KOMİSYON KONUŞMASI

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

SALİH CORA (Trabzon) - Başkanım, Sayın Paylan az önce söylediği sözü geri alsın.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ben söyledim, geri almadı; benim söyleyeceğim artık bunun ötesinde bir şey yok.

SALİH CORA (Trabzon) - Söylediği sözü geri alsın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, bakın, bu sabah güzel bir başlangıç yapalım. Bu kadar insanımızı ilgilendiren düzenlemeler konuşuyoruz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, yaptığı hareketleri geri alırsa ben de sözümü geri alırım. El kol hareketlerine "Kalk oradan!" bilmem ne demelerine... Terbiyesizlik yaptın. "Bunlardan dolayı üzgünüm." de.

SALİH CORA (Trabzon) - Terbiyesiz sensin! Terbiyesizsin, şerefsizsin, adisin!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yuh sana! Aynen iade ediyorum. Benim terbiyem senin laflarına...

SALİH CORA (Trabzon) - Sözünü geri al diyorum terbiyesiz adam!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu sabah nasıl oldu anlamıyorum, bu kadar... Hakikaten yazık günah yani.

SALİH CORA (Trabzon) - Terbiyesiz!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Aynen iade ediyorum, aynen.

SALİH CORA (Trabzon) - Terbiyesizlik yapıyorsun! Ben nezakete davet ediyorum...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Salih Bey, yeter değerli kardeşim, yeter. Salih Bey... Güzel bir şey olmadığını, güzel bir tablo olmadığını hepiniz görüyorsunuz herhâlde. Milletvekillerine hiçbiri yakışmıyor, ne söylediğiniz sözler ne yaptığınız davranışlar, hiçbirinize yakışmıyor arkadaşlar.

SALİH CORA (Trabzon) - Böyle bir şey yok.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Olmaması gereken şeyler. Her türlü fikri ifade edeceğiz, her türlü tartışmayı yapacağız ama üslup içinde, belli bir nezaket içinde yapacağız.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ne yaptığının farkında değilsin ki!

SALİH CORA (Trabzon) - Ne yaptım, ne yaptım, söyle. Ne oldu?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - El kol var, bilmem ne var. Bu, terbiyesizlik değil mi?

SALİH CORA (Trabzon) - Hakaret mi ettim sana?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu, terbiyesizlik değil mi? "Terbiyesiz" bir hakaret mi?

SALİH CORA (Trabzon) - Terbiyesizlik senin yaptığın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ama "adi, şerefsiz" demek hakaret ve ben aynen iade ediyorum sana.

SALİH CORA (Trabzon) - Terbiyesizlik yaptın, sözünü geri alman lazım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İsterseniz farklı şeyler de bulun birbirinize hakaret edecek, onlara da devam edin. Değerli arkadaşlar, hiç yakıştıramıyorum size, hiç birinize yakıştıramıyorum, yapmayın lütfen. Milletin Meclisindeyiz.

SALİH CORA (Trabzon) - Hareketlerine dikkat et.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu milletin Meclisinin itibarını korumak hepinizin görevi.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sen ne yaptığını biliyor musun?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yapmayın değerli arkadaşlar, yapmayın böyle.

SALİH CORA (Trabzon) - Bu şekilde hareket etmek hakaret midir; bu, hakaret midir?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu, terbiyesizlik değil mi? Haddini bil, haddini bil!

SALİH CORA (Trabzon) - Değil; bu, terbiyesizlik değil.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Devam ettirecekseniz tekrar ara verelim. Ne yapmamı istiyorsunuz Salih Bey?

SALİH CORA (Trabzon) - Ama çok ayıp.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamam, söylediniz söyleyeceğinizi, daha ne söylüyorsunuz yani?

SALİH CORA (Trabzon) - Şu hareketi yapmak terbiyesizlikmiş. Bunu söyleyebilir mi bu?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değil mi? "Çık dışarı, kalk oradan!"

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Siz de başka şeyler söylediniz. Hepinizin söylediği yanlış, kusura bakmayın.

SALİH CORA (Trabzon) - Yeter ama ya! Her zaman aynısını yapıyor, provokatörlük yapıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yeter diye düşünüyorum. Daha fazla uzatırsak daha istenmeyen şeyler yaşanacak gibi görünüyor.

Sayın Paylan, lütfen usule ilişkin, dağıtmadan usule odaklanırsanız çok memnun olurum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben tamamen usul konuşuyorum Sayın Başkan.

Şimdi, değerli arkadaşlar, burada, yalnızca şeklî bir konuda bir önerim oldu Sayın Başkan. Bu önerimde de... Yani işveren temsilcileri ön sırada oturmuş, emekli temsilcimiz en arkada.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - O tartışmayı yaptık Sayın Paylan.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, şunu söyleyeceğim: Bu noktada da aslında tam da benim söylemek istediklerimi AK PARTİ Milletvekili İsmail Güneş ifade etmiş oldu. "Fabrikada işçiler patron koltuğunda mı oturuyor?" diyerek patronların önde oturması gerektiğini, işçilerin, emeklilerin arkada oturması gerektiğini ifşa etmiş oldu.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sonra açıklık getirdi, o sözü o anlamda söylemediğine açıklık getirdi.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Aslında benim söylemek istediklerimi, on dakika konuşsam anlatamayacağımı bir cümlede ifade etmiş oldu.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hayır, ben sizin şahsınıza özel, ne yaptığınızı söyledim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yani AKP, patronları ön sıraya layık görüyor; emeklileri, işçileri ve kamu emekçilerini arka sıralara layık görüyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hiç öyle bir şey yok. Açıklığa kavuşturuldu, düzeltildi.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben bunun düzeltilmesi için size tekrar öneride bulunuyorum, bunu düzeltelim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Açıklık getirdi ifadesine. Sayın Paylan, dinlemediniz mi? Açıklık getirdi sözlerine.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yani burada da kamu emekçisi, emekli temsilcilerinin sol tarafta, ön sırada oturmasını yeniden öneriyorum Sayın Başkan.

