BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bir konuda tekrar uyarıda bulunmak zorundayım, size de söz vereceğim Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcım.

Ben, Komisyon Başkanı olarak olabildiğince tarafsız bir şekilde burada kaliteli bir tartışma ortamı olması için, İç Tüzük'ümüze uygun bir şekilde görüşmelerin yürütülmesi için gayret ediyorum. Sayın Usta gelinceye kadar da doğrusu böyle hararetli bir tartışma yaşamadık.

Sayın Usta teknik olarak söyleyeceğini, eleştirilerini elbette ifade edebilir. Burada bir hesap verme sorumluluğu da var idarenin. Milletvekillerimiz hangi gruptan olurlarsa olsunlar tabii ki sorular soracaklar, eleştiri yapacaklar; idare de en sonunda buna cevaplarını verecek ama hesap sorma-hesap verme mekanizmasıyla üslup konusunu karıştırmamak lazım. Burada, İç Tüzük'ümüz çok açık ve net, ben tekrar okumak istiyorum: "Madde 67 - Genel Kurulda -bu, komisyon için de geçerli- kaba ve yaralayıcı sözler söyleyen kimseyi Başkan derhâl, temiz bir dille konuşmaya, buna rağmen temiz bir dil kullanmamakta ısrar ederse kürsüden ayrılmaya davet eder." Bu İç Tüzük'ümüzün bir gereği.

ERHAN USTA (Samsun) - Bir tane kaba sözümü söyleyin.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Belki farkında değilsiniz Sayın Usta.

ERHAN USTA (Samsun) - Benim ciğerim yanıyor, ciğerim!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bakın, milletvekillerine dönerek diyorsunuz ki: "Siz benim dediğimi anladınız mı, bilmiyorum."

ERHAN USTA (Samsun) - Ama kaç defa söyledim...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir dinler misiniz Sayın Usta.

Milletvekillerine dönerek diyorsunuz ki sadece idare değil "Siz benim söylediğimi anladınız mı, bilmiyorum." "Ben anlatabildim mi, bilmiyorum." deseniz daha doğru olur. Milletvekillerine dönerek böyle bir söz söylediniz. Böyle bir söz söylemeye hakkınız yok, kusura bakmayın, öyle şey yok. Teknik olarak hiçbir içeriğe müdahale etmeye hakkım yok ama üslup... Üslubu sadece ben koruyamam, üslubu korumam için grup sözcülerinin ve Grup Başkan Vekillerinin de en az benim kadar bu konuda hassas davranması lazım. Hepinizin bu konuda Komisyonumuza yardımcı olması lazım, tek başıma ben bunu sağlayamam. Bu Mecliste kaliteli bir tartışma ortamı oluşturacaksak bunu hep birlikte yapacağız. Sesimizi yükseltmemiz değil, sözümüzü yükseltmemiz gerekiyor. Sesimizi yükseltmekle doğru söylemiş olmuyoruz.

ERHAN USTA (Samsun) - Sözümüzü yükseltiyoruz, sözümüzü!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Başkalarını, daha yüksek bir tonda konuşarak bastırmakla hiçbirimizin eline bir şey geçmiyor kusura bakmayın. Sözümüzü yükseltelim, içeriği ortaya koyalım. Bunu yapabilirsek herkes için ve ülkemiz için faydalı olur diye düşünüyorum.

Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımıza dönük hiçbir şekilde benim de tasvip etmediğim birtakım ifadeleriniz oldu. Kendisine söz veriyorum.

Buyurun.