KOMİSYON KONUŞMASI

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarımız, Varlık Fonumuzun Değerli Genel Müdürü ve müdür yardımcıları, değerli bürokratlar; ben de öncelikle sizlere hoş geldiniz diyorum, iyi bir yıl diliyorum. 2023 yılının hepimiz için iyi geçmesini diliyorum.

Şimdi, Varlık Fonu kurulduğunda kuruluş amacı olarak ülkemiz için dış borç temin edebilme amacıyla kurulduğuna dair açıklamalar yapılmıştı ve sonrasında da Türkiye Varlık Fonu Yönetim AŞ oluşturuldu. Sermaye piyasalarında araç çeşitliliği ve derinliğine katkı sağlamak, yurt içinde kamuya ait olan varlıkları ekonomiye kazandırmak, dış kaynak temin etmek, stratejik büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmek gibi amaçlarla şirketin oluşturulduğu ifade edilmişti. Şimdi, buradan Sayın Genel Müdüre sormak istiyorum: Bu amaca uygun olarak özellikle hangi dış sermayeler temin edilebildi ve Varlık Fonunun oluşturulmasıyla birlikte ülke ekonomisine artı nasıl bir değer kazandırıldığını aslında burada ortaya koymanız gerekir.

Şimdi, yurt dışından ne şekilde kaynak temin edildiğini şu an tam detaylı bilemiyoruz ancak yurt içerisinde mevcut temel değerlerimize, şirketlerimize baktığımızda, örneğin PTT'nin durumu... Burada daha öncesinde de çok konuşuldu, PTT'nin ciddi borç yükü altında olduğunu biliyoruz ve görüyoruz. Bununla ilgili, Varlık Fonu yönetimine geçtikten sonra ne değişti yani Varlık Fonu yönetimine geçmesiyle birlikte PTT'de olumlu ya da olumsuz ne değişti? Bunu öğrenmek lazım. Örneğin BOTAŞ, BOTAŞ'ın durumunu biliyoruz, zaman zaman bütçede yine borç silmeleri yaşıyoruz ve sizin fon kapsamında olmasının ne faydası var? Örneğin, bunu buradan duymak isterim.

Yine, Millî Piyango, sizin yönetiminizde olan bir şirket. Millî Piyangoyla ilgili kamuoyunda çok değişik polemikler var, bunu hepimiz biliyoruz ve belki de devletin tek resmî şans oyunları olan Millî Piyangoyla ilgili güvenilirliği başta olmak üzere çok önemli polemikler yaşandığını hep gördük. Sahibine işletme hakkı verilirken çıkartılan krediler, bu kredinin Ziraat Bankası aracılığıyla verilmiş olması, daha sonrasında tahsil süreciyle ilgili yaşanan birçok konu, gerçekten, Türkiye'nin mevcut en itibarlı şirketlerini belki de ekonomik değeri anlamında etkiler vaziyete geldi.

Kısacası, Varlık Fonuna devredilen şirketlerin, bırakın yurt dışından kaynak getirmesiyle ilgili, şu an Türkiye'deki mevcut şirketlerin değerlerine ne derecede etkisi oldu? Aslında Türk milleti bunu sizden duymak ister.

Şimdi, burada denetimle ilgili konuşuyoruz, aslında denetimin denetimini konuşuyoruz. Tabii, bu denetim çok önemli, geçtiğimiz yıllarda, denetimin denetime tabi olduğunu ifade etmiştim ben buradan. Şöyle ki: Geçtiğimiz yıllarda bakın, denetimi yapan firmalara, hiçbir faaliyeti olmayan şirket için, örneğin 2017 yılında, 9 milyona yaklaşık bir denetim gideri ödemesi yapıldığını daha önce konuşmuştuk. Hiçbir faaliyeti olmayan bir şirket için, örneğin 2 milyon 356 bin 647 TL'lik bir hukuki danışmanlık ücretinin ödendiğini biliyoruz. Yani, şimdi, denetim yapılıyor ama denetimin de denetimine gerçekten ihtiyaç olduğu ortada. Yani büyük, yüksek rakamlarla birtakım denetim ücretlerinin adına efendim "hukuki danışmanlık" da desek çok büyük paraların ödendiğini geçmiş süreçlerden biliyoruz.

