Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/276) ve 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/274) ile Sayıştay tezkereleri a) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı b) Mesleki Yeterlilik Kurumu c) Sosyal Güvenlik Kurumu d) Türkiye İş Kurumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 02 .11.2023 |
TAHSİN OCAKLI (Rize) - Çok teşekkür ediyorum efendim, sağ olun Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, sunumlarınız için teşekkür ediyoruz, bilgilendirmeyi aldık ama her sunum gibi aslında çoğu vaatten öteye olmuyor bizim için, biz öyle algılamıyoruz en azından.
Şimdi, bütçe sunumunun 10'uncu sayfasında örneğin, sosyal güvenliğin yaygınlaştırılacağından bahsetmişsiniz, hedef olarak güzel elbette bunlar ama gerçek öyle değil gibi görünüyor çünkü SGK'nin 477 milyar lira alacağı tahsil edilmemiş durumda. 2022'de örneğin 39,7 milyar TL açık verdi. Kurumun açığı bir önceki yıla göre yüzde 83,8 büyüdü ve 2022'nin -bunlar, tabii, erişebildiğimiz TÜİK verileri- son çeyreğinde de Türkiye'de toplam çalışan sayısı 31,5 milyon, SGK'ye kayıtlı olan çalışan sayısının 26,3 milyon olduğu görülünce demek ki kayıtsız, güvencesiz, SGK'siz çalışan 5 milyon insan olduğunu görebiliyoruz. Demek ki insanlarda yeterince SGK anlamında güven yok.
Şimdi, eski Bakan Sayın Bilgin açıklamalarında geçici işçiliği bitireceklerini ifade etmişti "Hastanelerde taşeron sistemini özellikle kaldırıp işçileri sürekli işçi kadrosuna alacağız." diye vaatleri olmuştu. Tabii, birçok bakanlıkta olduğu gibi bakanlar da değişince eski bakanların söylediklerinin hükmü kalmıyor mu? Yoksa onun vaktinin olmadığını ya da bir şekilde zamanının yetmediğini düşünerek siz Sayın Cumhurbaşkanının da daha önce söz verdiği gibi mevsimlik işçilere kadro vermeyi düşünüyor musunuz? Benim bulunduğum Rize'de, seçim bölgem olan Rize'de özellikle ÇAYKUR'un çalışanları, belediye çalışanları ve hastanenin çalışanları çok uzun zamandır bu kadro sorunuyla ilgili söz verildiği hâlde yerine getirilmediği için şikâyetçi.
Şimdi, Sayın Bakan, sizin bilginiz olmayabilir ama Rize Araştırma Hastanesinin radyoloji servisinde çalışan 14 işçi taşeronda çalıştığı gerekçesiyle işten çıkarıldı oysa yaklaşık her biri on-on beş yıldır bu hastanede hizmet vermiş olup yeni gelen arkadaşların bu hizmet biçimine adaptasyon açısından bir süre gerektiği gerekçesiyle daha az verimli çalışabileceği düşünüldüğünde elbette bu arkadaşlarımızın işlerinden alınmaması gerekiyordu ama ne yazık ki hem Sayın Rektörle hem İl Sağlık Müdürlüğüyle hem de sizin kurumlarınızla yaptığım görüşmelerde bu konuda bir sonuç alamadık ve bu işçilerimiz şu anda işsizler. Bunu da size dipnot olarak vermiş olayım. Bu önemli bir durumdur çünkü elbette bu durum özellikle hastanelerde randevuların geç oluşmasını sağlayarak sağlık hizmetinin de aksamasına neden olan konulardır bu konular.
Sayın Bakan, size bir soru sormuştum, onun da cevabını alamamışım; tam 78'inci gününde, Grup Başkanımız aslında biraz söz etti, Sputnik çalışanlarının greviyle ilgili. Soru sordum, üzerinden beş hafta geçti, oysa on beş gün içinde cevap vermeniz gerekiyordu. Birincisi, cevap vermemiş olmakla Anayasa'ya aykırı davranmış olmuyor musunuz?
Şimdi, size, Sputnik'le ilgili orada çalışanların sorularını aslında aktarmak istiyorum biraz. Soru şu: Grev kararı alındıktan sonra özellikle işten çıkarılan işçiler var, personel var ve onların yerine "İhtiyaç yoktur." denilerek aslında başka kişilerin alınmış olması da bir hak ihlali değil midir? Bu konuda sizin herhangi bir yaptırımınız olmadı, bundan sonra yapmayı düşünüyor musunuz? Özellikle bu işçilerin iadesiyle ilgili herhangi bir girişimde bulunmadınız, bununla ilgili bir şey yapmanız gerekiyor.
Anayasalarda, tabii, emeği önceleyen, çalışanları koruyan düzenlemeler olmasına rağmen "Toplu iş görüşmeleri sırasında uyuşmazlık durumlarında işverenlerin işten çıkarma yoluna gitmelerini önleyecek herhangi bir düzenlemeniz var mı, bunun için bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?" sorusunu da size yöneltmek istiyorum.
Son beş yıl içerisinde 2822 sayılı Yasa'nın grev hakkıyla ilgili maddelerini ihlal ettiği için cezai müeyyide uygulanan herhangi bir iş yeri var mıdır, varsa kaç tanedir, bunlar kimlerdir? Yani burada işçilerin değil, işverenlerin kollandığını düşünen bir hâlimiz var. Bu sorulara cevap vermeniz ümidiyle... İşin doğrusu, bu defa soru önergesi değil de direkt size sorabildiğim için cevaplayacağınızı düşünüyorum.
Teşekkür ederim.
Zamanı erkenden de kullanmış oldum.
İyi günler diliyorum.
Sağ olun.
Saygılarımı sunuyorum.