| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/276) ve 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/274) ile Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 26 .10.2023 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkürler.
Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Sayın Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı, kamu kurumlarımızın kıymetli temsilcileri, basınımızın değerli mensupları; hepinizi hürmetle selamlıyorum.
Konuşmama... Aşkın Bey'in müzakerelerin başında yaptığı doğru bir tespit var, oradan hareket edeceğim ben de. Tabii, son günlerde, işte, kalkınma planı görüşmeleri yaptık, turizm içerikli bir kanun teklifinin görüşmelerini yaptık, şimdi de bütçe görüşmelerini yapıyoruz. Yani hep aynı konular, tabii, ister istemez dile getiriliyor. Bugün de işte aynı konuları konuşuyoruz.
Yalnız ben dikkatimi çeken bir hususu burada ifade etmek istiyorum. En fazla gündeme getirilen ve en fazla eleştirilen konuların başında "2023 hedefleri niye gerçekleştirilemedi?" bu gündeme getiriliyor; ikincisi Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine yönelik eleştiriler getiriliyor; üçüncüsü de elbette ekonomik sorunlarımız var ama çok abartılı dile getiriliyor. Aslında bu son on beş yirmi gündür değil, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçildiği 2018 yılından beri, 2023 hedeflerinin değiştirildiği, On Birinci Kalkınma Planı'nın açıklandığı günden beri aynı şeyler söyleniyor. Ama eğer söylenenler gerçek olsaydı "Ekonomi battı, bitti." "Millet aç, falan filan..." yani şimdiye yerle yeksan olmuştuk yani beş senedir aynı şeyler -zabıtlara bakalım yani bütün komisyon zabıtlarına ve Genel Kurul, bütçe görüşmeleri zabıtlarına bakalım, seçimlerdeki yapılan konuşmalara bakalım- hep bunlar dile getirildi ama milletimiz bunlara itibar etmedi, bu sözlere itibar etmedi ve her seçimde de Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine olan onayını teyit etti.
Evet, 2024 yılı bütçesi Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 6'ncı, Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın ilk bütçesidir. Siyasi istikrar, ekonomik dengelenme, sürdürülebilir büyüme ve kalkınmanın olmazsa olmazıdır. İstikrar unsuru siyasetçiler kadar ekonomistler ve piyasalar için de öncelikli beklentilerden biridir. Geçmişte parlamenter sistem döneminde yaşanan politik istikrarsızlık, onun devamında gelen kurumsal yozlaşma ve ekonomik çöküntü Türkiye'ye çok şey kaybettirmiştir. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi siyasi istikrara giden önemli bir yol ve aşama olmuş, parlamenter sistemde yaşanan siyasi kriz ve belirsizlikleri ortadan kaldırmıştır; Türkiye öz güvene kavuşmuş, ayak bağlarından kurtulmuştur. Devlet yönetiminde daha isabetli, uyumlu, hızlı ve etkin karar alma imkân ve mekanizmaları devreye girmiştir. Türkiye yoğun bir şekilde maruz kaldığı dayatmalara, terör saldırılarına, ekonomik ve siyasi baskılara güçlü bir şekilde karşılık vermiş, oyunları da bozmuştur. Türkiye bu dönemde dünya çapında mega projelere imza atmıştır. Yerli ve millî üretimi artırmak, stratejik alanlarda dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla başlatılan millî teknoloji odaklı sanayi hamlesi sonuçlarını vermeye başlamıştır.
Türk savunma sanayisi Türkiye'nin küresel güç vizyonu doğrultusunda inşa edilmektedir. Milletimize güven veren ve gururlandıran insanlı ve insansız uçak, helikopter, gemi, denizaltı ve zırhlı araçları ile füze ve silah sistemleri ülkemizde üretilmektedir. Burada şunu da söyleyeyim: Baktığımız zaman savunma harcamalarıyla ilgili dünyada her yıl rapor açıklayan kurumlar var; benim bildiğim SIPRI var, Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü; yine, bu eylül ayında OECD'nin Eylül Ara Dönem Ekonomik Görünüm Raporu'nda G20 ve OECD ülkeleri savunma harcamalarının millî gelire oranı bakımından sıralanmış. Oralara bakarsak Türkiye'nin yıldan yıla savunma harcamalarının düştüğünü bu raporlarda görürüz.
