| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Aydın Milletvekili Mustafa Savaş ve 71 Milletvekilinin; Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4892) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 23 .01.2023 |
CAVİT ARI (Antalya) - Değerli arkadaşlar, şimdi, ülkede bir konut ihtiyacı olduğu çok açık; bunu kabul ediyoruz. Gençlerimiz başta olmak üzere, orta gelir seviyesinde olan vatandaşlarımız, eskiden emekliler "Emekli olayım da bir daire alayım." derken bugün artık bunun mucize olduğu dönemleri yaşadığımız gerçek. Ancak bunun yanında da son dönemde, özellikle ekonomideki olumsuz koşullarla birlikte dairelerin rakamları çok yükseldi; 2 kat, 3 kat yükselen fiyatlar olduğunu da görüyoruz. Kiralar ayrıca uçtu; bugün, örneğin, Antalya'da en uzak mevkilerde 5 bin liranın altında kiralık daire kalmadığını, şehir merkezlerinde de özellikle de bu yaz sürecinde 60, 70 bin liraya kadar çıkan rakamlar olduğunu da görüyoruz. Bu ihtiyaçların karşılanması hepimizin ortak fikri. Biz de orta gelirli vatandaşlarımızın konut sahibi olmalarını destekliyoruz ve sonuna kadar da desteklemeye devam edeceğiz. Ancak biz burada -ihtiyaç sahibi olan vatandaşlarımızın da iradeleri- özellikle de seçim sürecinin yaklaştığı bugünlerde, bu şekilde, seçim yaklaşınca akla gelen projeler değil de inşallah seçimden sonra ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın sorunlarını giderecek çalışmalar yapacağımızı buradan ifade etmek istiyorum ve sizlere soruyorum; Sayın Vekilim ve Değerli Bakan Yardımcılarına soruyorum: Geçtiğimiz süreçte TOKİ tarafından işte 500 bin konut yapımıyla ilgili bir çalışma başlattığınızı ifade ederek gençlerin, şehit yakınlarının, gazilerin, emeklilerin 500 TL'lerini topladınız ve bir taraftan da kuralar çekiliyor. Örneğin, Antalya'da önceki gün başlayan kuralar devam ediyor. Ben buradan size önce şunu sormak istiyorum: Antalya'da yapılacak olan -şehir merkezinde 5 bin konut diye biliyorum ve ilçeler- bu konutların yapılacak olduğu taşınmazlar belli mi? Ada ve parsel olarak sizden ben bu taşınmazları istiyorum. Eğer ki siz kuralarını önceki gün ve bugünlerde -ayın 28'ine kadar- çekmeye devam edecekseniz eğer bu taşınmazların hangi taşınmazlar olduğunu herhâlde tespit etmişsinizdir diye düşünüyorum. Bu nedenle de ada parsel olarak Antalya'da hangi taşımazlar olduğunu öğrenelim.
İkincisi: Yapacak olduğunuz -sözde yapacak olduğunuz- bu projeler belli mi? Projeleri nerede görebiliriz? Ben de ilim Milletvekili olarak merak ediyorum. Yani hangi proje, 2 artı 1 nasıl, 3 artı 1 nasıl diye. Çizilmiş bir proje, onaylanmış proje var mı onları da görelim.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, biz müteahhitlerin daire satmasına karşı değiliz, müteahhitlerin ekonomik koşullarının iyi olmasına karşı değiliz, tam tersi, ülkemiz gerçekleri açısından bakarsak da inşaat sektörü lokomotif sektörlerden biridir ve bu anlamda da sektörel olarak desteklenmesini biz de destekliyoruz yani bir sakıncası yok. Ancak, sadece müteahhit üzerinde duran konut bu kapsama alınırsa, sadece müteahhidin yapmış olduğu inşaat hâlihazırda satışı yapılmamış ve bundan sonra yapacak olduğu daireler eğer bu kapsama alınırsa konutların yani yeni yapılacak olan konutların ucuzlaması mümkün değil. Bakın, burada yanılıyorsunuz, bu konutlar ucuzlamaz, tam tersi pahalanır. Çünkü rakamlar ortada bir taraftan, her geçen gün pahalanıyor bir taraftan. Sadece müteahhidin elinde olan daireleri siz böyle kampanyaya dâhil eder de serbest rekabet içerisinde diğer vatandaşların dairelerini bu kapsama almazsanız haksız rekabet oluşacaktır ve de bir anlamda süreçte tekelleşme gelişecek ve artık bu kampanyaya uygun koşulları olan daire sahipleri rakamlarını yükseltecektir. Yani böylelikle zaten vatandaşımız dairelere zor ulaşmakta, zor konut sahibi olmakta, bu uygulama daha da zorlaştıracaktır. Yani bu yöntem çare değildir, bu yöntem tam tersi, fiyatları yükselten bir yöntemdir. O nedenle, burada düzenleme yapmakta fayda var.
