KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri, değerli bürokrat arkadaşlarım, bu saate kadar sabreden kıymetli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii -az önce arkadaşların da söylediği gibi- faaliyet alanı aslında geniş bir Bakanlık ama baştan söyleyelim böyle bir hilkat garibesi olarak doğduğu için de maalesef arada böyle kaynayıp giden şeyler oluyor. O da Sayın Bakan yeni geldi, "Ben de geldim, bana söylemeyin." diyecek ama Hükûmetin bir bakanı olarak hayırlı olsun dedikten sonra arka arkaya olması gerekenleri söyleyeceğiz. Çünkü burada tam kasım ayında da ona benzer bir haber çıktı ve kaldı. Bu bakanlıklar yapılırken oldu, Sayın Temizel haklı olarak bazı eleştiriler getirdi ama sakat doğum olunca ondan sonra onun tedavisi biraz zor oluyor, mecburen çocuğu kucağımızda taşıyıp veya sakat arabasıyla orada burada gezdiriyoruz; bunun başka yolu yok. Yani "Ticaret" var adında, başında "Gümrük" var. Ben daha önce de söyledim, size de söyleyeyim... İngilizcesine ne diyorsunuz bu Bakanlığın arkadaşlar buradadır.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Customs and Traditions.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Customs and Trade mi diyorlar? Ona baktığın zaman ben İngilizce okuyan birisi olsam bunu hiçbir zaman "domestic trade" olarak algılamam yani "trade" deyince. Yani, baktığınız zaman hiç kimse dışarıdan gümrükle beraber okunan ticaretin hiçbir zaman iç ticaret olduğunu düşünmez. Normal şartlarda olması gereken de odur, doğrusu da odur. "Gümrük ve ticaret" dediğimiz bugün işte aslında Ekonomi olan adı Bakanlığın içerisindeki birimlerin gümrükle beraber olmasıdır. Doğru olan iç ve dış ticaretin tek bakanlıkta olmasıdır, gümrüğün de orada olmasıdır. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizim de önerimiz Sanayi ve Ticaret Bakanlığının o şekliyle güçlü olması, hem sanayinin hem de iç dış ticaretiyle beraber olması, gümrüğün de orada olmasıdır. Ama o anda şahsa göre bakanlıklar oluşturulduğu için maalesef "Hayati Bey'e de öyle verelim, ona da bir şey yapalım." deyince kaldı. Zafer Çağlayan o zaman Sanayideydi "Ben bu tarafı istiyorum." dedi, o orayı istiyorum derken böyle bir yapı oldu; bunu yeniden düzeltmek lazım. Sadece sizin Bakanlığınızda değil, güçlü bir Ekonomi Bakanlığında kurumun biri orada, biri Başbakan Yardımcılığında, biri başka bir yerde; bu biraz dağınıklık oluyor, sonra ekonomi koordinasyon kurullarında bile koordinasyon sağlanamıyor; sorun burada. Onun için önce bunu bir kabul etmemiz lazım, sonrasında da sorunun çözümüne ilişkin hususlara geçmemiz lazım. Bunun içinde tabii teftişle ilgili konular var, diğer şeyler var. Sayıştayla ilgili her seferinde söylüyoruz, size de geçen sefer yapılan uyarılar var; önce hızlıca onları söyleyeyim çünkü bu demin söylediğimiz ticaretle ilgili kısmı var.

Evet, yani bir taraftan AVM ekonomisini teşvik ediyorsunuz, ediyorsunuz derken size değil Hükûmet olarak söylüyorum; yani, sizin de göreviniz esnafı bir taraftan korumak her ne kadar orayı çok fazla konuşacak zaman kalmadıysa kısa kısa onlara da değineceğim. Maalesef onlar arada kaynıyor ama beri taraftan sizi yine gümrükle ilgili ilgilendiren tarafında da Sayıştay raporunda teşvik belgeleriyle ilgili değerlendirmeler var; maalesef, bu beyannameler zaman aşımıyla da ilgili olduğu için, kapatılan teşvik belgeleriyle ilgili sistemin işlemediği ve hâlâ iptal edilen bu teşvik belgelerinin düzenlenen beyannamelerde eksiklik olduğunu -ayrıntısını söylemiyorum arkadaşlar biliyordur- sonuç olarak da aynı anda tabii Ekonomi Bakanlığı kapattıktan sonra siz "Yapıyoruz." falan diyeceksiniz de nihai olarak size geliyor kapatma işlemi. Onun için de bir sistem kurulması gerektiği söyleniyor ama bir taraftan GÜVAS'ınız var, öbür taraftan "Onun içinde yok." diyor arkadaşlar. BİLGE miydi öbür sistem de?

Şimdi yani bir şeylerde eksiklik var, veri paylaşımında. "Bilgi çağına geldik." diyoruz, işte dijital biyometrik kimlikler, bilmem ne onları konuşuyoruz, bilgi güvenliği konuşuyoruz ama arada bunlar maalesef, birçok kurumda sadece sizde değil verilerin eksikliğinden, paylaşılamamasından veya girilememesinden, öbür kuruma intikal etmemesinden doğan hususlar. Her ne kadar ayrıntısını Sayıştay bize vermese de onlara da sitemimizi söyleyelim, her seferinde sayı veriyorlar, burada da liste var, bu teşvik belgelerindeki yatırım indiriminin tutarı ne, gümrük vergisi indiriminin tutarı ne? Vazgeçilen şey de işte "120 tane örnekleme yaptık." diyor. Diyorum ki o zaman ne kadarlık bir vergi şeyimiz var yani iptal edilmeyen? Onu da söylemiyorlar. Bu arada onlara da tekrar iletmiş olalım.

Yine arkasında dahilde işleme rejimiyle ilgili -yine orada da belgelerle ilgili şeyler var- müeyyide uygulanıp uygulanmadığına dair bazı çalışmalar var. Şimdi, aynı şekilde farklı farklı bilgiler var, kısmen olanlar var diyor, hiç olmayanlar var, olup kayda girmeyenler var. Demek ki bayağı bir eksiğimiz var yani üç dört ana başlıkta söylemiş.

Yine burada da söylüyorum, bir de Sayıştayda vardır tabii de bize kuşa çevirirken bunu yazmıyorlar yani arkadaşlarımız "kamu zararı" diyor, tamam, o kesinleşmesin ama potansiyel olarak tespit ettiğiniz usulsüzlük ya da hukuksuzluk ne kadar, kapatılması gerektiği hâlde kapatılmayan, devletin buradan uğradığı kaybın potansiyeli nedir? Bize onu söylemesi lazım Meclis olarak, maalesef göremiyoruz yani.

Bakın, burada her şeyi vermişsiniz, mutlaka onlar da vardır çünkü liste var, kaç tanesinin kısmen, kaç tanesinin bilmem ne kapatıldı diye bir sürü ekler var, onları koymuşlar ama onlarda bir türlü miktar olmuyor yani belgenin niteliği oluyor, resen mi olmuş, kısmen mi olmuş, iptal nedenleri var, hepsi var ama bakıyoruz, bakıyoruz şey gelmiyor. Yani bu hususların düzeltilmesi lazım ki daha rahat bir şekilde bunlara önümüzdeki yıllarda gerek kalmadan... Sayıştay denetimi de düzgün yapılsın, siz de neyin ne olduğunu görün. O zaman biz de demeyelim ki... Kardeşim kiminkini iptal etmiyorsunuz, neden zaman aşımına uğratıyorsunuz diye sorarız o zaman çünkü biz sistemdeki aksaklık, eksiklik giderilmezse kasten mi var deriz.

Şimdi, adam gelmiş -buradaki haberlere bakınca demin arkadaşlarımız başka gümrüklerden bahsediyordu- ama maalesef gümrükteki şeyi alıp bütün her şeyiyle beraber Doğubeyazıt Sınır Kapısı'nda tamamını çalıp gitmişler. Gümrük memurlarımız taciz edildi, kaçırıldı, oralarda çalışma imkânları yok edildi. Bilgisayarla beraber götürüyor. Şimdi biz ne bilelim, orada ne gitti, o gümrükten kimler mal getiriyordu, beyanlarda değişiklik yapıldı mı, depolardaki bildirimler nereye gitti, onların "back up"ı var mı, merkezi de var mı? Şimdi, sistemde eğer... Yok yani aklımıza o zaman her şey geliyor. Ha, onların can güvenliği ayrı, oradaki terör olayları, gümrük çalışanlarının mağduriyeti ayrı ama kayıp olduğu zaman komple bir şeyler oluyor. Yani onun için bu konulardaki eksiklikleri gidermek lazım.

Ben birkaç tane daha şey söyleyeceğim ama unutmadan Rekabet Kurumuna da hazır elimdeyken bir soru sorayım. Başkan burada.

Üye sayısı 7, değil mi sizde?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - 7.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Web sitesine baktım 6 duruyor hâlâ. O 7'nci üye hâlâ olmadı mı ekimde Danıştaydan, Yargıtaydan...

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Görev süresi dolmuştu, henüz ataması yapılmadı.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, niye sordum? Size doğrudan sorayım o zaman da Danıştayda seçilen üyeyle ilgili. Bir buçuk yıllık 2 tane avukatın seçildiği, birine karar veriliyor, onunla ilgili bir itiraz mı var, 7'nci üye onlardan birisi miydi?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - O haber doğru değil.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, bir seçim oldu mu Danıştay kontenjanından?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Seçildi.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Boş olan kontenjan, Danıştaydan olan eski üyemiz dolmuştu herhâlde haziranda, temmuzda falan değil mi?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Danıştaydan gelecek üye.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Orası boş mu?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Boş şu an.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Danıştay henüz size bildirmedi, değil mi?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Danıştay bize bildirmiyor, Bakanlar Kurulu...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yok, yok yani size dediğim, hani seçip 2 tane aday bildiriyor ya, birisine...

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Seçim tamamlandı.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Tamamlandı mı, aday belli mi?

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Evet.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani o üye burada var mı? Ben onu göremedim, onun için diyorum. Eksik olan o.

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Hayır, hayır, ataması yapılmadı.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ataması yapılmadı.

Kim geliyor peki?

BAŞKAN - 2 kişi varmış zaten, 2 kişiden 1 tanesi.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, hayır, atama belli olduğu zaman...

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Danıştay Genel Kurulu 2 isim seçiyor, Yargıtayda olduğu gibi. Genel kurulun seçtiği 2 isim Bakanlar Kuruluna...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Tamam, Bakanlar Kurulundan daha çıkmadı mı, onu soruyorum.

REKABET KURUMU BAŞKANI PROF. DR. ÖMER TORLAK - Bakanlar Kurulundan çıkıp çıkmadığını bilmiyorum.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ha, daha bilmiyorsunuz. Nasıl bilmezsiniz Başkanım, çıktıysa size zaten 1 üye gelecek. Ben de bilmiyorum da onun için soruyorum yani çıkmadıysa... Zaten çıksa size bildirmeleri lazım.

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Bakanlar Kurulundan çıkmadı.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bence de yani çıksa herhâlde Sayın Bakanın haberi olur, imza attırırlar en azından.

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Haberimiz olur.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani toplantıda olmasa da bir imza atarsınız Sayın Bakanım, haberiniz olur.

Yok, şimdi, bu gibi şeyler diğer üst kurullarda da daha önce yaşadığımız şeyler. Ben, gündüz sizden önce Sayın Ulaştırma Bakanına çok daha ağırını söyledim, TÜRKSAT'ın, Turkcell'in yönetim kurulu üyelerine baktık, bütün siyasileri oraya doldurmuşsunuz. Buralar teknik kurullar yani BDDK'da da aynısı. Zaman zaman, evet, nitelikli arkadaşlar olabilir ama o süreç... Niye koyuyor kanun koyucu? "Şu kadar şu alanda eğitim almış olsun, şu kadar tecrübesi olsun." diyor. Öyle birini bulun. Yani onun için bu gibi şeyler hemen kafamızda soru işaretleri yaratıyor. Turkcell gibi dünya devi bir şirkete getirmiş arkadaşlarımız hiç alakası olmayan... 2 kişinin alakası var konuyla, ötekilerinin hepsi siyasi.

O nedenle aklımıza geldi Başkanım, soruyu görünce de soruyoruz. Zaten önce soruyoruz ki doğrudan suçlamada bulunmayalım diye. Neden? Çünkü Rekabet Kurumu, o anlamda, bütün kurulları ve sektörleri kesen, ekonominin sağlıklı işlemesini sağlayacak olan, diğer unsurları da karşılayacak olan kendine göre görevi var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Günal, toparlayın lütfen.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ama Rekabet Kurumu ise bütün hepsinin üzerinde, genel anlamda, SPK'ya tabi olanları da BDDK'ya tabi olanları da diğer anonim şirketlerin hepsini denetlemesi ve bu konulardaki düzenlemeyi yapması gereken kurum olduğu için o konularda hassasız.