Türkiye Uzay Ajansı 2018 yılında kurulmuş, Millî Uzay Programı başlatılmıştır. Türk mühendisleri tarafından geliştirilen uydumuz İMECE ve TÜRKSAT 6A uzaya fırlatılacaktır.
Yerli ve millî otomobilimiz Togg'un 29 Ekim 2022 tarihinden itibaren seri üretimine başlanmıştır.
Türkiye, kurulu enerji gücünde 105 bin megavatı aşmış, yenilenebilir enerji üretiminde Avrupa'da 5'inci, dünyada 12'nci sıraya çıkmıştır. Akkuyu'daki nükleer güç santralimize yakıt yüklenerek nükleer tesis statüsü kazandırılmıştır. Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamit Han sondaj gemileriyle Türkiye güçlü bir filoya sahip hâle gelmiştir. Karadeniz'de keşfettiğimiz doğal gaz rezervimiz 710 milyar metreküpe ulaşmış olup mayıs ayında sisteme bağlantısı yapılmıştır. Gabar Dağı'nda petrol rezervi bulunmuş, üretilen petrolün 2024 yılında Türkiye'nin petrol ihtiyacının yüzde 10'unu karşılayacağı açıklanmıştır. Türkiye, enerjide merkez ülke hedefine doğru da hızla ilerlemektedir.
Ülkemiz diplomaside de altın yıllarını yaşamıştır. Söz dinleyen değil sözünü dinleten, yeri geldiğinde yumuşak gücünü, yeri geldiğinde de caydırıcı vasfını kullanan bir ülke mertebesine çıkmanın haklı gururunu vicdan sahibi her insanımız yaşar hâle gelmiştir. Türk cihan hâkimiyeti mefkûresinin tohumu yeniden atılmıştır. Türk Devletleri Teşkilatı kurulmuş ve "Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi" kabul edilmiştir.
Türkiye, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin istikrar ve güçlü yönetim yapısıyla yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı büyüme politikası ve millî teknoloji hamlesiyle çok yönlü, insani, dengeli ve etkin dış politika anlayışıyla millî birlik ve dayanışma ruhu içinde küresel güç Türkiye hedefine doğru kutlu yürüyüşünü kararlılıkla sürdürmektedir.
Değerli arkadaşlarım, küresel ekonomi ve küresel ticaret 2022 yılında ivme kaybetmiş, küresel jeopolitik gerginlikler sonucunda emtia fiyatlarında keskin artışlar yaşanmıştır. 2023 yılında ise bir önceki yıldan süregelen enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan sıkılaştırıcı politikalar dünya ekonomisini ve ticaretini olumsuz etkilemiştir. 2022 yılında yüzde 3,5 oranında büyüyen küresel ekonominin 2023 yılında yüzde 3, 2024 yılında yüzde 2,9 büyüme oranıyla yavaşlayan bir görünüm arz edeceği tahmin edilmektedir. Yükselen ve gelişmekte olan ülkeler 2022 yılında yüzde 4,1 büyüme kaydetmiş, 2023 yılının ikinci yarısında ekonomik faaliyetin kısmen yavaşlaması beklentisiyle birlikte 2023 yılında yüzde 4 oranında büyümesi öngörülmektedir.
Türkiye, dünyanın yaşamış olduğu ortak sorunlardan birçok konuda pozitif olarak ayrışırken büyüme, yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve turizm alanlarında öne çıkmıştır. 2022 yılında yüzde 5,5 oranında büyümeyle on üç yıl üst üste büyümesini kesintisiz sürdüren Türkiye ekonomisi, yaşadığı asrın felaketi depremlere ve zorlu küresel koşullara rağmen büyüme eğilimini devam ettirerek 2023 yılının ilk yarısında da yüzde 3,9 büyümüştür. 2023 yılı büyümesinin yüzde 4,4 olması, 2024 yılında ise yüzde 4 oranında gerçekleşmesi tahmin edilmektedir. İstihdam 2022 yılında 1 milyon 955 bin kişi artarak 30 milyon 752 bin kişi olurken iş gücüne katılma oranı 1,7 puan artarak 53,1 olarak gerçekleşmiştir. Bu çerçevede, işsizlik oranı 1,6 puan azalışla 10,4 seviyesine gelmiştir. 2023 yılında istihdamın bir önceki yıla göre 902 bin kişi artması iş gücüne katılım oranının yüzde 53,7 olması beklenmektedir. Bu çerçevede, işsizlik oranının yüzde 10,4'ten yüzde 10,1'e düşmesi tahmin edilmektedir.
2022 yılında ihracatta ve turizm gelirlerinde artışa rağmen enerji fiyatlarındaki keskin yükseliş ile altın ithalatındaki artışın olumsuz etkisiyle cari işlemler açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranı yüzde 5,4 seviyesine çıkmıştır. Cari işlemler açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının 2023 yılında yüzde 4'e gerileyeceği, 2024 yılında ise yüzde 3,1 seviyesinde gerçekleşeceği öngörülmektedir. Enflasyon 2022 yılında yüzde 64,3 gerçekleşmiş; enflasyondaki katılık, beklentilerdeki bozulma ve döviz kuru gelişmelerinin bileşik etkisiyle 2023 yılında yüzde 65 düzeyine yükselmesi beklenmektedir. Etkin para ve maliye politikalarının olumlu etkileriyle 2024 yılının ikinci yarısından itibaren kalıcı bir dezenflasyon sürecine girilmesi, devamında enflasyonun 2024 yılında yüzde 33, 2026 yılı sonunda yüzde 8,5'le tek haneye düşürülmesi öngörülmektedir.
Enflasyon karşısında başta çalışanlar ve emeklilerimizin alım gücünün korunması ve yapılan desteklerle tüm toplum kesimlerinin enflasyona ezdirilmemesi temel politika yaklaşımıdır. Bilindiği üzere, asgari ücret ve çalışanların asgari ücret kadar gelirleri 2022 yılı başından itibaren vergi dışı bırakılarak tarihî bir reform gerçekleştirilmiştir. Asgari ücret 2022 yılında yüzde 94,6; bu yıl yüzde 107,3 oranında artırılmıştır. Muhtarlara ve güvenlik korucularına verilen aylıklar net asgari ücret tutarına yükseltilmiş, tıp ve diş hekimliği fakültesi son sınıf öğrencilerine asgari ücret kadar aylık belirlenmiştir. Kamu çalışanlarının aylıkları 2022 yılında yüzde 85,5; bu yıl ortalama yüzde 129 oranında artırılmıştır. SSK ve BAĞ-KUR emekli aylıkları 2022 yılında yüzde 78,6; bu yıl yüzde 62,5 oranında artırılmış, Genel Kurulda kabul edilen kanuna göre de emeklilere 1 defaya mahsus olmak üzere dosya bazında 5 bin lira ödeme yapılması öngörülmüştür. En düşük emekli aylığı 2022 yılında yüzde 133,3 oranında, bu yıl 114,3 oranında artırılmıştır. Ayrıca, tüm emeklilere ödenen bayram ikramiyeleri 1.100 liradan 2.000 liraya çıkarılmıştır. Ek gösterge düzenlemesiyle memurların emekli ikramiyeleri ve emekli maaşlarında ciddi kazanımlar getirilmiştir. Emeklilikte yaşa takılan bu yıl için 2 milyon 250 bin, toplamda 5 milyonu aşan vatandaşımıza emekli olabilme imkânı sağlanmıştır. Kamu işçileri ücretlerine bu yıl ilk altı ay için yüzde 45, ikinci altı ay için yüzde 15 artı enflasyon farkı kadar artış yapılmasını içeren toplu sözleşme imzalanmıştır. Geçici işçilerin çalışma sürelerinin on bir ay, yirmi dokuz güne kadar uzatılabilmesine ve boş bulunan sürekli işçi kadrolarına geçirilmelerine imkân sağlanmıştır. Sözleşmelilere yönelik düzenlemeyle 500 bine yakın personel kadroya alınmıştır.
