| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | İstanbul Milletvekili İffet Polat ve 203 Milletvekilinin, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4989) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 14 .03.2023 |
AHMET AKIN (Balıkesir) - Teşekkür ederim.
Çok Değerli Başkanım, değerli milletvekillerimiz, Değerli Bakan Yardımcılarımız, çok değerli bürokrat arkadaşlar; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Aynı konulara girmemeye çalışacağım, kısa tutmaya çalışacağız inşallah. En başta söz verdiğiniz için Sayın Başkanım, teşekkür ederim.
Sayın Başkanım, ben de izninizle kaybettiğimiz bütün canlara Allah'tan rahmet diliyorum, mekânları cennet olsun. Acımız büyük, acı tüm milletimizin acısı ve bu acıyı da 85 milyon vatandaş olarak paylaşıyoruz. Allah herkese yardım etsin.
Tabii, buradaki diğer konulardan arkadaşlarım bahsetti, tekrar aynı konulara girmek istemiyorum.
Şimdi, çok enteresan bir nokta var Sayın Bakan Yardımcıları, Değerli Başkanlarım. Şimdi yani seçime iki ay var -arkadaşlarım söyledi, burada söylemeyecektim onu- ancak seçime iki ay kala, hakikaten giderayak 24 maddelik kanun teklifini, farklı 9 kanundaki hükümleri değiştirmenin ne olduğu pek anlamsız olarak ortaya çıkıyor ve baktığınız zaman AK PARTİ İktidarının maalesef liyakatsiz tavırları yani sonuçları diyeyim -kimseyi zan altında bırakmayayım- sonuçları ülkeyi, vatandaşı zor durumda bıraktı, bundan herkes etkilendi.
OSB'lerle ilgili konuları arkadaşlarım çok detaylı dile getirdiler. Saygıdeğer Başkanımız da burada yani hakikaten o bölgelere giden, gören bir kişi olarak oradaki vatandaşların, sanayicinin durumu zor. İnşallah el birliğiyle hepsini ayağa kaldıracağız.
Şimdi, o bölgeyle ilgili tek anlayamadığım, bu kadar büyük bir afet sonrasında bir istifa kurumunun nasıl çalışmadığı. Bu, sadece benim değil bütün milletimizin bu konudaki görüşüdür Sayın Başkan ve değerli arkadaşlarım.
Burada maden konusunda, Maden Kanunu'nda bir değişiklik yapmayı öngören 2'nci madde maden işletmelerimizin doğrudan enerji üretme hakkını sağlıyor. Bu bizim olumlu baktığımız bir konu, bunu söyleyebiliriz. Tabii, bu, yine karışık bir torba ancak baktığınız zaman doğru olan da var ama yanlış olan da var. Şimdi, burada maden alanlarının enerji nakil hatlarına ulaşımları açısından değerlendirilmesi noktasında elektrik iletiminin zor olduğu yerde maden şirketinin kendi elektriğini üretmesine biz olumlu bakıyoruz, onu söylemek istiyorum. Tabii, burada baktığımız zaman efendim, EPDK'nin elektrik piyasasından elde ettiği gelirlerine ek olarak şarj hizmeti geliri var. Bu şarj hizmeti geliri tamam... Ancak baktığınız zaman, elektrikli araçların ÖTV'sinde düzenleme yaptınız -ha, bir taraftan bunu yapıyorsunuz, biz düzelteceğiz, altmış iki gün sonra başlayacağız düzeltmeye- daha pahalı oldu. Ya, bunu anlamak mümkün değil. Bunu daha kolay alınabilir hâle getireceğiz, onu da müsaadenizle buradan söylemek istiyorum. İki ay sonra, inşallah bu şarj istasyon alanını 2025 itibarıyla tüm Türkiye'de hazır hâle getireceğiz. Tabii, bu konuyla ilgili Bakanlığın, Değerli Bakan Yardımcılarının, bürokratların çalışmaları var, biz onların çalışmalarının üstüne ekleyip 2025 itibarıyla Türkiye'yi hazır hâle hızlıca getireceğiz. Şehirler arası taşımacılıkta her 150 kilometrede bir elektrikli şarj istasyonlarının kurulmasını temin edeceğiz.
Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; bu kanun teklifinin 13, 14 ve 15'inci maddeleriyle olan düzenlemelerle ilgili görüşlerimizi de müsaadenizle dile getirmek istiyorum. Bu kanun teklifiyle enerji sektöründe uygulanan mevzuatta günün ve piyasa koşullarının değişmesi, yeni teknolojilerin hayata girmesi ve ilgili mevzuatın daha etkin ve verimli uygulanabilmesi amaç ve nedenleriyle bazı kanunlarda değişiklik yapılması öngörüldüğü ifade edilmekteyse de yandaş kayırma, iktidar yanlısına rant sağlama çabasını buradan görüyoruz maalesef. Bunu Tahsin Başkanım da dile getirdi.