Başkanım, toparlayacağım ama şimdi burada esnafla ilgili de bazı şeyler vardı. Onları da hızlıca Sayın Bakana ileteyim. Çünkü bizim de MHP olarak onlarla birtakım çalışmalarımız oldu ve buraya geldikleri zaman da iletiyorlar. Özellikle yeni kurulacak iş yerleriyle ilgili, esnafımızla ilgili seçim beyannamesinde biz de vadetmiştik. O gibi şeyler ortak olduğu zaman buradan da hızlıca çıkarıyoruz. En az beş yıllık bir şey sonrasında bunların yani vergiden muafiyetleriyle ilgili... Çünkü birçok yere işte bakın, koca koca iş adamlarının teşviklerinde bir sürü aksama oluyor, teşvik belgesi kapatılmıyor veya dâhilde işleme rejime ilişkin beyannameler geç kalıyor ama esnafa küçücük bir şey oldu mu vallahi SGK da kafasına çöküyor, maliye de kafasına çöküyor çünkü gariban buluyorlar ya, ötekiler gibi size ulaşamıyorlar. Yani bir yerden, bir yerden gelmediği için küçücük bir tane bir şey çıktığı zaman hapı yuttu. Bununla ilgili de birçok hem finansman konusunda talepleri var hem yeni kurulacak yerlerle ilgili talepleri var, mesleki belgelerle ilgili -bazılarında kanunen çözülmüş olmakla beraber- uygulamada sıkıntılar var -yani bazıları çözülmüş gibi ama uygulamada devam ediyor- eğitimleriyle ilgili sıkıntıları var. Bir de onlar aslında bir esnaf garanti fonu gibi bir şey istiyorlar ama belki İşsizlik Sigortası Fonu'ndan esnaflarla ilgili de BAĞ-KUR'lu olarak belki görülüyor, onlar da kaldığı zaman ayrı bir düzenleme yapılabilir mi bilmiyoruz. Onların da bu tarz bir şeyi, TESK Başkanının da size ilettiğini biliyorum. Dolayısıyla özet olarak onları da söylemiş olayım.

Tam buraya gelmişken baktım, gündüz söyledim ama Abdulkadir yok yine, belki uğrar buralara diye...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Günal, toparlayın lütfen.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Başkanım, şimdi Sayın Bakana da onu söyleyelim.

Önceki gün gazetede bir şey okudum, ondan aklıma geldi Sayın Bakanım. Bugün de Polatlı'da zamlarla ilgili, Sayın Binali Yıldırım'a sorduk yani MHP'li belediye seçildi diye ondan mı yapıyorsunuz diye üç sefer, dört sefer 3 misli zam yapmışlar yani Polatlı 88 kilometre, öbürünün yarısı kadar, diğeri 3 misli mesafede, onlara yüzde 9 zam gelmiş.

Şimdi, Abdulkadir Bey Yozgat'ta tabii. Orada da ilçe kooperatiflerden birisi MHP'den aday olmak gibi bir hataya düşmüş. Dolayısıyla adamın bir türlü kredisi Halk Bankasından hiçbir eksiği olmamasına rağmen verilmiyormuş. Şimdi, bu gibi şeylerde -küçük zaten bunlar, ilçeler, biliyorsunuz- daha duyarlı olmak lazım. O parti, bu parti değil, esnafımız geliyor, her yerden aday olabiliyor. Bunların yazılması bile, bana göre aslında aklımızdan geçmesi bile çok yanlış şey ama demek ki bir şeyler oluyor ki kalkıp Başbakana kadar Sayın Başkan yazı yazmış. Bilmiyorum görürsem Abdulkadir Başkana kendim soracağım ama göremedim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Günal, son cümlenizi alayım.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Toparladım zaten.

Şimdi size sormuş olayım: Hakikaten küçük esnafımızın desteklenmesi her yönden, bu Ahilik kültürünün, geçmişten bugüne lonca kültürünün taşınmasında, Türk kültürünün oluşumunda önemli bir yeri olan kurum. O anlamda da biraz daha desteklenmesi, bu AVM furyasının arasında onlara da bu desteğin sağlanması gerektiğini düşünüyoruz.

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Günal.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bu kapsamda bütçenizin hayırlı olmasını diliyoruz. Sadece sizin değil, dahilde işleme rejimi aynı zamanda Ekonomi Bakanlığıyla beraber de etkin bir şekilde olması için defalarca konuştuk, bir eylem planında yine var ama maalesef eyleme geçemediğimiz için kaldı. Öyle bir şeyin de bir an önce burada yapılması gerektiğini, Milliyetçi Hareket Partisi olarak da bu konudaki yapıcı çalışmalara destek olacağımızı bir kez daha tekrarlıyor, hayırlı olmasını diliyorum.