Konutta ve iş yerlerinde kullanılan elektrik ve doğal gazda indirimli kademeli tarifeye geçilmiş, ihtiyaç sahibi hanelere ilk defa elektrik ve doğal gaz tüketim desteği başlatılmıştır. Sakarya Gaz Sahası'nın devreye alınmasıyla birlikte mayıs ayının sonuna kadar vatandaşlarımıza ücretsiz doğal gaz sağlanmış, sonraki on bir aylık dönem için ise 25 standart metreküpe kadar olan kullanımları ücretsiz hâle getirilmiştir. Elektrik faturalarında TRT payı ve enerji fonu kesintileri kaldırılmış, konutlarda ve tarımsal sulamada kullanılan elektrikte KDV yüzde 18'den 8'e indirilmiştir. Tarım destekleri artırılmış, tarımsal desteklerden gelir vergisi kesintisi iptal edilmiştir. Basit usule tabi 835 bin küçük esnaf gelir vergisinden istisna tutulmuş, gelir ve kurumlar vergisinde 4'üncü geçici vergi dönemi kaldırılmıştır. 2021 yılında salgının etkilerini sınırlandırmak ve enflasyonla mücadeleye katkı sağlamak amacıyla 154 milyar lira vergi gelirinden, 2022 yılında da enflasyonla mücadele kapsamında 290 milyar lira vergi gelirinden vazgeçilmiştir.
Değerli arkadaşlarım, zorlu küresel koşullara, toplum kesimlerine verilen destek ve yardımlara, aylıklarda sağlanan artışlara ve yapılan vergi indirimlerine rağmen 2022 yılında son yirmi yılın en iyi bütçe performansı gerçekleştirilmiştir. 2022 yılı bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranı yüzde 1'e düşmüş, ülkemiz dört yıllık aradan sonra yeniden faiz dışı fazla vermeyi başarmıştır. 2023 yılında bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının yüzde 6,4 oranında gerçekleşmesi beklenmektedir. Depremde hasar gören bölgelerin yeniden ihyası ve imarıyla depremin etkilerinin ortadan kaldırılması amacıyla 2023 yılında 762 milyar lira harcama yapılacağı tahmin edilmektedir.
2024 yılı bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının da yüzde 6,4 olarak gerçekleşeceği öngörülmektedir. 2024 yılı bütçesinden yatırımlara ayrılan kaynak 1 trilyon 592,9 milyar liraya yükseltilmekte olup bu tutar 2024 yılı bütçesinin yüzde 14,4'üne denk gelmektedir.
2024 yılı bütçesinde depremlerin yol açtığı hasarların süratle giderilmesi ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları için 1 trilyon 28 milyar lira kaynak ayrılmaktadır. Bu tutarın da gayrisafi yurt içi hasılaya oranı yüzde 2,5 düzeyindedir.
Savunma ve güvenlik birimleri için, Savunma Sanayii Destekleme Fonu için ayrılan kaynak da dâhil edildiğinde 2024 yılında 1 trilyon 133,5 milyar lira ödenek öngörülmekte olup bütçe büyüklüğünün yüzde 10,2'sine karşılık gelmektedir.
Yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı büyüme stratejisi kapsamında reel kesim destekleri için bütçede 376,5 milyar lira ödenek öngörülmektedir. Bunun altında SGK işveren prim ödemeleri, tarımsal kredilerin, esnaf kredilerinin sübvansiyon desteği, mesleki eğitim kapsamında ödenen devlet katkısı, ihracat olmak üzere reel sektöre verilen destekler yer almaktadır.