Şimdi, Varlık Fonuyla ilgili, burada önemli şirketler var dedik ama siz sunumunuzun Sayın Genel Müdürüm, önemli bir kısmını İstanbul Finans Merkezine ayırmıştınız. Biz de İstanbul Finans Merkeziyle ilgili çıkarılan bir kanun nedeniyle de Komisyon üyeleri olarak gidip İstanbul Finans Merkezini hep birlikte yerinde inceledik, gördük. "İstanbul Finans Merkezi, yerli ve yabancı finansal şirketlere küresel standartlarda bir ekosisteme ve tüm dünya pazarlarına kolay erişim sunan Türkiye'nin en stratejik projelerinden biridir." diye sunumunuzda ifade ettiniz. Şimdi, İstanbul Finans Merkezi için sizin projenizde günlük çalışan ve ziyaretçi beklentisi 100 bin kişi dolayında. Örneğin, 2.100 kişilik kongre salonu bulunan bir proje, 1 milyon 300 bin metrekarelik ofisi olan bir proje ve yine 26.500 araçlık otoparkı olan bir proje. Şimdi, Sayın Genel Müdürüm, bakın, dışarıdan baktığımızda devasa bir inşaat kütlesi olarak görünen, İstanbul'a giden herkesin gördüğü ve dikkatini çeken bir proje ve inşaat şu an gözümüze çarpar. Ben size bu kadar önemsediğiniz ve hatta sizinle birlikte de sonuçta bu projeyi şekillendiren anlayışın önemsediğini ifade ettiği böyle bir proje için, şimdi, bu kadar yoğunluğun olduğu bir bölgede bu ulaşımın sağlanması, buraya erişimin sağlanması, bu bölgeye insanların rahatça gelebilmesi için nasıl bir destek sağlamaya çalıştığınızı sormak istiyorum. Örneğin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi metro kredisini sunduktan sonra, ancak bir yıl sonra kredisi onanabildi. Araçların kredisi ise hâlâ Bakanlıkta onay beklemekte. Ümraniye-Ataşehir-Göztepe metro hattına alınacak araçlar bu hattın finans merkezindeki duraktan geçecektir malum, o nedenle de bu bölgeye gelecek vatandaşlar açısından çok önemli bir proje olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum. İstanbul Finans Merkezine raylı sistem bağlantısı sağlayacak Ümraniye-Ataşehir-Göztepe metro hattında ve Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey-Bahçeşehir-Esenyurt metro hattında işletilmek üzere toplam 300 adet araç temininde kullanılacak kredinin onay süreci için Haziran 2022'de Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru yapılmış ancak Bakanlıktan hâlen bir geri dönüş alınamamıştır Sayın Genel Müdür. Yani siz burada sunumunuzda çok önemli, değerli bir projeden bahsettiniz, ülke açısından değerinden bahsettiniz ve büyük bir ziyaretçi ve çalışan nüfusun oraya geleceğinden bahsettiniz, biz de gördük ama bir gerçek var ki oraya sağlıklı bir ulaşım sağlanamazsa o projenin randımanlı çalışması söz konusu olamayacaktır. İşte, bu nedenle, İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle ilgili siyaset yapmaktan vazgeçilmeli. İşte, sizin bu projenizin de destekleneceği, sonucun doğacağı İstanbul Büyükşehir Belediyesinin kredi talepleri... Bırakın karşılıksız desteği -artık istesek de verilmiyor ama- hiç olmazsa sizin aracılığınızla...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun.

CAVİT ARI (Antalya) - ...bu kredilerin onaylanması ve bir an evvel, bitmek üzere olan İstanbul Finans Merkezi'nin de ulaşım kanallarının hızlı bir şekilde açılmasının sağlanması gerekir. Bu anlamda da size büyük bir görev düştüğünü bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Teşekkür ediyorum.