İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Evet, kısaca...

Sayın Başkan, tüm kurumlar, bireyler, herkes kanunlara, Anayasa'ya uymakla yükümlü. Kuşkusuz buradaki Anayasa'ya uyumu denetleyecek olan Divandır ama söz sırası bana geldiği zaman ben de kendi fikrimi, partimizin görüşlerini söyledim, söylemekle mükellefiz. Bizim varlık sebebimiz, Türk devletini, Türk milletini ilelebet yaşatma ülküsüdür. Şimdi, herkesin, Anayasa'ya tabi olan herkesin de bu anlayış içerisinde olması lazım. Şimdi, Türk devletine, kurumlarına ağza alınmayacak hakaretler edilecek, yalan yanlış beyanatlarda bulunulacak, güvenlik güçleri suçlanacak, buna sessiz kalmamız beklenilemez. Ben hakaret etmedim...

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Arkadaşımıza "terbiyesiz" dediniz, hem de 2 defa söylediniz bunu.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - "Terbiyesiz" dediniz.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Bakın, terbiyenin tarifine bakın; terbiyenin tarifi, toplum kurallarına, topluluk kurallarına uymamaktır. Buradaki topluluğun kuralı Anayasa ve İç Tüzük'tür. İç Tüzük'ün 46'ncı maddesine bakın, orada der ki: "Konuşan hatibin sesi kesilmez." Ben konuşurken sesimi kesti. Dolayısıyla ben kimseye hakaret filan da etmedim.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Bu durumda size sözünüzü iade etmemizde hiçbir sakınca yok.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sesinizi kesersem yapabilirsiniz.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Yok yok, genel şeylerde.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Ama ben konuşurken siz yaptınız bunu; siz değil, bir başka arkadaş.