Eğitim bütçesi 2024 yılında 1 trilyon 615,2 milyar lira olup eğitime yüzde 14,6 oranıyla en büyük pay ayrılmaktadır. Hocam gitmiş herhâlde. Strateji ve Bütçe Başkanlığımız hata yapmaz, bu rakamlar Strateji ve Bütçe Başkanlığımızın rakamları yani sanki farklıymış gibi ifadede bulundu Hocam, gelince konuşuruz onu. Millî Eğitim Bakanlığının yatırım bütçesi 2023 yılı ödeneğine göre yüzde 117 artışla 46,1 milyar liradan 100,2 milyar liraya yükseltilmektedir. 2024 yılı bütçesinden öğrencilerimize doğrudan nakdî ve ayni olarak sağlanan destekler için tahsis edilen ödenek tutarı 135,5 milyar liradır. Yükseköğrenim öğrenci yurdu yatırımları için, yurt yatırımları için 2024 yılında yüzde 131 oranında artışla 10,8 milyar lira kaynak ayrılmıştır.
2024 bütçesinden sağlık hizmetleri için 779,6 milyar lira kaynak ayrılmaktadır. Sağlık Bakanlığı ve yükseköğretim kurumları döner sermayeleri ile SGK'den yapılacak sağlık harcamaları da dikkate alındığında sağlık alanına ayrılan toplam kaynak 1 trilyon 650,1 milyar liraya ulaşmaktadır. Bu da 2024 bütçesinin yüzde 7'sine karşılık gelmektedir.
2024 yılı bütçesinden sosyal güvenlik kurumlarına yapılacak transferler tutarının yaklaşık 1 trilyon 512,9 milyar lira olması öngörülmektedir.
2024 yılı bütçesinde tarıma 384 milyar lira kaynak ayrılmaktadır. Bu kapsamda, tarımsal destek programları için 91,6 milyar lira, tarım sektörü yatırım ödenekleri için 100,6 milyar lira; tarımsal kredi sübvansiyonu, müdahale alımları, tarımsal KİT'lerin finansmanı ve ihracat destekleri için 191,8 milyar lira kaynak ayrılmaktadır.
"Mahallî idarelerin güçlendirilmesi" anlayışı devam etmektedir. Büyükşehir ve diğer belediyeler ile il özel idarelerine ayrılan toplam kaynak 859,6 milyar liraya çıkarılmakta olup bu kaynağın gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2024 yılında yüzde 2,1'e yükselmektedir.
Sosyal yardım bütçesi 2024 yılında 497 milyar liraya çıkarılmaktadır. Bu tutar 2024 yılı bütçesinin yüzde 4,5'ine denk gelmektedir. Sosyal harcamaların gayrisafi yurt içi hasılaya oranının 2024 yılında yüzde 1,2'ye yükseleceği görülmektedir.
Vatandaşlarımızın daha ucuz elektrik ve doğal gaz kullanabilmeleri için 2024 yılı bütçesinde 508,6 milyar lira kaynak öngörülmektedir. 2023 yılında doğal gaz kullanan vatandaşlarımız ve KOBİ'lere doğal gazda yüzde 73 oranında, elektrikte ve mesken aboneleri için birinci kademede yüzde 63 oranında sübvansiyon uygulanmaktadır. Avrupa İstatistik Ofisi tarafından yayımlanan verilere göre, 2023 yılının ilk altı aylık döneminde Avrupa ülkeleri arasında hane halkına en ucuz elektrik sağlayan 2'nci ülke Türkiye'dir. Ayrıca 2022 yılının ikinci altı aylık döneminde hane halkına en ucuz doğal gaz sağlayan ülke Türkiye olmuştur. Sakarya Gaz Sahası'nın devralınmasıyla birlikte vatandaşlarımıza bir ay ücretsiz doğal gaz imkânı sağlanmış, on bir aylık dönem için de 25 metreküpe kadar destek sağlanmış, bunun için 19 milyar lira ödenek ayrılmıştır. Asgari ücretin vergi dışı tutulması kapsamında 2024 yılında 595,1 milyar lira vergi istisnası söz konusu olmuştur.
Son olarak, kamu çalışanları ve emeklilerine 2024 Ocak ayında enflasyon farkı dâhil yüzde 45'in üzerinde zam yapılması beklenmektedir. SSK ve BAĞ-KUR emekli aylıkları da 2024 yılının Ocak ayından geçerli olmak üzere, en az son altı aylık enflasyon oranında artırılacaktır, tabii beklentimiz emekli aylıklarındaki dengelenmenin sağlanması.
2024 bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini diliyorum.