aynı acıyı yaşayan, aynı mağduriyetin sahibi insanların yaşadığı bu eşitsizlik giderilecek midir?

Bir diğer konu da 2019 yılında yapılan düzenlemeyle, yoklama kaçakları ve bakaya kalan gençlere, bedelli affından sonra alınan kararlar gereği senelik 14 bin TL ceza kesilmektedir. Kesilen bu cezalar anaparaya eklendiği zaman 80 bin liraya yakın olan ücret, 100 bin ile 200 bin arası fiyatları bulmaktadır. Bunu da insanlar ödeme konusunda sıkıntı çekmekte, bunların affı veya silinmesi konusunda bir şey talep etmektedirler. Belli bir süre yoklama kaçağı ve bakaya kalan gençler yüksek tutarlara rağmen bedelli affından faydalandılar ancak bedelli affından yaralanmasından sonra askerlik görevini yerine getirmesine rağmen hâlâ davaları devam etmektedir; bu mağduriyetlerin giderilmesine dönük talepleri var.

Sayın Bakan, ALTAY tankı seri üretim ihalesi 2018'de BMC'ye verildi, sözleşme imzalandı, buna göre ilk tankın on sekiz ay sonra teslim edilmesi gerekiyordu. Tam dört yıl geçti, tank nerede? Bir Ethem Sancak vardı, Türkiye'de haksız zenginleşmenin en açık örneklerinden bir tanesidir. BMC fabrikasını 2014'te dönemin parasıyla 360 milyon dolara aldı, yarısını bir ay sonra 300 milyon dolara Katarlılara sattı, parayı cebine koydu, ortadan da kayboldu. Kendisine "Tank nerede?" diye soran yok, "İnşaat neden bitmiyor?" diyen yok.

Bir de FIRTINA obüsleri nokta atışında dünyanın en iyi obüslerinden bir tanesi, bütünüyle bizim ordumuzun tasarımı; Tank Palet Fabrikasında üretilen obüsler fabrikayla birlikte devir mi edildi? Ethem Sancak bile "O başka bir alan, FIRTINA obüsleri için ihale yapılacak." demişti. FIRTINA obüsleri için ihale yapıldı mı? Şimdi obüsleri kim, nasıl üretiyor? Bizim ordumuzun fabrikasında, askerimizin tasarladığı, işçilerimizin ürettiği FIRTINA obüsleri şimdi BMC etiketiyle ordumuza mı satılacaktır? Bu işin mantığı nedir? Kim, ne kazanıyor? Türk ordusu ne kaybediyor? Cevap istiyoruz.

Teşekkür ediyor, bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum.