KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET KAMİL EROZAN (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben hukukçu değilim, avukat da değilim ama şeytanın avukatlığını yapacağım.

Biraz evvel Yılmaz Tunç Bey'in yaptığı konuşmayı herkes bir kere daha okusun; sadece Yılmaz Tunç Bey'in söylediklerini değil, satır aralarını da okuyun çünkü Yılmaz Tunç Bey bize kopya verdi, yolu çizdi. Şunu söyleyeyim: Şu anda yaptığımız tartışma iktidar açısından bir amaç değil, bir araçtır. Bir yere mi götürmek istiyorsunuz? Bunun yazılacak metinlerle hiçbir alakası yok. Ne sizin yaptığınız önerinin ne bizim karşı önerimizin anlamı yok. Siz bizi başka bir yere çekmeye çalışıyorsunuz. Bu bir siyasi oyun, samimi değilsiniz; hedefiniz 14 Mayıs günü 2 sandık değil, 3 sandık. Takla atacaksınız, ne yapacaksanız yapacaksınız, o 3'üncü sandığı getireceksiniz, başka bir önceliğiniz yoktur sizin. Nereden buraya geliyorum, onu da söyleyeyim: Macaristan'da Orban var biliyorsunuz, aynı ruh hâline sahip, son 2 seçimde de birer tane referandum sandığı ekledi 1'inci ve 2'nci sandığı kazanabilmek için, aynı yoldasınız. Sonunda ben ne olacağını söyleyeyim size.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Bozun o zaman. Kabul edin.

AHMET KAMİL EROZAN (Bursa) - Biz karşı teklifimizi getiririz ama buradan ne çıkarsa çıksın, Yılmaz Tunç Bey "Oylama gizli olacak." dedi, siz 360'ı geçeceksiniz ama 400'e gelmeyecek şekilde oy kullanacaksınız.

RECEP ÖZEL (Isparta) - 400'ü geçsin, oy kullanın siz de.

AHMET KAMİL EROZAN (Bursa) - Ben söylüyorum size, ben size söylüyorum şeytanın avukatı olarak. O gün geldiğinde inşallah bana "Yanıldın." dersiniz.

Teşekkür ederim.