Şimdi 2001 yılında Doğal Gaz Piyasası Kanunu'yla doğal gaz ithalatı üzerine düzenlemeler yapıldı. Burada yapılan düzenlemeyle BOTAŞ 2009 yılına kadar mevcut doğal gaz alım sözleşmelerini diğer ithalatçı firmalara devredecekti. BOTAŞ, ithalattaki payı yüzde 20'ye düşünceye kadar yeni gaz alım sözleşmesi yapmayacaktı. Mevcut gaz alım satım sözleşmesi olan ülkelerle de yeni gaz alım anlaşmaları yapamayacaktı. 2009 yılına kadar BOTAŞ mevcut gaz alım sözleşmelerini ihale yoluyla ithalat lisansı olan özel şirketlere devredecekti. Yasanın bu hükmüne rağmen BOTAŞ çok düşük bir miktarda kontratı ancak devredebildi. BOTAŞ'ın payının yüzde 20'ye düşürülmesi hiçbir zaman sağlanamadı. Hatta şimdilerde yüzde 90'lara kadar çıktı, şimdi, bu kanun teklifiyle de bu hüküm ortadan kaldırılıyor. Bununla birlikte, AK PARTİ iktidarı giderayak doğal gaz alımlarında kontrat yapma yetkisini BOTAŞ'la beraber maalesef -bu kelimeyi kullanmayı sevmiyorum, ben özür de dilerim yanlış anlayan arkadaşlardan ama- yandaşlara verme niyetinde olduğunu görüyoruz biz burada yani baktığınız zaman, AK PARTİ iktidarı, AK PARTİ'nin Genel Başkanı Erdoğan, Recep Tayyip Erdoğan'ın Başkanı olduğu varlık şirketine devredildikten sonra zarar etmeye başladı şimdi, kâr eden bir kurum. Bir kere bunu açıklamak biraz zor. İktidarın -son günlerde yeniden yapılandırma vesaire adı altında da baktığınız zaman- burada giderayak bir şey sağlamadığı ortada, onun için buna gerek yoktu şu anda.
Şimdi, doğal gaz ithalat ve ihracatında bağımsız bir denetleyici kurumun EPDK olduğunu biliyoruz. Bunun alacağı kararlar Enerji Bakanlığının görüşüne bağlanarak EPDK'nin bağımsızlığına müdahale ediliyor baktığınız zaman. Şimdi, EPDK bağımsız kurum ve göreceksiniz, önümüzdeki dönemde nasıl bağımsız hareket edilir, bütün milletimiz şahit olacak enerji sektörünün büyümesine yönelik hareketlerle. Şimdi, burada, BOTAŞ'a yeni doğal gaz alım anlaşması imzalamasına yetki veriliyor, tamam. Burada şimdiye kadar BOTAŞ'ın yeni anlaşma yapması ancak hükûmetler arası bir anlaşmanın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kanunlaştırılması hâlinde mümkündür. Ya, şimdi neden bu yetki EPDK tarafından veriliyor? Meclis var, hepimiz milletvekilleriyiz, burada bak ne güzel Başkanımız var, liyakatli insanlar var. Baktığınız zaman Türkiye'nin doğal gaz alım anlaşmaları bulunan LNG hariç Rusya, İran, Azerbaycan gibi ülkelerle hem BOTAŞ'ın hem de özel sektörün uzun vadeli yeni alım anlaşması yapmasının da önü açılıyor.
Şimdi, ben -tabii süremi biliyorum, haddimi de aşmayayım- burada özetle şunu söyleyeceğim: Türkiye'nin en büyük kamu iktisadi teşebbüslerinden biri olmasına rağmen, tek adam rejiminde Türkiye Varlık Fonuna devredildikten sonra zarar etmeye başlayan BOTAŞ'ın bölünmesine ilişkin Cumhurbaşkanına sınırsız yetki verilmesi kesinlikle doğru değildir, kesinlikle. Ve yetki verildi, gördük, kâr eden firma zarar etmeye başladı. Neredeyse batacak duruma geldi, hatta destek verilmese hayatta kalamayacak. BOTAŞ'ın tabii çok değerli bürokratlarına da buradan söyleyeyim, gerçekten onlarla alakalı olan bir konu değil bu. Bu, yönetimin ortaya koyduğu bir sonuç. BOTAŞ'ı mali açıdan neredeyse iflas ettiren saraya şimdi kurumu istediği şekilde bölme yetkisinin verilmesi Allah aşkına doğru mudur değil midir? Doğru değildir, neden? Çünkü önceki sonuçtan dolayı.
