AYHAN EREL (Aksaray) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Kanun teklifinin hazırlanmasında emeği geçen tüm arkadaşlara emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Önümüze gelen kanun teklifi metnine baktığımızda 21 farklı kanundan oluştuğunu görmekteyiz.

Anadolu'da çok güzel bir laf var, "Damdan düşenin hâlinden damdan düşen anlar." Gördüğümüz kadarıyla özellikle İcra ve İflas Kanunu'nda yapılan değişikliklerde uygulamanın içinde olan, mutfakta bulunan icra müdürlerinin, icra memurlarının veya icra hâkimlerinin hiç görüşü alınmamış; bürokratlarımız masa başında bunu hazırlamışlar. Mesela, bunlardan en basiti, taslağın 2'nci maddesinde haczin hâkimin onayına bağlanması uygulamada mahkemelerin, hâkimlerin yükünü artıracağı aşikâr ve hem alacaklı bakımından zaman ve iş kaybını beraberinde getirecek. Bu kadar yoğun dosya varken, basit bir şikâyeti bile aylarca neticelendirmezken bu konu hemen üç gün içerisinde nasıl neticelenir, ben anlamış değilim.

Yine hem konut hem de iş yeri olarak kullanılan bir yerde, adreste o sorunu nasıl çözeceksiniz? En basitinden bu konuda da bir açıklık yok. Bu işleri yaparken en azından hizmet içi eğitime çağırdığınız veya pilot uygulamasında görevlendirdiğiniz icra müdürlerini, icra memurlarını, hatta icra kâtiplerini dinlemiş olsaydınız uygulamada yaşanacak sorunları size tek tek açıklarlar ve bir çözüm yolu ortaya çıkardı diye düşünüyorum.

İleride maddelere geldiğimizde bu konularla ilgili fikirlerimizi gene beyan edeceğiz.

Tabii, Türk gençliğinin en büyük belalarından, en büyük tehlikelerinden bir tanesi de uyuşturucu ve uyarıcı madde bağımlılığı. Bu konuda devletimizin, siyasi iradenin alacağı her kararın arkasındayız çünkü gençliği olmayan bir milletin geleceği olamaz; gençliğimiz ne kadar sağlıklı olursa geleceğimiz de o kadar sağlıklı olur. Devletin rehabilitasyon merkezlerinin yetersiz olduğu hepimizce biliniyor. Nasıl ki bazı hastalıkları doktor özel hastanelere sevk ettiğinde oradaki özel hastaneler bu tedavinin tamamını devletten alıyorsa, doktor sevkiyle özel rehabilitasyon merkezlerine yönlendirilen bu gençlerin de masraflarının tamamının devlet tarafından karşılanması bu gençlerimizin sokağa salınması yerine topluma kazandırılmasını beraberinde getirecektir diye düşünüyoruz.

Yine, tüm vatandaşların ve yargıyla ilgisi olan paydaşların bir beklentisi vardı, bu süreleri anlaşılır ve basit hâle getireceğiniz yönünde bir beyanınız veya açıklamanız olmuştu ama baktığımızda, bu konuyla ilgili bir şey yok. Bazılarında on beş gün, bazılarında altmış gün, bazılarında sekiz gün, bazılarında yedi gün yani kırk yıllık bir avukat bile açıp tekrar mevzuata bakmak zorunda kalıyor ki burada da bir düzenleme bekleniyor.

Yine, sadece hasta çocuğu olan anne hükümlülerin bundan faydalanması eşitlik ilkesine aykırı. Annesi olmayan bir çocuğun babasının da bundan faydalanması gerektiği kanaatindeyiz. Burada anneyi çıkarıp yerine "hükümlüler" demek daha adil olacaktır diye düşünüyoruz.

Buna "yargı paketi" deniliyor ama yargı paketi değil, çok ufak tefek düzenlemeler. Oysa biz beş seneden beri adaletin, yargının bağımsız, tarafsız ve korkusuz olması gerektiğini ifade ediyoruz. Bunun olabilmesi için de Sayın Cumhurbaşkanımızın beyan ettiği coğrafi teminatın bir an önce getirilmesi gerekiyor ama gördüğümüz kadarıyla bu Cumhur İttifakı'na nasip olmayacak, öyle diyelim. İnşallah, yapılacak seçimde Türk milleti siyasi tercihlerinde değişiklik yaparak yargının tarafsız, korkusuz ve bağımsız olması adına Millet İttifakı'na yetki ve görev verdiğinde coğrafi teminatı getirmek bu ittifaka nasip olacaktır diye düşünüyorum.

Emeği geçenlere tekrar teşekkür ediyorum.

Komisyonda beş yıldır görev yapmaktayız. Başta ilk Başkanımız olmak üzere, Yılmaz Bey'e, Abdullah Bey'e, üyelere ve tüm bürokratlarımıza da bugüne kadarki emeklerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Yapıcı olmaya çalıştık, maksadını aşan ifadelerimiz ve cümlelerimiz olmuş ise de -bağışlamak büyüklüktendir- bu süre zarfında kalbini, gönlünü kırdığımız bürokratımız, milletvekili arkadaşımız varsa ben onlardan -özür dilemek de bir erdemdir- özür diliyorum. Menfaatimiz, amacımız, gayemiz Türk adaletinin, Türk adalet sisteminin iyi olması yönündeydi. Bu bağlamda, ben tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum, bundan sonraki yaşamlarında da başarılar diliyorum.

Saygılar sunuyorum.