KOMİSYON KONUŞMASI

TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Sayın Başkan, değerli hazırun; hepinizi selamlıyorum.

Ya, bu konuları biz çok konuştuk Mecliste, hem Komisyonda hem de Parlamento kürsülerinde. Güvenlikçi politika eleştirisi önemli bir eleştiri; bu, nasıl politika yürüttüğümüzle ilgili. Bu, şundan bağımsız değil: Küreselleşen dünyada özellikle emperyalistlerin yeni güç dizilimlerinden ortaya çıkacak olan savaşlar, Rusya-Ukrayna savaşı, NATO'nun politikaları, bütün bunlar bilinmeyen şeyler değil; Orta Doğu'da, Kuzey Afrika'daki gelişmeler, bütün bunlar bilinmeyen şeyler değil ve böyle bir kuş lastiği falan önermiyoruz onu da söyleyeyim, "Onu bile kullanmayalım."ı öneriyoruz biz.

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - PKK...

TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Ona da geleceğim izniniz olursa.

Bizim buradaki temel eleştirimiz... Tabii ki her canlı kendi güvenliğini sağlamak ister, bu doğal reflekstir, güvenliksiz yaşanmaz. Bu bir birey için de öyledir, bir çiçek, bir böcek için de öyledir, bir ülke için de öyledir; bunları da bilmeyen, bu siyaseti bilmeyen bir yaklaşım içinde de değiliz. Hatta dünyanın nükleer tehdit altında olduğunu bilen de bir yerden konuşuyoruz. Buradan devam etmek istiyorum. Bizim temel eleştirimiz özellikle Suriye savaşı sırasında uygulanan politikaya temel bir eleştirimiz var. Suriye savaşı başlamadan önce Türkiye daha güvenliydi, Türkiye'nin burada, özellikle AKP iktidarının izlediği siyaset sınırları kevgire çevirdi. Biz daha güvenliydik, ben o sınır bölgesinde yaşayan bir arkadaşınızım, oraları da iyi biliyorum, daha güvenliydi oralar. Şimdi, IŞİD, El Nusra ve uzantısı örgütler elini kolunu sallayarak Türkiye topraklarında istediği yerde istediği katliamı gerçekleştirebiliyor. Taksim bunun bir örneğidir. Bizim eleştirdiğimiz noktalar bunlar, altını kalın kalın çizmek istiyorum. IŞİD, El Nusra ve uzantısı örgütlerin "Kuvayımilliye" diye nitelenen Suriye Millî Ordusu'nun Türkiye'den, Türkiye'deki iktidardan destek almasını eleştiriyoruz. Bu desteğin bize yarın nasıl bomba olarak, saldırı ve katliam olarak döneceğini biz yıllar önce söyledik ve ne söylediysek tek tek ortaya çıktı. Tarih bizi yanıltmadı, keşke yanılsaydık, keşke bu katliamlar yaşanmasaydı; bunu kastediyoruz.

Bir diğeri: Kürt sorunu barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülseydi, bizim 911 kilometrelik Suriye sınırımız da Irak sınırımız da İran sınırımız da çok daha güvenli olurdu. En nihayetinde, Dışişleri Bakanlığının yine temel olarak yürütmesi gereken çalışma faaliyeti, diplomasidir. Nasıl nitelendirirsek nitelendirelim Türkiye diplomaside mevcut olan yeteneğini de kaybetti bu iktidar zamanında, biz buradan eleştiriyoruz. O yüzden askere, tanka, topa ayrılan paraların arttığını söylüyoruz, eleştirdiğimiz nokta bu. Burada bir sahte güvenlikçi politika var, bunu kabul edin. Yanlış uygulanan bir güvenlik politikası var, bunu kabul edin; biz bu siyaseti eleştiriyoruz.

Bir diğeri: Sınırdan taşınan insani yardım malzemelerinin üstü insani yardım malzemesi, altı insan öldürme malzemesiyle doluydu ama bununla ilgili... Bunun yine bu iktidarın eliyle gerçekleştirildiği Türkiye'de belgeleriyle açığa çıktı, biz bunu eleştirdik, biz bunu eleştiriyoruz. Ezcümle, barış dediğimiz olgu... Somut olarak söylüyorum, Türkiye'nin Kürt sorununu barışçıl demokratik yöntemle çözmesi birinci sırada. İkinci sırada, sınır komşularıyla özel bir barış ve diplomasi faaliyeti yürütmesi. Bizim savunduğumuz temel nokta, özellikle güncel siyaset açısından bu. Bu, bizi daha güvenli kılacaktır. Mayınları da daha fazla temizlerdik, temizlenmiş mayınlı arazilerin yerine yeniden duvar örmek zorunda da kalmamış olurduk. Şimdi yeniden duvarlar örüldü, bunların hepsi yüksek maliyet. Biz olaya sadece para gözüyle de bakmıyoruz, hiçbir insan ölmesin biz aç kalalım ya, hiçbir insan ölmesin yeter ki. Oradan da bakıyoruz. Aynı zamanda, Türkiye'de "Soğan pahalı." denildiği için "Sen mermi fiyatını biliyor musun?" diye soran bir Cumhurbaşkanı var, biz bu siyaseti eleştiriyoruz. Biz mermi fiyatını...

BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Tulay Hanım, anlaşma konuşuyoruz. Artık toparlayalım.

TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Bitiriyorum, bitiriyorum Sayın Başkan.

Aynı hassasiyeti taşıyoruz bütçeyle ilgili fakat bu konuları hakikaten birbirimizi anlamak üzere konuşup değerlendirelim. Biz burada barış siyasetini savunurken barış siyasetinin ülkemize sağlayacağı katkıların ve faydaların üzerinde duruyoruz.

Ayrıyeten şunu da söyleyerek bitireyim: Türkiye kendi iç meselelerini çözebilmiş bir ülke olsaydı, sınırın ötesindeki siyaseti diplomatik düzeyde, siyasal düzeyde de belirleme olanağına daha fazla sahip olurdu. Türkiye, Kürt sorununu barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözseydi -ben yine ülkenin yüksek menfaatleri bakımından bakıyorum olaya- özellikle bölgemizdeki yeni güç dizilişlerinde enerji politikaları dâhil olmak üzere, birçok politikada Türkiye açık ara birçok ülkenin önünde olurdu. Bunları da ben herkesin değerlendirmesi gerektiği kanaatindeyim.

Teşekkür ederim.