İki buçuk ay sonra seçim var, normalde ülkesine, işte ülkenin millî olması gereken enerji sektörüne gerçekten destek vermek isteyenlerin seçimi beklemeleri gerekirdi. Ben buradan, müsaadenizle, uyarmak isterim: BOTAŞ'ın iletim ve depolama alanındaki faaliyetleri stratejik bir öneme sahiptir ve bu alanlarda kamunun gücünü asla azaltmaya çalışmamanızı tavsiye ediyorum, şu kalan iki aylık sürede. Zaten seçim olduğu için buna gerek de yok şu anda. BOTAŞ'ın tarihinde ilk kez yurt dışında krediyle doğal gaz almasının önünün açıldığını ve 2023 yılında borçlanma yetkisinin de olağanüstü artırıldığını da hatırlamanızı sizden rica ediyorum. Saray rejiminden önce de kâr ettiğini de hatırlatmak istiyorum ve hazineden kaynak aktarılmazsa ayakta kalamayacak bir kurum hâline geldiğini de buradan hatırlatıyorum. İnşallah bu sistemi değiştireceğiz, milletimizi gerçek anlamda siyasetüstü bir enerji politikasıyla tanıştıracağız.
Doğal gaz ithalatında belli ülkelere, şirketlere bağımlılık riskini azaltmak ve doğal gaz ithalat maliyetini düşürmek için yeni kaynak ülkelerle anlaşma yapacak, yüksek fiyatlı mevcut doğal gaz anlaşmalarını yeniden bizler müzakere edeceğiz. Elektrik piyasası, doğal gaz piyasası, petrol piyasası gibi temel kanunlardaki rekabete aykırı imtiyazi hususları baştan aşağı değerlendireceğiz. Doğal gaz depolama kapasitelerini, tesislerinin kapasitesini, kanuni zorunluluk olan yüzde 20 seviyesine çıkaracağız. Şimdi buradan sormak isterim: "Artıracağız, artıracağız." diyorsunuz, Tuz Gölü'nden ses yok, "5 milyar metreküp" dediniz, daha 1 milyarda kaldı yani onu da hatırlatmak istiyorum. Orada başka bir sıkıntı varsa bunu net olarak anlatmak lazım ve vatandaşa doğruları söylemek lazım. Doğal gaz arz güvenliğinin temini ve ülkemizin enerji ticaret merkezine dönüştürülmesi için yer altı doğal gaz depolama, LNG terminali ve FSRU tesislerini üçüncü tarafların erişimine de açacağız. Doğal gaz ithalatında belli ülkelere, şirketlere bağımlılık riskini azaltmak ve doğal gaz ithalat maliyetini düşürmek için yeni kaynak ülkelerle anlaşma yapacağız, yüksek fiyatlı mevcut doğal gaz anlaşmalarını yeniden müzakere edeceğiz tabii. Ancak bu yasa teklifinde, İran'la, Rusya'yla yeni anlaşma değil, bitmeden yeniden giderayak bir anlaşma yetkisi veriliyor burada. Ben buradan soruyorum: İran'la bizim, efendim, uzun vadeli doğal gaz anlaşmamızın bitmesine üç yıl var, yenilendiği iddia ediliyor, doğru mudur? Anlaşma yenilendiyse oluşan fiyat nedir, mümkünse? Bunun sorusunu bir dakikada bitiriyorum Sayın Başkanım.
Efendim, ülkemiz lehine oluşan bir fiyat var mıdır? Deprem felaketinin ardından bir de Sayın Enerji Bakanı, efendim "Elektrik ve doğal gaz faturalarında erteleme yapacağız." dedi ancak 11 ilimizde faturaların gelmeye başlandığı bilgisi geliyor. Yani bu doğru mudur ve evsiz kalan milyonlarca vatandaşımıza, efendim, böyle bir şey nasıl anlatılabilir? Bir de Rusya'ya doğal gaz ithalatından kaynaklı borcun ertelendiği iddiası doğru mudur? Bu önemli, bunları açıklamanızı ben rica ediyorum.
Özetle, enerji bir tasarım işidir, bir tercih meselesidir. Biz enerjiyi tasarladık, önce 2030'a, ardından 2050'lere taşıyacak bütün projelerimiz hazır. Allah'ın izniyle, milletimizin desteğiyle yine değerli bürokratlarımızla, bu ülkenin liyakatli insanlarıyla bunu ayağa kaldıracağız ve hep beraber milletimizi de ülkemizi de aydınlık yarınlara taşıyacağız.
Sayın Başkanım, teşekkür ederim. Benim de Komisyonum olan, Genel Başkan Yardımcısı olduktan sonra ayrılmak zorunda kaldığım ve çok sevdiğim, hep takip ettiğim, değerli Komisyonumuzun önce siz Başkanına teşekkür ederim, üyelerine teşekkür ediyorum. Burada danışmanlarımız var, destek veren, Komisyonlarda çalışan, emek veren uzmanlarımız var, hepsine minnettarız. Tüm arkadaşlarıma ve burada bulunan tüm herkese de sağlıklı, mutlu, huzurlu bir gelecektir diliyorum. İnşallah, Allah'ın izniyle, önümüzdeki seçimlerde milletimizin takdiriyle, altmış bir gün sonraki iktidarımızda kimseyi ötekileştirmeden, herkesi kucaklayan, hem sanayi hem enerji politikalarımızla herkesi kucaklayacağız ve milletimiz rahat bir nefes alacak.
Teşekkür ederim, sağ olun.