| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/5017) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 27 .03.2023 |
CAVİT ARI (Antalya) - Evet, Değerli Başkan, sayın bakanlar, bakan yardımcıları, değerli bürokratlar, ben de hepinizi öncelikle saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Şimdi, bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız. Kanun teklifine şöyle baktığımızda, AKP'nin iktidardan giderken son çırpınışlarıyla nasıl tutunabiliriz gayretini açıkça burada görmekteyiz. Ama Sayın Grup Başkan Vekili aracılığıyla şunu söyleyeyim: Son dakikada kime hangi avantajı sağlayarak oy devşirmeye çalışırsanız çalışın, artık nafile. Bu, sizin devletin bütçesiyle, hepimizin vergileriyle toplanan bütçeyle bize karşı siyaset yapma kanundur. Eğer ki vatandaşımızın ihtiyacıydı, doğru, vatandaşın ihtiyacı ve biz de o yüzden... Bakın, 9 Ocak 2023 tarihinde bu Komisyonda en düşük emekli maaşının 3.500 TL'den 5.500 TL'ye çıkarılırken bu salonda "Bu para yetmez, gelin bunu asgari ücret seviyesine çıkaralım." dediğimizde, siz kabul etmediniz. Ve yine, 25 Kasım 2022 tarihinde, burada bütçe görüşmeleri yapılırken bayram ikramiyesini hem bu Komisyonda hem Genel Kurulda "En düşük 2 bin TL'ye çıkaralım." dediğimizde, hatta verdiğimiz önergeyi vatandaşların bir kısmı "Ya, 2 bin lira için önerge... Keşke daha fazla verilseydi." diyen o kadar vatandaşın olduğu sabit iken, bizim o taleplerimizi siz görmezden geldiniz. Vatandaşlarımızın haklı taleplerini burada defalarca gündeme getirdiğimizde, AKP olarak bu taleplerimizi duymazdan geldiniz. Aynı EYT'de olduğu gibi, diğer vatandaşların haklı taleplerinde olduğu gibi, bugün seçim kararı alınmış, seçim kararıyla birlikte bakmışsınız, gidicisiniz, "Acaba bir son çırpınış yapıp da bir şeyler yapabilir miyiz de halkı, emekliyi ikna edebilir miyiz?"
Tekrar söylüyorum: Ne yaparsanız yapın, bu sizin vermeye çalıştığınız siyasi rüşveti kimse kabul etmeyecek, Türk halkı kabul etmeyecek ve sandıkta size cevabını verecek. Çünkü siz bugüne kadar yapılması gereken düzenlemeleri yapmaktan hep imtina ettiniz. Ben sizin eğer süreçte gerçekten samimi olduğunuzu görseydim, bilseydim; vatandaş görseydi, bilseydi, samimi bir şekilde destek olurdu. Ha, şimdi, vatandaş lehine olan düzenlemeye tabii ki biz de destek veriyoruz. Bugün getirilen bu torba yasa teklifi içerisinde düzenlemeler var ama bu düzenlemenin yarattığı başka sorunlar var, başka sorunları getiren yanları var.
Şimdi, örneğin, yüksek yargıda görev yapan hâkimler ve savcılarla ilgili düzenleme. Şimdi, sadece yüksek yargıda görev yapan hâkim ve savcıların maaşlarının artırılmasıyla ilgili düzenleme yönünden baktığınızda olaya, biz de bunu destekliyoruz. Ama yüksek yargıda görev yapamayan, hak ettiği hâlde oraya seçilemeyen... Benden önceki konuşmacı arkadaşlar neden seçilemediklerine dair değişik gerekçeleri ortaya koydular, ben o konuya girmek istemiyorum. Ama bugün birinci sınıfa yükselmiş, kürsüde başarılı olan o kadar hâkim, savcı varken, efendim, yüksek yargıya seçilemediği için, bakın, bu düzenlemeden yararlanamayacak olan binlerce hâkim, savcı var. Şimdi, onlarla olan bu maaş arasında ciddi bir uçurum yaratılmakta.
