BAŞKAN FUAT OKTAY - Cumhuriyetimizin yeni yüzyılının ilk toplantısını yapıyoruz bugün. Sizlerin ve tüm milletimizin bu vesileyle Cumhuriyet Bayramı'nı kutluyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere binlerce yıllık tarihimizin son yüzyılındaki eserimiz Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasında ve bugünlere gelmesinde emek ve katkısı bulunanları buradan minnetle rahmetle anıyorum. Hayatta olanlara da hayırlı, sağlıklı uzun ömürler diliyorum.

Değerli arkadaşlar, hatırlarsanız geçtiğimiz toplantımızı açarken sözlerimize uluslararası alanda kabul edilemez hadiselerin yaşandığı, masum sivil kayıplarının katliam boyutuna ulaştığı ve maalesef uluslararası örgütlerin sessiz ve işlevsiz kaldıkları, diğer aktörlerin de bunu engellemek yerine, insani değerler ve hukuk yerine çıkarları çerçevesinde tavır aldıkları bir dönemde toplandığımızı ifade ederek başlamıştık.

Ne yazık ki Gazze'de İsrail'in insanlık dışı ve hukuk tanımaz, kabul edilemez, orantısız güç kullanımı devam ediyor. Savaş suçu mertebesine ulaşan bu saldırıların bedelini ise günahsız siviller, kadınlar, çocuklar ödemeye devam etmekte. İnsan haklarının ve uluslararası hukukun savunuculuğunu üstlenen, her türlü aşırılığa karşı mücadele ettiğini iddia eden başta Batılı ülkelerin çoğu İsrail'in bu saldırganlığı karşısında ne yazık ki sessiz kalmakta. Bazılarından ise en yetkili isimlerden İsrail'i her şartta desteklemenin Tanrı'nın kendilerine yüklediği bir görev olduğunu ifade ettiklerini dahi duyuyoruz.

Bu yol küresel barış ve istikrara giden yol değildir. Bu, yaşam hakkı ve inanç özgürlüğü gibi en temel değerleri ayak altına alan ve dünyamızı çok daha büyük bölünmelere, krizlere, çatışmalara sürükleyecek bir yoldur. Türkiye bu yolun yolcusu olmadı, olmayacaktır. Ümidimiz bu sabırlı ve itidalli tutumumuzun uluslararası hukuka duyduğumuz saygı ve devlet sorumluluğuna dayandığının iyi anlaşılmasıdır.

Bugüne kadar haklıyı ve mağduru kimliğine bakılmaksızın, bakmaksızın savunduk; tabii ki bundan sonra da savunacağız. Bölgemizdeki çatışmaların daha fazla masum cana mal olmadan durdurulması ve sorunların diyalog yoluyla adil bir şekilde çözümlenmesi yönündeki kararlı ve ilkeli politikamızı uygulamaya devam edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın gündeme getirdiği İsrail-Filistin barış konferansı önerisi de bu yaklaşımın bir tezahürüdür. Beklentimiz tüm uluslararası aktörlerin de aynı sorumlulukla hareket etmeye başlamalarıdır.

Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, değerli katılımcılar; Dışişleri Komisyonu olarak dış temas ve görüşmelerimizi sürdürmekteyiz. 19 Ekimdeki son Komisyon toplantımızdan bu yana Danimarka ve Baltık ülkeleri grubu olarak Letonya, Estonya ve Litvanya büyükelçilerini kabul ettik. Ayrıca Danimarka Dışişleri Bakanı Lars Lökke Rasmussen'le Baltık Ülkeleri Parlamentolarının Dışişleri Komisyonları Başkanlarını ve Küba Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu Başkan Yardımcısını ağırladık. Cuma günü, 3 Kasımda Kazakistan'da yapılacak Türk Devletleri Teşkilatı Toplantısı öncesinde Kazakistan Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Başkanıyla da bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Tüm bu görüşmelerimizde ikili ilişkilerimizin daha da geliştirilmesi için atılabilecek adımları ele alıyor, ülkemizin hassasiyet duyduğu konulardaki görüşlerimizi muhataplarımıza açıkça ifade ediyoruz. Hedefimiz bu temaslarımızı yoğunlaştırmak ve parlamenter diplomasi kanallarını dış ilişkilerimizi daha da geliştirmek amacıyla etkin bir şekilde kullanmak. Bu çerçevede kasım ayı içerisinde de Kosova, Singapur, Malezya ve Arnavutluk'a Komisyon olarak ziyaretlerimiz olacak.

Öte yandan, Komisyonumuzca onaylanarak Genel Kurula sevk edilen uluslararası anlaşmaların 5'i de onaylanarak yasalaşmıştır. Bugün de Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde bir Türk Yatırım Fonu'nun Kurulmasına İlişkin Uluslararası Anlaşma Genel Kurulda ele alınacak. Bu anlaşmanın 3 Kasım 2023 tarihinde Kazakistan'da yapılacak Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Zirvesi'nden önce onaylanması ülkemizin sürece verdiği önemin somut bir göstergesi olacak. Genel Kurulda bu anlaşmaların süratle ele alınması için siyasi parti gruplarının yapmış oldukları katkılara da ayrıca teşekkür ediyorum.

Bugünkü toplantımızın gündeminde yer alan 24 anlaşmanın 23'ü geçtiğimiz yasama döneminde Komisyonumuzda görüşülerek kabul edilmiş ve şerhli olarak Genel Kurula iletilmiş, indirilmiş anlaşmalardır. Ülkemizin menfaatleri çerçevesinde imzalanmış bulunan bu anlaşmaların onaylanması ikili ve çok taraflı ilişkilerimize önemli katkı sağlayacaktır.

Ben, gündeme geçmeden önce, Dışişleri Komisyonunda boş bulunan ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi Grubuna düşen 3 üyeliğe Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren ve Diyarbakır Milletvekili Berdan Öztürk seçilmişlerdir; kendilerine hoş geldiniz diyorum, hayırlı olsun.

Basın mensubu arkadaşlarımızı dışarıya davet ediyorum, gündemimize geçeceğiz.