CAVİT ARI (Antalya) - Şimdi, Sayın Başkanım, "Türkiye Tek Yürek" sloganıyla bir kampanya başlatıldı demiştim biraz önce, sözlerim kesildiği için yarım kaldı. Tekrar soruyorum: Ziraat Bankası tarafından 20 milyar, Vakıfbank tarafından 12 milyar, Halkbank tarafından 7 milyar bağış yapılması sadece bir şov mudur, yoksa zaten kamuya ait olan bu kaynakların kamu tarafından her zaman kullanılması mümkünken böyle bir işleme neden gerek görülmüştür? Yasal mıdır? Bunları sormak gerekiyor. Bakın, bu kampanyada en önemli desteklerden birini İş Bankası verdi. İş Bankası, bölgede özellikle vefat eden şahısların borçlarını sildi. Bakın, değerli arkadaşlar, borçlarını sildi eğer destek yapılacaksa bu şekilde yapılmalı. Kamunun kaynağını bir cepten alıp öbür cebe verirken yapılan görüntü şova dönüştürülmemeliydi; benim anlayışım bu.

Öte taraftan, bakın, burada depremle ilgili ne konuşuldu? Özellikle, zeminin sağlamlığı, doğru zemin, doğru alan tespiti hâlinde depremden daha az etkilenildiğini burada hem jeoloji mühendisi olan arkadaşımızın söylediği gibi birçok değerlendirmelerde de bunu okuyoruz. Hâlihazırda bir tarafta enkaz yığınları duruyor, toplayamamışsınız, bazı ölen vatandaşların daha kimlikleri tespit edilememiş, bir ay geçmiş. Bir taraftan, iki üç gün önce yarım cesetler bu enkazlardan çıkıyor ama bir taraftan da seçime dönük bunu siyaset malzemesi yapmaya devam ediyorsunuz. Efendim, işte "İnşaat yapımına başlıyoruz." gibi görüntülerle buradan bile siyaset çıkarmaya çalışıyorsunuz. Evet, bir an evvel yaralar sarılmalı, evler yapılmalı; doğrudur ama yarın bir başka felakete yol açacak şekilde olmadan, doğru tespitlerle, doğru çalışmalarla, bilimi kullanarak tespit edilecek yerlerde yapılmalı. İnşallah, önümüzdeki çok kısa bir süre sonra bu yaraları iktidar olarak biz saracağız ve yeniden başka felaketlere yol açmayacak şekilde, bilimi kullanarak doğru yerlere, doğru binaların yapılmasıyla vatandaşımızın tekrar benzer bir mağduriyet yaşamasının önüne geçeceğiz.

Şimdilik söyleyeceklerim bunlar.