İşte, bakın, daha önce Yargıtay ve Danıştay üyeliğine seçilme yeterliliğine sahip olduğu hâlde kadrosuzluk sebebiyle seçilemeyenler, üyelerle aynı statüde iken bugün bu denge tamamen bozulmakta. Yani siz bir taraftan bir şeyi düzeltelim derken, örneğin, yargıda ekonomik anlamda dengeyi bozuyorsunuz. Ha, yargıyı zaten itibarsızlaştırdınız, yargının toplum nezdindeki güvenilirliğini zaten artık neredeyse yok denecek duruma düşürdünüz, bu başka bir mevzu ama yargı içerisindeki hâkim, savcının hiç olmazsa daha adilane bir maaş elde etmesi konusundaki düzeni bari bozmayın.
Yine devam ediyorum, bu teklif içerisinde, bakın, şehit yakınları ve gazilerle ilgili bir düzenleme var. Aynı şekilde bu düzenlemeyi destekliyoruz. Şehit yakınlarımız ve gazilerimiz bizim baş tacımızdır, onların ekonomik anlamda en yüksek seviyede gelir almaları bizim de kıvancımızdır, gururumuzdur, o konuda hiçbir sorun yok ama onların bu mücadelesini biz yıllarca burada, bu kürsülerde dile getirdik ve onların yaşadığı sıkıntıları anlattık. Eğer ki bu seçim olmasaydı... Bakın, buradan sesleniyorum emeklilere, gazilere, bu kanundan yararlanacak olan hatta önceki EYT'lilere: Bu seçim olmasaydı sizi hatırlayacak kimse yok, bereket ki bu seçim var, bu düzenleme öyle burada. Vicdanınıza bu durumu teslim ediyorum.
Şimdi, bakın, 15 Temmuz şehit yakınları ve gazi yakınları bu düzenleme içinde var mı, sormak istiyorum? 15 Temmuz gazilerimiz ve şehit yakınlarımız bu düzenleme içerisinde yok. Yine, şehit yakınları, anne ve babaya ayrı ayrı 1.900 ila 3.750 TL arası bir maaş verilmekte. İşte, bu maaşların en azından tekrar asgari ücret seviyesine getirilmesi gerektiğini ben de buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Yine sağlıkla ilgili, doktorlar ve diş hekimleriyle ilgili getirilen düzenlemeye ilaveten, biraz önceki arkadaşlarımızın görüşlerini ben de aynı şekilde destekliyorum, eczacıların da bu kapsam içerisine alınması gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, bu düzenleme içerisinde 5'inci maddede işte, deprem, yangın, sel gibi afetler ve tehlikeli salgın hastalıkların ortaya çıkmasının önlenmesi veya bunlarla mücadele edilmesiyle meydana gelen zararların giderilmesinde yaptıkları çalışmalar ya da sunmuş olduğu katkılarla üstün, feragat, fedakârlık ve başarı gösterenler hakkında Devlet Üstün Fedakârlık Madalyası verilmesi öngörülmekte. Yani ben korkarım ki ilk madalyayı siz bu anlayışla devam ederseniz Kızılay Başkanına herhâlde verirsiniz. Bakın, tarihte ilk defa Kızılayın, çadırını depremin 3'üncü gününde parayla sattığına şahit olduk. İşte, siz bunun hesabını da sormadınız. Enkazdan çıkmış, soğuk altında kalmış, barınmaya ihtiyacı olan vatandaşımıza çadır verilmesi gerekirken bu ülke sayenizde çadır satan bir Kızılayla, konserve satan bir Kızılayla karşı karşıya kaldı, sizin getirdiğiniz Kızılay Başkanıyla sayenizde ilk defa buna şahit oldu. Üstelik de bütün illerde Kızılay yönetimleri bir ticarethaneye dönüştü. Hepsinde, oralardan maaş alan sizin siyasetinize yakın insanlar var. İşte, ülkeyi bu hâle getirdiniz. Şimdi, burada gerçekten fedakârlık yapan kişilere verilecek her madalya bizim de gururumuzdur ama sakın ola Kızılay Başkanına böyle bir madalya vermeye kalkmayın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
CAVİT ARI (Antalya) - Siyaseten getirdiğiniz bu düzenlemenin, seçim olmasaydı gelmeyecek olan bir düzenleme olduğunu tekrar tekrar üzerine basarak söylüyorum. Keşke bunları daha önce, yıllar önce, aylar önce getirseydiniz de bu Türk milleti sizin samimi olduğunuzu görseydi diyorum.
Teşekkür ediyorum.