Bizim önerimiz, öncelikle buradaki yöntemin değiştirilerek sizin yapmaya çalıştığınız gibi, müteahhitlerin desteklenmesi, sadece müteahhitlerin desteklenmesi değil, aynı zamanda alıcıya daha geniş seçme hakkı tanınarak alıcıya destekleme yapılması gerekir. Siz, müteahhit üzerinden alıcıya destekleme yapmaya çalıştığınızı ifade etmeye çalışıyorsunuz, aslında öyle değil, burada alıcının, yani durumu zayıf olan alıcının desteklenmesi gerekir. Şimdi, görüyoruz ki inşaatını bitirememiş müteahhidlerin veya elinde çok sayıda daire kalmış... Örneğin, Ankara'da da var ama şimdi burada şirket ismini ve elinde kalan daireleri ve bu proje söylentileri başlar başlamaz 0,69 kampanyasıyla sayfalarında reklamlar veren bir şirketin satamadığı daireleri bu kapsama alıp da gösterdiğini ben ilanlarda gördüm yani burada isim vermek çok doğru değil. Yani burada, siz, müteahhitlerin elinde kalan, satamadığı daireleri bu kapsama alarak bir anlamda vatandaşı bunları almaya zorlar vaziyettesiniz. Yani sonuç itibarıyla, aslında vatandaştan, durumu zayıf olan kişiden yana değil, yine büyük şirketlerden yana tavır aldığınızı bir kez daha görüyoruz. Bakın, geçtiğimiz günlerde varlık yönetim şirketleri burada desteklenmişti. Nasıl desteklendi? "Efendim -sözde, vatandaşlar hakkında yapılan- 900 bin civarında olan dosyalardaki 2.500 TL'ye kadar olan tahsil edilememiş borcu siliyoruz." diye. Bu Komisyonda bir düzenleme kabul edildi -o gün de söyledim, Genel Kurulda da söyledim- aslında orada desteklenen vatandaş değildi, borcunu ödeyemeyen vatandaş değildi. Zaten -tahsil edilememiş, dosyası kapansa da- aslında yüzde 50'lik bir rakam, 420 milyon civarında bir rakam, bakın, şirketlere aktarıldı; devlete, millete, hazineye, hepimize ait olan o para varlık yönetim şirketlerine aktarıldı buradan. İşte şimdi de bu kaynaklar bir anlamda müteahhitlere destek olarak kullanılmakta.
Şunu da ifade edeyim: Biraz önce söylediğim gibi, biz müteahhide karşı değiliz; efendim, kesinlikle onların da işlerinin doğru gitmesinden yanayız ama bunu yaparken de vatandaşlarımızın hakkının, hukukunun korunmasında da fayda olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bunun yanı sıra, bakın, kamu bankalarının kaynakları, kamu kaynakları siyasi malzeme hâline dönüştürüldü. Bugün kamu bankalarına aktarılan paralar hepimizin parası; bunu siyasi malzeme hâline getirdiniz, bu çok doğru değil. Bu bankalar sizin siyaset mekanizmanızı geliştirmek için kullanılan bankalar olmamalı.
Bakın, buradan yine şunu söylemek istiyorum: Bu projelerin detayı nedir? Bu projelerin ödemeleri sabit mi olacak? Örneğin, bu konuda bir açıklama yapılmadı. Diğer kampanyada yıldan yıla enflasyon oranlarında artış vardı, bunda bir artış olacak mı? Ödemeler sabit mi? Yıllara göre artış olacak mı? Diğer hususların da netleşmesinde fayda var.
Ve son olarak şunu söylemek istiyorum: Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, burada mağdur olan kesimleri veya ihtiyaç sahibi olan kesimleri ev sahibi, konut sahibi yapmak için uğraşıyoruz bir taraftan ama bir taraftan da 50 bine yakın "Evim mağdurları" olarak geçen bizim vatandaşlarımız var. Geçtiğimiz süreçte yine bu Komisyonda bir kanun teklifi görüşüldü, Genel Kuruldan da geçti. O zaman da söyledik, "Evim mağdurları"nın mağduriyeti bu kanun teklifiyle çözülmeyecek; tam tersi, mağduriyet artacak diye söyledik; bugün bizim söylediğimiz ortaya çıkmıştır, "Evim mağdurları" bir kez daha mağdur olmuş durumdadır. Eğer biz, vatandaşımız konut sahibi olsun diyorsak konut sahibi olmak için mağdur edilmiş bu şahısların da hakkı, hukuku korunmalı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamamlayın Sayın Arı.
CAVİT ARI (Antalya) - ...onların da ev sahibi olabilmeleri için kendilerine gerekli destekler yeniden sağlanmalı ve özellikle de yüzde 80 katılım payı olarak verdikleri bedellerle ilgili konular yeniden gözden geçirilmeli ve onların mağduriyeti önlenmelidir. Ancak o zaman, böylelikle vatandaşların konut sahibi olabilmelerinin yolunu da açmış oluruz diyorum, şimdilik teşekkür ediyorum.