| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4780) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 15 .12.2022 |
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli Komisyon üyeleri, bugün aslında Türkiye tarihinin en büyük ihalesini konuşuyoruz. Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Komisyonu sağlıkla ilgili, eğitimle ilgili, üretimle ilgili, esnafla ilgili birçok kanun çıkardı. Bize göre bugün Türkiye'nin en büyük ihalesini konuşuyoruz ama bu ihale öyle bir ihale ki 2050'leri, 2060 yıllarını konuşuyoruz yani bu ihalenin sonucunda -Allah uzun ömür versin ama- belki de çoğumuz hayatta olmayacağız. Çocuklarımızın geleceğini tek bir kanun maddesiyle konuşuyoruz.
Değerli milletvekilleri, pandemi sürecinde kara taşımacılığının maliyetinin çok yüksek olduğu ve özellikle deniz taşımacılığının daha verimli, daha uygun olduğu ortaya çıkınca geçmiş yıllarda 18 tane limanımız özelleştirilmiş; o dönemlerde limanlara çok fazla ilgi yoktu ama gün geçtikçe limanların değeri ortaya çıkıyor. Bu doğrultuda, özellikle ekonomide son yıllarda büyük atılım gerçekleştiren Çin dünyanın her tarafında limanları satın almaya başladı -Fransa'da, İspanya'da, özellikle dünyanın en büyük limanlarından Yunanistan Pire Limanı'nı, İsrail'de Hayfa Limanı gibi- yavaş yavaş Türkiye'ye de girmeye başladılar. Eğer ekonomide atılımlar yapacaksanız özellikle navlun fiyatlarından dolayı ulaşıma da yatırım yapmanız gerekiyor.
Son yıllarda ülkemize baktığımız zaman, bizim için en önemli olanlar ulaşım ve sağlık. Ulaşıma şöyle bir baktığımız zaman, TÜRK TELEKOM birilerine satıldı ve verdikleri peşinatın 2 katını kâr elde ederek, bir de Türkiye'yi dolandırarak ülkemizden çekildi. Havaalanlarına baktığımız zaman, işte, en büyük övündüğümüz İstanbul Havaalanı, evet, Türkiye topraklarında ama işletmeciliğine baktığımız zaman yabancı dövize bağlanmış; kaynaklarımız yabancı şirketlere aktarılıyor. En önemli havaalanlarımızdan biri Antalya Havaalanı; Antalya Havaalanı da bizim değil, Alman şirketine ait.
Ulaşıma baktığımız zaman, son yıllarda en büyük sıkıntımız -özellikle bu aylar- enflasyonla ilgili; vatandaş boğuşuyor, şikâyetlerimiz çok pahalılık. Bunun ana sebeplerinden biri de ulaşımdaki fiyat artışları. Yani övündüğünüz otobanlar, köprüler; bunlar da kamuya ait değil. İşte, AK PARTİ sürekli propaganda yapıyor, AK PARTİ'li vekiller "Çok güzel otobanlar yaptık, havaalanları yaptık, köprüler yaptık." diyorlar ama ne yazık ki bizim topraklarımızdaki hiçbir otoban Türkiye Cumhuriyeti devletine ait değil; tamamen yabancı şirketlerin, tefecilerin elinde -dolarla sözleşme yapılmış- otobanlar, aynı zamanda köprüler de. Buradaki yüksek maliyetlerden dolayı ister istemez navlun fiyatları da artıyor, nakliye fiyatları da artıyor ve bu da yüksek enflasyona sebep oluyor. En basit bir örnek verirsem Antalya'dan 1 kilo domatesin İstanbul'a nakliye maliyeti 8 lira. Yani domatesi bedava satsak İstanbul'da 8-10 liradan aşağı satamayız.
