KOMİSYON KONUŞMASI

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Sayın Başkan, tabii, ben sizin ruh hâlinizi anlayabiliyorum bir hekim olarak.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - E, tabii, ben de sizin ruh hâlinizi anlıyorum bir hekim olarak.

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Tabii, tabii.

Sonuç itibarıyla aday değilsiniz ve sağlıkta pek çok olumsuzluklar var. Bundan sonra, bu görevden ayrıldığınız zaman bu olumsuzluklar daha fazla üzerinize gelecek. Şimdi tutanaklara bunları olumlu tarafıyla geçirerek bir savunma mekanizması içinde olduğunuz anlaşılıyor ama şunu söylemek istiyorum: Sağlıkta Dönüşüm Programı sizin eserinizdir. Bakın, bu dönüşümden de dönülmüş durumdadır. Şu anda, bakınız, çok değil iki gün önce Sayın Sağlık Bakanı "Başarılı bir sağlık sisteminden bahsedebiliyorsak..." diye bir "tweet" attı, altında 33 bine yakın yorum var, açın, bakın; vatandaşlar, sağlık sisteminde nasıl sıkıntı yaşadıklarını haykırıyorlar. Sizin dediğiniz gibi değil tablo ve devamlı suretle Sağlık Bakanlığı yetkilileri "Efendim, sorununuzu bildirin -cep telefonundan- biz çözmeye çalışalım." Bu şekilde, açın, bakın, şu anda 33 bin kişi haykırmış bunu ve sizin...

Bakın, yine, bahsettiniz Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünün kapatılmasıyla ilgili... 2011 yılında Manisa'daki Aşı Enstitüsü, 2014 yılında çıkarılan kanun teklifiyle Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü sizin Bakanlığınız döneminde kapatılmıştır. Bunun sorumlusu sizsiniz, bundan kaçamazsınız ve adını Covid'den sonra değiştirdiniz "Hıfzıssıhha-Türkiye Aşı Enstitüsü" diye "Aşı üretimini tekrar yapıyoruz." diye, toplumdan gelen baskılar neticesinde tekrar açmak durumunda kalıyorsunuz ama ismini de Refik Saydam olarak koymadınız. Bakın, bu da Refik Saydam'a bir ihanettir açık söylemek gerekirse. Dolayısıyla, devamlı surette, sağlık sistemini yazboz tahtasına çevirdiniz. Ne dediniz? "Efendim, yanlıştan döndük." Evet, mecburi hizmeti kaldırdınız, tekrar koydunuz; Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünü kapattınız, tekrar açtınız.

Gelelim şehir hastanelerine; 14 tane şehir hastanesi var ve 21 bin yatağı var, bu zamana kadar da beş yıl için 108 milyar lira kira ve hizmet bedeli ödendi. Peki, her yıl o parayla 500'er yataklı devlet yapmış olsaydık elimizde kaç hastane olacaktı biliyor musunuz Sayın Bakan? 14 hastane yerine tam 190 tane hastanemiz olacaktı ve 21 bin yatak yerine de tam 195 bin yatağımız olacaktı Sayın Bakan. Bakın, biz, burada, şehir hastanelerini niye yaptınız demiyoruz; parayı boşu boşuna, fazla miktarda harcıyorsunuz, daha efektif yapılabilir diyoruz. Bakın, övündüğünüz şehir hastanelerine Hatay'da ne oldu? İlk depremde ikiye yarıldı, altı yıllık hastaneydi ve Hatay'da sağlık sistemi çöktü ve yine Maraş'taki övündüğünüz şehir hastanesi, evet, o da ilk depremde hizmet dışı kaldı.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Onların ikisi de kamu-özel ortaklığıyla yapılmıştır; bakın, bilmiyorsunuz.

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Bir dakika...

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Bilmiyorsunuz yani bilmeden konuşuyorsunuz.

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Bir dakika, söyleyeceğim efendim. Elbette biliyorum. Ne fark eder? Genel bütçeden yaptınız. Ben kamu-özel ortaklığı... "Şehir hastanesi, şehir hastanesi" diye övündüğünüz için söylüyorum. Zaten sizin başlangıcınız kamu-özel iş birliği ortaklığıylaydı. Genel bütçede "şehir hastanesi" diye bir şey zaten yoktu. Hatanızı kabul etmenizin de bir ispatıdır "Genel bütçeden şehir hastanesi yapıyoruz." demeniz. Sayın Bakan kendisi itiraf etti 2019 yılındaki bütçe görüşmeleri sonrası, basına dedi ki: "Maliyeti çok fazla. Neden biz bunu harcayalım? Kendi bütçemizden yapacağız." Sizin zamanınızda hiç genel bütçeden şehir hastanesi yoktu, siz de biliyorsunuz, hatta siz bana iki yıl önceki bütçe görüşmelerinde Genel Kurulda yanıma geldiniz dediniz ki: "Sayın Vekilim, sizin dediğiniz gibi 7-8 kat değil şehir hastanelerinin maliyeti, sadece 3 kat." 3 kat da değil, 8 kat en az Sayın Bakan ve bu yük inanın sizinle birlikte gidecek, yirmi beş yıl daha ödeyecek bizim çocuklarımız bunu.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Lütfen, size söylemediğim şeyleri ben söylemişim gibi burada zikretmeyin.

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Söylediniz efendim. Biz hekimiz sonuç itibarıyla Sayın Bakan.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Sizin kendi hayalinizde geliştirdiğiniz bir şey galiba.

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Olur mu öyle şey? Olur mu? Öyle bir şey yok elbette ki.