SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Evet, teşekkür ederim. Çok kısa.

Şimdi Sayın Güneş'in söylediği önemli bir şey, bir yapısal soruna işaret ediyor ve bunun çözümünün hep birlikte olabileceğine dair bir yaklaşım. Fakat siz hiç muhalefeti dinlemiyorsunuz ki.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Çözümü yok ki.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Var. Muhalefet ha bire size çözüm önerileri getiriyor sabahtan beri mesela bugünkü yasa tekliflerinde de öyle fakat hiç dinlemiyorsunuz ve bugüne kadar hiç dinlemediniz. Dolayısıyla eğer gerçekten yapısal sorunların çözümünü arzuluyor olsaydınız bu konsensüsü zaten arardınız, hiç aramadığınız için zaten şu anda bunlarla uğraşıyoruz.

Bakın, geçmişte bunlar dile gelmişti. Ufak bir örnek vereyim: Bir ülkede dolarizasyonun yüzde 60'lara ulaştığı yerde zaten böyle operasyon yapılmaz 100 yaşını geçmiş bir Merkez Bankası böyle bir operasyonu nasıl yapıyor? Hiç mi Merkez Bankasından birileri çıkıp bir şey söyleyemiyor? Söyleyemez. Neden? Çünkü bağımlı. Oysa Merkez Bankaları ne bağımlı olacak ne bağımsız, özerk olacak; halka, Meclise hesap verecek ki böyle hatalar yapmasın. Muhalefeti dinlemek, bu hesapları yapmak, bu özerkliği savunmak önemli.

Bir de tabii dönüp baktığımızda, Sayın Yegin söyledi "Kim kazandı, kim kazanmadı para..." Tabii ki bunun hesabı da var. Sınıflı bir toplumda yaşıyoruz. Asgari ücret alanlar mı gidip kur korumalı mevduat hesabı açtı? Ve bunun da rakamları... Döviz hesabı kimin varsa, 1 milyon liranın üzerinde tasarruf hesabı kimin varsa aslında bu rakamlara da vâkıfsınız, bunları da çok rahat öğrenebilirsiniz. Kimlerin bundan gelir elde ettiğini, kazanç elde ettiğini, servetine servet kattığını ölçmek mümkün; bu gizli saklı bir şey değil, bu istatistiklerde görebileceğiniz bir şey. Dolayısıyla bu tercihlerle aslında nasıl bir gelir dağılımı ve servet dağılımı ortaya çıkardığınızı, zaten hepimizin bildiği bir uygulama olduğunu çok net söyleyebiliriz. Dolayısıyla kimler para kazanmış, kimler kaybetmiş, kimler bunun yükünü taşıyor, kimler bundan nemalanıyor çok net. Bu bir tercih, bir sınıfsal tercih; sermayeden, burjuvaziden, zenginden yana yapmış olduğunuz tercihlerin sonucuna işte yoksullar, işçiler, köylüler, esnaf katlanmak zorunda kalıyor, bunun da tablosu gayet net.