ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - ...suçu mevzusunun bir tehdit olduğunu, tam bir tehdit olduğunu söyledi yani anayasal suç işliyorsunuz demekle Anayasa'yla tehdit ediyorsunuz demek aynı şey. Niye? Sonuçta buna karar verecek olan Anayasa Mahkemesi. Dolayısıyla suç işleyip işlemediğini Anayasa Mahkemesi karar vereceğine göre sizin tehdit dediğiniz meselenin tehdit olup olmadığına da Anayasa Mahkemesi karar verecek yani onun sonucunda bir şey olup olmayacağına. Hani dolayısıyla bunu bizi böyle tehdit ediyorsunuz gibi bir yaklaşım içerisinde olmanız doğru değil. Sonuçta evet, yargılanmışsınız, yanlış bir yargılamaymış ama netice itibariyla bugün burada oturuyorsunuz, bakın ne güzel. Sonuçta bu ülkede...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Adalet yerini bulmuş.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - ...evet yani adalet yerini bulmuş ama adaletin yerini bulmadığı hususlar var. Yargılanmadığı hâlde yargılama aşamalarını bile...

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ya, ne biliyorsun da benimkine "Adalet yerini bulmuş, burada oturuyorsun." diyorsun, öbürüne "Adalet yerini bulmamış." diyorsun.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Yok yok, adalet yerini bulmadığı hâlde yani şöyle, yargılanmadığı hâlde cezaevlerinde olanlar var, daha yargılaması bitmediği hâlde. Bunlara girmeyelim yani yargısız infazlar var. Bu tehdidin ne olduğuna bir girersek burada çıkamayız şimdi, o kadar çok tehdit ediliyoruz ki biz yani aklın almayacağı şekilde tehdit ediliyoruz ve aleni tehdit ediliyoruz, buna rağmen bir şeyler yapılmıyor. Yani aleni, açık bir şekilde tehdit edildiğimiz hâlde bir şeyler yapılmıyor. Oraya girersek buradan çıkamayız, bence oraya hiç girmeyelim yani, doğru bir şey olmaz.

Bir de yani bu 1'inci maddeyle ilgili, zeytinliklerle ilgili olarak bunun sadece 3 meseleyle ilgili, 3 santralle ilgili olduğunu söylediniz. Bu ülkede çocuk tacizleri, tecavüzleri "Bir kereden bir şey olmaz." diyerek başladı yani bu, bir meşrulaştırma alanı oluyor yani böyle bir alana yol açıyor.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Nereden nereye geliyorsun!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nasıl bir örnek bu!

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Çok alakası var arkadaşlar, bakın, her işin peşine düşmezseniz, tamam mı...

ŞAHİN TİN (Denizli) - Her şeyi kullanmaya çalışıyorsunuz.

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Başka bir örnek ver yani.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Ağabey, bak, şimdi, öyle değil, orada bir vakfı, bir kurumu, bir kuruluşu yapılan yanlış karşısında "Ya, bu, bir kere yapılmış." diye desteklemeye kalkarsan onun üzerine...

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Öyle bir mantık olabilir mi!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kim destekliyor? Kim destekliyor? Böyle bir şey olabilir mi!

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Ya, arkadaşlar, Bakanınızın yapmış olduğu açıklama var. Bununla ilgili değil, önceki Bakanınızın yapmış olduğu açıklama var "Bu, bir kere olmuş bir husus." diye.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yapmayın bunu ya!

ŞAHİN TİN (Denizli) - Nereye geleceksin yani?

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Sayın Kenanoğlu, Komisyon konularına dönün lütfen.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Küçümseme mevzusu yani, anladın mı?

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Ali Bey, onu değiştir, rica ediyorum.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Tamam, şimdi, şuraya giriyoruz...

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - O örneği değiştir.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Değiştir meselesi... Ben şu anda "Bunu destekliyorsunuz." anlamında söylemedim bunu. Bunu "Şu anda destekliyorsunuz." anlamında söylemiyorum ben yani.

METİN BULUT (Elâzığ) - Kim destekleyebilir bunu?

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Ama bu, meseleyi önemsizleştirme, küçümseme anlamında kullanıldı.

Şimdi, bu zeytinliklerle ilgili olarak da "Bu 3 şirket üzerinden yani 3 santral üzerinden..." demek de bu işi hafife almak, küçümsemek anlamına geliyor. Çünkü insanların şöyle bir kaygısı var: Ya, bu 3'le başlıyor, sonra önü açılamaz bir hâle geliyor. Bu tür kaygılar var.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Son yirmi yılda zeytin ağacı sayısı artmış mı?

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - O tartışmaya...

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Sayın Kenanoğlu, devam edin.

Arkadaşlar, karşılıklı konuşmuyoruz.

Sayın Kenanoğlu, bitirelim lütfen.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Şimdi, şu tartışmayı açacaksak girelim...

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Yok, yok, gerek yok, gerek yok.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Yani kaç tane zeytin ağacı vardı, ne oldu, üretim neydi, şu muydu, bu muydu meselesine, bir bütün olarak madencilik faaliyetlerine, bir bütün olarak enerji politikalarına girmek istiyorsanız buyurun, müzakereye açalım, girelim yani şimdi ama dediğimiz bu değil.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Karşılıklı konuşmuyoruz.

Buyurun.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Dolayısıyla, Anayasa'nın vermiş olduğu bir karar karşısında tekrar bu madde buraya geliyorsa sonuçta Anayasa'ya bir aykırılık söz konusudur. Bu, bir tehdit falan değildir. Bu maddenin bu anlamıyla Anayasa'ya aykırılık sebebiyle görüşülmeden geri çekilmesi gerekiyor. Söylemiş olduğumuz ve arkadaşların da genel olarak söylemiş olduğu budur.

Teşekkür ederim.