DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Evet, teşekkür ediyorum.

Ben sizin oynadığınız oyunu sizinle oynamayacağım ve devam etmeyeceğim. Bunu, bir yetişkinin davranış biçimine uygun görmüyorum.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Saygısız olmanız gerekmiyor. Sözünüze devam edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Şimdi ben konuya gireyim.

Öncelikle Maden Mühendisleri Odasına şu sorular soruldu, denildi ki: "Siz eksikleri tespit ettiniz mi? Bunları bildirdiniz mi? Bu konularla ilgili rapor hazırladınız mı?" Şimdi, Maden Mühendisleri Odasının mühendislerini sokağa atacaksınız, onları hukuki bir mücadelenin içine girmek zorunda bırakacaksınız, enerjilerini oraya kanalize edeceksiniz, sonra da geleceksiniz, burada Maden Mühendisleri Odasına hesap soracaksınız. Komisyona şuradan yeni birisi girse der ki: "Herhâlde Hükûmet..."

CEMAL ÇETİN (İstanbul) - Odanın binası mı bu Komisyon?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben bu verilen değerin bir karşılığı olarak, bir örnek olarak veriyorum, bir sembol olarak veriyorum yani.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Kaç yıldır oturuyorlar orada?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Şimdi şöyle... Sizin için kaç yıl oturulması yeterli?

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Kaç yıldır oturuyorlar?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - TTK, kütüphanecilik mi yapıyor yani kütüphanecilik mi yapması lazım? Zonguldak'ta millet kütüphanesi yapacak yer mi yok?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, Deniz Bey'den etkilenmeyin, sözünü kesmeyin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Zonguldak'a hiç geldiniz mi?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, Komisyonda...

CEMAL ÇETİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, bu Komisyonun vazifesi Odanın binası mı ya?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Tabii... Şimdi biz konumuza döneceğiz.

Deniz Bey, lütfen bu konuyla alakalı eklemelerinizi yapın. Siz söz hakkı almıştınız; tekrar, ekleme için söz hakkı vermiştik, bunu yapın lütfen, Odaya vereceğiz sözü.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Genel olarak ben şunu söyleyeyim, böyle altını çizerek söyleyeyim de: Komisyonda, Komisyon Başkanımızın özellikle benim üzerimde uyguladığı bir mobbing var, bunu ifade edeyim.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bir dakika... Bir dakika...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Bu, mümkün değil.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bir dakika... Durun...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yani gerçekten, bu, bir milletvekiline yapılması yanlış bir davranıştır.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Kani Bey, bir şey söyleyeceğim size, Ünal Bey size de soruyorum: Benim size herhangi bir nezaketsizliğim oldu mu bu...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, sizin canınız istediğinde söz alıp istediğiniz milletvekiline soru sorma gibi bir durum olur mu? Böyle bir şey olur mu?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Kani Bey, benim size... Siz şimdi CHP milletvekilisiniz ve DİSK Genel Başkanlığı yapmıştınız. Lütfen... Benim size karşı bir nezaketsizliğim oldu mu mesela?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, böyle karşılıklı diyalogla istediğiniz sohbeti açabiliyor musunuz?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Oldu mu? Lütfen...

KANİ BEKO (İzmir) - Bana karşı olmadı da...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Olmadı değil mi?

KANİ BEKO (İzmir) - Bana karşı olmadı da şimdi siz...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ünal Bey, benim size karşı bir nezaketsizliğim oldu mu?

ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Bana da olmadı ama biz konuya...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Olmadı.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, hayır, böyle bir tarz olur mu ya?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Deniz Bey, siz kendinize dikkate edin, oldu mu? Kendinize dikkat edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Siz kendinizi kontrol edin.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ben CHP'li arkadaşlarıma soru soruyorum ve aldığım cevap ortada. Siz kendinize dikkat edin, saygı sınırlarını aşmayın.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Belki size en kritik... Diğer vekil arkadaşlara...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bak, saygı sınırlarını aşmayın.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Denizciğim, sen teknik iyi konuşuyorsun; konuş.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, böyle bir şey var mı? Şimdi ben de AK PARTİ'li milletvekili arkadaşlara döneyim, diyeyim ki: Sayın Vekilim, benim size saygısızlığım oldu mu? "Hayır, olmadı." Bu mu ya?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bak, gerçekten haddinizi aşıyorsunuz. Deniz Bey, haddinizi aşıyorsunuz, haddinizi aşıyorsunuz, lütfen...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - İstediğiniz kadar kışkırtın, sizin şeyinize uymayacağım.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Haddinizi aşıyorsunuz, lütfen... Konuşacağınız varsa konuşun, yoksa sözü Odaya veriyorum.

Buyurun Başkanım.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Evet...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Size söz vermedim, tamam, siz kullanmadınız söz hakkınızı.

Buyurun.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, siz... Ne demek ya! Siz kime söz vermiyorsunuz ya!

BAŞKAN TANER YILDIZ - Kullanmadınız, saygısızlık yapmayın.

Buyurun Başkanım.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Saygısızlığı Enerji Bakanlığınız dönemindeyken siz yaptınız.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Buyurun Başkanım, size söz hakkı veriyorum.

Siz kullanmadınız.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Siz burada on bir saat süren toplantıda şu oturduğunuz koltukta uyurken...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Tamam, konuşmayın fazla, tamam; konuşmayın, tamam. Saygısızlık yapmayın!

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bakın, siz uyurken ben sizin arkadaşlarınızı uyardım, ben uyardım "Uyandırın." diye.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Deniz Bey, Deniz Bey...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Siz şu anda Komisyonu provoke ediyorsunuz.

Başkanım, buyurun, söz hakkı sizin.

(Gürültüler)

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Siz benim söz hakkıma engel olamazsınız.