KOMİSYON KONUŞMASI

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Sayın Başkan, Sayın Bakan; hepinize iyi akşamlar diliyorum.

6 Şubatta büyük bir deprem yaşadık, bu depremi yaşayan kentlerden bir tanesi de seçim bölgem olan Adıyaman'dı. Tabii, deprem sonrasında karşılaştığımız tablodan kısaca söz etmek istiyorum: Deprem sonrası kurumlarımızın ne kadar hazırlıksız olduğunu yaşayarak gördük. Adıyaman 700 bin nüfuslu bir kentti, hiçbir haber bülteninde bile ismi geçmedi deprem sonrasında ve bir kent unutuldu Sayın Bakan. Özellikle liyakatsiz kadrolar, burada, bir kentte binlerce insanın can vermesine sebebiyet verdiler. Burada aslında hepimizin şunu görmesi gerekiyor: Hazırlıksız olduğumuzu ortaya çıkarmıştı bu 6 Şubat depremi. Adıyaman'da aynen tablo şuydu: Vali, Emniyet, bütün kurumlar çaresiz bir şekilde bekliyorduk, hiçbir şey yapamıyorduk; sebebi çünkü bir hazırlığımız yoktu, bir el fenerine, bir jeneratöre ulaşamıyordu insanlarımız ve hiçbir koordinasyonu yapamıyorduk çünkü bütün yollar kapanmıştı, elektrik yoktu ve vatandaşlarımız çaresiz bir şekilde arama kurtarmayı bekliyorlardı. Ancak ortada AFAD yoktu, arama kurtarma yoktu; arama kurtarma geciktiği için de yurttaşlarımız gözlerimizin önünde tabir yerindeyse inleye inleye can verdiler. Sayın Bakan, kurtarılacak pozisyonda olan, benim gözümle gördüğüm yüzlerce insan kurtarılamadı; bir kısmı donarak vefat etti, bir kısmı da öldü, şehit oldu. Bunları niye söylüyorum? Türkiye, Anadolu beşik gibi sallanıyor Sayın Bakan. Bundan sonraki depremlere hazırlık konusunda bu ülkenin bütün insanlarının, Hükûmetinin gerçekten tedbir alması lazım. Aslında Türkiye'nin en büyük sorunu, güvenlik sorunu depremdir. Bakınız, bu 6 Şubat depreminde Kurtuluş Savaşı'ndan çok daha fazla şehit verdik, insan kaynağımızı yitirdik, maddi manevi olarak ülkemiz büyük kayıplar yaşadı. Dolayısıyla burada herkesin gerçekten şapkayı önüne koyması lazım ve hazırlık yapması lazım, burada da hazırlık yapacak bakanlıkların başında, özellikle AFAD'ın başında olan Bakan olarak sizler geliyorsunuz. Umarım bu konuda gerekli hassasiyeti gösterir ve gerekli çalışmaları bir an evvel başlatırsınız.

Sayın Bakan, 6 Şubat depreminden sonra kurulan Meclis araştırması komisyonu -deprem komisyonu- bir rapor hazırladı. Burada, sizin Bakanlığınıza ilişkin de yapılacak işler 83 başlık altında tek tek sıralanmış. Sizin Bakanlığınızın ve ekibinizin bu konuda hassasiyet göstermesini ve bu konudaki yasal çalışmaları da yapmasını biz bekliyoruz.

Sayın Bakan, yine deprem bölgeleriyle ilgili şu anda en büyük tehlikelerden bir tanesi de asbest sorunu. Siz Adıyaman'daki ziyaretinizde açıklamıştınız, bu ağır hasarlı binaların yıkım çalışmalarını yapan müteahhitler -açıkça söyleyeyim- talimatlarınıza uymuyorlar; bunlar demiri çıkarıyorlar, enkazları yerinde ayrıştırıyorlar, ortalık toz duman ve deprem bölgesinde depremden sağ kurtulan vatandaşlar toz yutuyorlar, asbest yutuyorlar; önümüzdeki süreçte, bölgenin en büyük tehlikesi kanser riskiyle herkes karşı karşıya kalacak. Bu konuda da Bakanlığınızı ve sizleri daha duyarlı olmaya davet ediyorum Sayın Bakan.

Sayın Bakan, bunun dışında, yine deprem bölgelerinde en büyük sorunlardan bir tanesi de kırsala dağıtılan konteynerlerin yalıtımsız olması yani halk arasında "Çin konteyneri" olarak tabir edilen konteynerler dağıtıldı; bunlarda yalıtım yok, soba kurma imkânı yok. Dolayısıyla zaman zaman 1 metreyi aşan kar yağışının olduğu bölgelerde, eksi 20 derece soğuğun olduğu yerlerde bu konteynerlerde vatandaşların barınma sorununun çözülmesi mümkün değildir. Bakanlığınızın kış gelmeden bu konuda adım atmasını bekliyoruz, gerekirse bu konteynerlerin yenileriyle değiştirilmesini bekliyoruz.

Sayın Bakan, bunun dışında, deprem bölgelerinde kiracıların bir sorunu var. Sayın Bakanım, sizden önceki Bakan da açıklamıştı "Biz kiracıları da mağdur etmeyeceğiz." demişti. Bugün, deprem illerinde, valilikler kira desteği alan afetzedelere konteyner vermiyorlar, sebebi de şu: "Siz yurttaş olarak kira desteği tercihinizi yapmışsınız, biz artık konteyner vermeyeceğiz." diyorlar. Bu, gerçekten çok büyük mağduriyetlere sebebiyet veren bir uygulama çünkü şartlar değişti. Deprem sonrası can havliyle kendisini başka şehirlere atan vatandaş için o zaman kira desteği daha anlamlıydı ancak şu anda memleketine dönmüş; Malatya'ya dönmüş, Adıyaman'a dönmüş. Bu insanların kendi yurtlarında, kendi şehirlerinde barınma sorunlarının çözülmesi gerekiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Tutdere, ilave bir dakika veriyorum.

Buyurun, toparlayın lütfen.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Bakanlığınızın bu kiracılarla ilgili bir adım atması gerekiyor. Bu mevcut durum uygulamada hem valilikleri sıkıntıya sokuyor hem de vatandaşlar mağdur.

Sayın Bakan, bu kiracıların durumunun yeniden gözden geçirilmesi, kira desteğinden vazgeçen kiracıların da konteynerlere yerleştirilmesi gerekiyor. Aksi takdirde bu kış gerçekten bölgede çok zor geçecek ve mağduriyetler artacak.

Bunun dışında, kira destekleri de gerçekten çok komik duruma düşmüş durumda yani kiracı için 3 bin lira, ev sahibi için 5 bin liralık kira desteği artık bahşişe dönmüş durumda; bölgede kiralar çok yüksek, siz de takdir edersiniz ki ülkemiz yüksek bir enflasyonla boğuşuyor. Dolayısıyla kira desteklerinin de artırılması mağduriyeti giderecektir. Ben, bu konuda Bakanlığınızdan duyarlılık bekliyorum, çalışma bekliyorum; yapmış olduğunuz çalışmalar için de sizlere teşekkür ediyorum.

Bütçenizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.