E, şimdi, bugün burada limanları tartışıyoruz. Önceki ihalelere baktığım zaman, çok uygun fiyatlara verilmiş. O ihalelerin üzerinden hesaplama yaparak yaklaşık kırk dokuz yıl bu limanları, işletme haklarını bu şirketlere devredeceğiz. İhale olmayacak, yarışma olmayacak, teklif alınmayacak ve bu pazarlığı yapacak komisyon da yok. Yani bu yetkiyi kime verdiğimizi de bilmiyoruz. Tek kişi, kapalı kapılar ardında oturacak, pazarlık yapıp bu limanları kırk dokuz yıllığına uzatacak.
Değerli arkadaşlar, limanların olduğu bölgelere baktığınız zaman, Türkiye'nin stratejik güvenlik açığı verecek alanlar ve son yıllarda da büyük tartışmalara yol açıyor. Özellikle, bu Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde hepimiz yaşadık, İçişleri Bakanlığıyla desteklemediğimiz tartışmalar oldu; bunun ana sebebi de Türkiye'deki son dönemlerdeki uyuşturucuyla ilgili mücadele. İktidara baktığınız zaman "Biz uyuşturucuyla çok ciddi mücadele veriyoruz." diyor ama raporlara baktığımız zaman Türkiye uyuşturucu üssü olmuş, uyuşturucu kullanma yaşı 12 yaşına kadar düşmüş. İçişleri Bakanı övünerek şöyle bir cümle kullandı, çok acı, dedi ki: "Ben geldiğimde 35 bin kişi uyuşturucudan hapisteydi, şimdi 120 bin kişi." Yani bunu övünerek kullandı.
Son dönemlerde, özellikle kendi bölgemde, Kocaeli'de de sürekli tartışmalar oldu, Türkiye'nin en büyük uyuşturucusu yakalandı. Mersin Limanı'nda gene çok yüksek derecede bir uyuşturucu yakalandı. Yani siz buraları özelleştirirseniz kontrolü de elden kaybedersiniz. Sadece denetim, kontrol değil; aynı zamanda, o bölgeleri denetleyemiyoruz. Size bir örnek vereyim: Burası, Kocaeli Derince Limanı, Safiport; önceki hâli. Körfez, Türkiye'nin en önemli sanayi kuruluşlarının olduğu... Şimdiki hâli, bakın. Bununla ilgili ben sürekli mücadele ederken "Yakında denizi, körfezi tamamen dolduracaksınız." diye, oradaki yöneticiler bana mesaj gönderiyor "Çok konuşuyor, hiç merak etmesin, yakında Gölcük'e kadar dolduracağız." diyorlar. Bu gücü nereden alıyor, kimden alıyor?
Değerli arkadaşlar, Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri olarak, Komisyon üyeleri olarak... Zeytin alanlarının madenlere açılmasıyla ilgili iki gündür, özellikle dün burada büyük tartışmalar oldu. Ben, öncelikli olarak, başta Komisyon Başkanımıza, Komisyon üyelerimize... Dünkü o süreçte, dün o tartışmalarda sağduyulu davranılarak, sağlıklı bir şekilde, Sayın Elitaş'ın da desteğiyle 1'inci madde geri çekildi.
2'nci maddeyle ilgili önerimizin gerekçelerini, Anayasa'ya aykırılığını daha önce açıkladık. Hepimiz halkın oylarıyla seçilerek gelip burada yasa yapıyoruz; yasalarımızın Anayasa'ya uygun olması gerekiyor, bir yeminle başladık buradaki görevimize. Israrla burada, rekabet kuralları oluşmadığı için, ihale yapılmadığı için bu kanun teklifi maddesinin doğru olmadığını beyan ediyoruz ve bu beyan doğrultusunda da, her şeye rağmen, çoğunluğu olan iktidar vekilleri tarafından... Türkiye Büyük Millet Meclisinden çıkarılan bu kanun maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş. İptal edilen bir kanun maddesini tekrar burada görüşerek Anayasa'ya aykırı bir görev yapıyoruz. Bu maddenin Anayasa'ya aykırılığını daha önce çok kez beyan ettik, bu kanun teklifi maddesinin geri çekilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum.