KOMİSYON KONUŞMASI

YAVUZ AYDIN (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım; öncelikle Komisyonumuzun tekrar ülkemiz ve sektör açısından hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.

Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünden gelen sayın bürokrat arkadaşlara, Sayın Genel Müdürümüze ve bürokrat arkadaşlara yapmış olduğu sunumlardan dolayı teşekkür ediyorum. Bilmediğim için soruyorum, bu konulara cevap almak isterim. Yapmış olduğunuz sunumda Avrupa'daki trollerin tekerlekli -yani izlediğimiz slaytta da öyleydi- fakat Türkiye'deki trollerin dibinde demir olduğu söylendi. Acaba bu hani o dip balıkçılığında yavrular ya da oradaki canlılar -demir olmasıyla ilgili- daha mı fazla tahribat veriyor, Avrupa bunu tekerlekli bir trol modeliyle yapınca acaba dipteki canların yaşamasına sebebiyet mi veriyor? Bunu öncelikle sormak isterim, bilmediğim için soruyorum ama dikkatimi çekti, Avrupa'da bu tekerlekli de Türkiye'de niye demirle denizin dibi çekiliyor; bu konuda bilgi almak isterim.

İki: "Yetiştiricilikte, bu kafes balıkçılığında, -Sayın Genel Müdürüm bahsetti- yüzde 80 balık kullanılıyordu, şimdi yüzde 20 balık kullanılıyor." dedi. Yapılmış olan bu beslenme çeşitliliği ya da orijinal balığın yüzde 80'den 20'ye düşmüş olması; acaba başka maddeler mi o yüzde 80'lik alanda, 20'nin dışındaki 80'lik alanda, hangi maddeler oraya giriyor? O giren maddeler acaba denizimizi kirletiyor mu? Bunu da yine bilmediğim için soruyorum. Bununla ilgili yapmış olduğunuz bir çalışma var mı? Bu beslenme modeliyle denizlerimiz kirleniyor mu? Bunu da öğrenmek isterim. Bir de bu kafes balıkçılığında -ben de bir Trabzon Milletvekiliyim- bölgemizde de ciddi anlamda bir kafes balıkçılığı sektörü gelişmeye başladı. Bununla ilgili, mesela denizlerin kirlenmemesiyle ilgili, şayet bu yemleme modeli eğer denizlerimizi kirletiyorsa o zaman bu balık kafeslerimizin denizlerimizi ve sahillerimizi kirletmemesi için ne kadar mil uzakta olması gerekiyor? Buna da bir cevap almak isterim.

Gerçekten Komisyon üyesi arkadaşlarımız ve milletvekili arkadaşlarımız çok önemli konulardan bahsetti. Bu Komisyon da ortak bir kararla Mecliste alındı, demek ki bu sektörün ciddi sorunları var. Ben denizcilik bakanlığıyla ilgili fikre katılıyorum, demek ki önemli bir konu, önemli bir sorun, önemli bir sektör ise ülkemiz açısından bunun bir bakanlık bünyesinde toplanmasının doğru olacağını düşünüyorum.

Sayın vekilimizin, yine, söylediği gibi, bir genel müdürlük çatısı altında acaba hem yetki hem sorumluluk hem de ekonomik güç olarak yeterlilik var mı? Bu da önemli bir şey. Yani eğer bu kadar büyük bir sektör, bu kadar büyük bir alan sadece bir genel müdürlükle yönetilmeye ve şekil verilmeye çalışılıyorsa acaba yeterli miyiz? Bunu da sorup sorgulamak lazım.

Bu Komisyon sonuç bildirgesinde bu sektöre bakanlık noktasında, bu sektöre su ürünleri ve denizcilik bakanlığı kurulması noktasında bir görüş beyan edebiliyor mu? Sayın Başkanım, bunu da size soruyorum.

Teşekkür ediyorum bütün çalışmalarınız için, sağ olun.