KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ben çok uzun konuşmayacağım Sayın Başkanım.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Niye?

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Sayın Ağbaba, iradeye niye müdahale ediyorsunuz?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ya, şimdi bu kadar sendikacı, bu kadar başkanlar, bu işe kırk beş yıl, elli yıl ömür vermiş insanlardan sonra benim bu konuda ahkâm kesmem yakışık almaz.

Biraz evvel Fahrettin Vekilim bir şey söyledi, "Komisyonun işi çalışanların arasına nifak sokmak mı?" dedi. Esasında bu Komisyonun işi bu değil yani burası Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu; normalde -4688 sayılı- toplu sözleşmeyle alakalı olacak olan bir hususta... Bunun da Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda tartışılması lazım. Burada şimdi Bakan Yardımcısı olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı var, burada Çalışma Bakanı veyahut da Bakan Yardımcısının olması lazım. Ama şunu söyleyeyim, çok şey öğrendik. Ben şimdi baktım, biz normalde burada 3213 sayılı Maden Kanunu hakkında çok değişiklik yaptık. 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu hakkında da daha önce değişiklikler yapmıştık. Başka ne yapmıştık burada? Enerji Piyasası Kanunu hakkında da çok değişiklik yaptık ama mesela özelleştirmeyle ilgili kanunda hiçbir değişiklik yapmamıştık; İş Kanunu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hakkında... Yani bizim ihtisas komisyonunun haricinde ne varsa bugün her şeye bulaştık biz, bugün her şeye bulaştık. Biz, bugün, mesela, çok enteresan...

VELİ AĞBABA (Malatya) - OHAL...

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Limanların satışı...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - OHAL... Ya, böyle bir şey olabilir mi? Bugün biz 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu... 3 tane madde var. Ne kadar sürdü? Yarım saat sürdü. Sorduk, anlattılar, kabul dedik, geçtik ama bizim alakamız olmayan bir konu. Mesela, çok şey öğrendik bugün, hakikaten ben toplu sözleşmeyle ilgili 4688 sayılı Kanun'u bayağı öğrendim yani faydası oldu; bizim için hakikaten faydası oldu, okul gibi oldu. Mesela, sarı sendikanın hikâyesini öğrendik burada, önemli bir şey oldu, burada Fahri Bey de beraber öğrendi. Ama bakın, Fahri Bey, bir şey söyleyeyim mi? Bakın, ben burada bugün bir şeyi daha öğrendim: Daha evvelden 2004 yılına kadar yüzde 5'lik bir baraj varmış, daha sonra MEMUR-SEN'in dava etmesi üzerine Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı bu barajı sıfırlamış; ben bunu ilk defa burada öğrendim. Eminim, Fahri Vekilim de şu an öğrenmiştir çünkü bunu daha önceden bilen bir Adalet ve Kalkınma Partili bir milletvekili böyle bir kanun teklifiyle buraya gelmez. Bu nedir, biliyor musunuz? Adalet ve Kalkınma Partisinin kendini inkâr etmesi demektir, bu başka bir şey değildir. Aynı şekilde, örgütlenme hürriyetine de kastedilmektedir. Ben bu konuları çok bilmiyorum ama burada sabahtan beri, iki günden beri öğrendiğim... Ben çok eylemlerde bulundum, madencilerin yanında da çok bulundum, her yere girdik çıktık. Hatta şöyle bir şeyimiz de var: "Sarı sendika" deniyor ya, sarı sendika eylem yapmaya kalktı, ben milletvekili olarak onlara destek vermeye gittim, onlara eylemin nasıl olacağını tarif ettim; bakın, onlara nasıl tezahürat yapılması gerektiğini... Dedim bu böyle olmaz, sarı baretleri getirin, baretsiz olmaz, baretleri yere vuracağız. Yani biz bu işlerin içine girdik ama kamu sendikacılığını sizlerden de öğrendim. Ya, lütfen, şunu geri çekin, olmaz.

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - İyi ki bilmiyorsun ha sendikacılığı.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bakın, Adalet ve Kalkınma Partisi eğer bu yasalaşırsa kendini inkâr eder. Siz, o barajları kaldırıyorsunuz sıfıra indiriyorsunuz, sonra 1'e -Danıştaydan dönüyor- yetmiyor 2'ye; bu olmaz. Bence bunu...

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Çok şeyi inkâr ettiler.

ÇETİN OSMAN BUDAK (Antalya) - Bir daha dönerse 5'e çıkacak.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - O da var yani. Bu, yol olur.

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Yüzde 100 yapalım da tamamen bitsin işte ya.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ben bu duygu ve düşüncelerle gecenin bu saatinde hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.