İkinci olarak, Sayın Cora dedi ki: "Kalk oradan, emekli temsilcileri otursun." Eğer izin veriyorsanız, ben bunu da size öneriyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hayır, izin veremem, izin veremem.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bir milletvekili temsilcisinin önerisidir. Bakın...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Olabilir, herkes her şeyi önerebilir.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - El kol hareketleri yaparak "Kalk oradan." dedi. Eğer buna izin veriyorsanız...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Veremiyorum, kusura bakmayın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - ...ben koltuğumdan kalkarım, emekli temsilcisine de işçi temsilcisine de kamu emekçisi temsilcisine de...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Burada yasama faaliyet yapıyoruz, şaka yapmıyoruz, oyun oynamıyoruz değerli arkadaşlar, lütfen yani...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır ama önerisidir bir milletvekilinin.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Katılmıyorum, hayır, katılmıyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, ben de söylüyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamam, buyurun.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Kalk oradan." dediği için, Sayın Başkan, bunu da önermiş olayım.

Üçüncü olarak söyleyeceğim Sayın Başkan: Şimdi, Sayın Cumhurbaşkanı... Biliyorsunuz, Anayasa'da sınırları var yani yürütmenin yetki sınırları var. Enflasyon düşük gösteriliyor ve 2'nci altı ayda kamu emekçilerine ve emeklilere verilebilecek zam yüzde 15-16 gibi çıkıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Usule ilişkin konuşuyoruz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Usule ilişkin konuşuyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hiç usule ilişkin değil, rica ediyorum. Ya, yapmayın.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başkan, müsaade edin, bitireyim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Genelini gün boyunca konuşacaksınız, bunları söyleyeceksiniz. Neresi usul bunun yani?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ne diyeceğimi bilmiyorsunuz ki.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun, söyleyin, peki.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Şimdi, Sayın Cumhurbaşkanı, bunun üzerine "Efendim, ben kamu emekçisi maaşına yüzde 25 zam yapıyorum." dedi, bunu ilan etti ama böyle bir yetkisi yok. Bu yetki kimin? Yasayla Türkiye Büyük Millet Meclisinin. Yetmedi, bir gün sonra dedi ki: "Ben yüzde 30 yapıyorum." Yetmedi "En düşük emekli maaşını 5.500 lira yapıyorum." dedi. Sayın Başkan, bu yetkiler kimindi, size bu soruyu soruyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki, ona cevap vereceğim, tamam.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu yetki Türkiye Büyük Millet Meclisinin ki bugün bu yasa teklifi buraya geldi, öyle değil mi? Ama saraydan çıkan emre göre bu geldi. Biz de diyoruz ki: Düşük gösterilen enflasyona karşı emeklinin, kamu emekçisinin, işçinin hakkını korumak için gerçek enflasyona göre düzenleme yapmak gerekir. Bunun için de etkin bir çalışma yapmamız gerekir Sayın Başkan ve Cumhurbaşkanının yetkisinde olmayan bir konuda "Böyle olacak." demesini doğru bulmuyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Buna ancak şunu söyleyebilir Cumhurbaşkanı: "Ben böyle düşünüyorum. Bu konuyu görüşmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine bu öneriyi sunmak istiyorum." diyebilir. Onu dahi diyemez çünkü "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin imzasıyla ancak bu teklif verilebilir." diye kendisi ilan etmişti ama Cumhurbaşkanı "Böyle olacak." dediği zaman Türkiye Büyük Millet Meclisinin yetkisini gasbetmiş oluyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Diğer bir konu Sayın Başkan, son olarak söyleyeceğim: Sayın Başkan, bugün bir konu daha var; EYT konusunda biliyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanı "Yılbaşına kadar çözülecek." dedi, öyle değil mi? Ama bakın, yılbaşı geçti, bugün Ocağın 9'u, EYT'yle ilgili düzenleme hâlâ yapılmadı, milyonlarca emekli EYT düzenlemesini bekliyor. Dün AKP Grup Başkan Vekili Bülent Turan dedi ki: "Martta yürürlüğe girecek."

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yalnız bu, usulümüze ilişkin bir konu değil, rica ediyorum...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tam da usulle ilişkin.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Neyin usulüne, nasıl ilişkin?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Yılbaşına kadar çözülecek." denilen bir konuda...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Komisyonumuzun çalışma usulü mü bu?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ama yasa teklifleri var bakın, ben şunu söyleyeceğim: Bizim yasa teklifimiz var bu konuda.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bunu da beraber gündeme alın diyoruz.

Bir de Kredi ve Yurtlar Kurumuyla ilgili, gecikme zamlarıyla ilgili de düzenlemenin çözüleceğine dair beyan var, bu konuda da derhâl çözüleceği söylendi. Neden bu torba yasada yok? Kredi ve Yurtlar Kurumuyla ilgili de yasa teklifim var Başkanlığınıza sunduğum. Bunu da beraber gündeme almanızı öneriyorum, Kredi ve Yurtlar Kurumundaki gecikme zammı konusunun çözülmesi için yasa teklifim Başkanlığınızda, sizin elinizde. Bunu birlikte gündeme alın diye öneriyorum Sayın Başkanım.