KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım ve Bakan Yardımcıları, kıymetli bürokratlar, basınımızın değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sayın Bakanım, kapsamlı sunumunuz için teşekkür ediyorum.

Turizm bir ülkenin dışarıya açılan en önemli tanıtım penceresidir. Turizm ekonomik gelişme ve istihdam sağlama açısından da önemli bir sektördür. Turizm dünyadaki ve ülkelerdeki olumsuz gelişmelerden oldukça çok etkilenen bir sektördür, nitekim pandemi süreci en büyük darbeyi turizm sektörüne vurmuştur. Pandeminin yanı sıra savaş ve krizlerin etkisiyle küresel anlamda artan enerji ve ulaştırma maliyetleri, yüksek enflasyon, seyahat maliyetlerini yükseltmiş ve tüketici harcamaları üzerinde baskı oluşturmuştur. Pandeminin yıkıcı etkisinin hafiflemesiyle birlikte turizm sektöründe toparlanma sürecine girilmiştir. Uluslararası turist sayısı 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 111,5 oranında artarak 969 milyon kişi olarak gerçekleşmiş ancak 2019 yılı seviyesinin yüzde 33,8 altında kalmıştır. Uluslararası turizm gelirleri de 2022 yılında yüzde 75,5 oranında artarak 1,1 trilyon dolara ulaşmış olmasına rağmen 2019 yılı turizm gelirlerinin yüzde 74,6'sı seviyesindedir. Söz konusu veriler turizm sektöründe küresel çapta bir toparlanmaya işaret etmekle birlikte pandemi öncesi 2019 yılı düzeyine erişemediğini göstermektedir.

Ülkemizde turizm sektörü 2021 yılında yakaladığı toparlanma eğilimini sürdürerek küresel turizme göre çok daha iyi bir performans sergilemiştir. 2022 yılında ülkemize gelen turist sayısı bir önceki yıla göre yüzde 71 oranında artarak 51,4 milyon, turizm gelirlerimiz ise yüzde 54 artarak 46,5 milyar dolar gerçekleşmiştir. Pandemi öncesi 2019 yılı verileriyle karşılaştırıldığında turist sayısı açısından yaklaşık aynı düzeyde bir gerçekleşme olmasına rağmen yüzde 20 oranında daha fazla turizm geliri elde edilmiştir. 2019 yılında dünyanın en çok turist ağırlayan 6'ncı ülkesi olan Türkiye 2022 yılında Fransa, İspanya ve ABD'nin ardından turist sayısıyla 4'üncülüğe, toplam gelirde ise 7'nciliğe yükselmiştir.

Turizm sektörünün 2023 yılı dokuz aylık performansı da memnuniyet vericidir. 2023 yılının Ocak-Eylül döneminde ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,2 artışla 44 milyon 605 bin kişi olarak gerçekleşmiştir. Turizm gelirlerimiz ise aynı dönemler itibarıyla yüzde 20,1 artışla 42 milyar dolara çıkmıştır. Turizm gelirlerimizin giderek artmasında turist sayısındaki artışın yanı sıra kişi başına ortalama harcama ve günlük ortalama harcamaların da artması önemli bir etken olmuştur. Beş yıl önce 2018 yılında kişi başına ortalama harcama 669 dolar iken 2022 yılında 905 dolar olmuştur. 2023 yılının ilk dokuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6 artışla 942 dolar gerçekleşmiştir. Daha da önemlisi gecelik ortalama harcama 2018 yılında 67 dolar iken her geçen yıl artarak 2022 yılında 89 dolara çıkmıştır. 2023 yılının ilk dokuz ayında da artış devam etmiş olup geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,5 artışla 101 dolara kadar yükselmiştir.

Turizm gelirleri ekonomi için önemli bir kaynaktır ve birçok farklı sektörü ve vatandaşımızı ilgilendirmektedir. Uluslararası rekabette daha öne çıkmak, turist sayısı ve turizm gelirini daha da artırmak, turizm potansiyelimizden daha fazla istifade etmek ülkemizin turizm politikasının temel hedefidir. Türkiye iklimi, doğal, tarihî ve kültürel zenginlikleri yanında konumunun sağladığı kolay ulaşılabilirlik, rakip ülkelere göre daha yeni ve nitelikli tesislere sahip olması dolayısıyla turizm potansiyeli yüksek bir ülkedir. Ülkemiz sahip olduğu bu kıymeti planlı, verimli ve etkili bir şekilde değerlendirdiği takdirde dünya turizminden aldığı payı daha da artıracak ve dünyada inşallah 1'inci sıraya da gelecektir. Türkiye bunu sağlayacak altyapı, insan gücü, bilgi birikimi ve tecrübeye sahiptir. Nitekim giderek ivme kazanan ve artan turizm gelirlerimiz bunun göstergesidir.

Değerli milletvekilleri, Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizim de görüşümüz doğrultusunda 2019 yılında kurulan ve özel sektörün karar süreçlerinde yer aldığı Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı sektörün geleceği açısından önemli bir görev yürütmekte ve turizm hedeflerine ulaşılması bakımından önemli katkı sunmaktadır. TGA sayesinde ülkemizin tanıtımı çok daha profesyonel bir biçimde yürütülmektedir.

Turizmde hizmet kalitesinin artırılması için tüm konaklama tesislerine Bakanlıktan turizm işletme belgesi alma zorunluluğu getirilmiştir. Turizm sektöründe nitelikli personel sayısının artırılması için iş gücü piyasası ile turizm eğitim sistemi arasındaki bağın güçlendirilmesi önem arz etmektedir. Bu amaçla, çok önemli bir çalışma başlatılmış, Millî Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan protokollerle turizm meslek lisesi öğrencilerine konaklama tesislerinde beceri eğitimi almaları, en az 3 yabancı dil öğrenmeleri, burs ve istihdam imkânı sağlanmıştır, 66 okul turizm meslek lisesine dönüştürülmüştür. Bunun yanı sıra, Bakanlıktan turizm yatırım ve işletme belgeli tüm konaklama tesislerine personel lojman alanı tahsis imkânı verilmiştir.

Ülkemizde turizm sektörü için yeni bir dijital takip altyapısı oluşturulmuş, ziyaretçilerin davranışlarını büyük veri ve yapay zekâya dayanarak analiz etme ve hedef ülke bazlı destinasyon tanıtım stratejisi oluşturma imkânı sağlanmıştır. Türkiye'nin ilk ve tek dijital global tanıtım platformu "goturkiye.com" yenilenmiş yapısıyla ülkemizin turizm potansiyelini destinasyon ve deneyim odaklı bir bakış açısıyla hedef pazarlarda kullanıcılara sunmaktadır. "GoTürkiye" hesabı sahip olduğu 2,6 milyon takipçi sayısıyla dünyada 3'üncü sırada yer almaktadır.

Ülkemiz 2023 yılında 551 adet mavi bayraklı plajıyla dünyada 3'üncü sıradadır. Daha önce hizmete açılan 10 adet ücretsiz halk plajına ilave olarak 2023 yılında 5 adet daha ücretsiz halk plajı tamamlanarak vatandaşımızın hizmetine sunulmuştur. Ülkemizin doğal, tarihî, kültürel ve diğer zenginliklerinin çevreye duyarlı, tarihe saygılı, özgünlüğünü muhafaza eden ve sürdürülebilirliğini sağlayacak bir anlayışla, yüksek katma değer yaratacak şekilde değerlendirilmesini, zengin turizm potansiyelimizi gereğince değerlendirmek için tanıtım ve pazarlama konularına daha da etkinlik kazandırılarak potansiyelimizin dört mevsim kullanılmasını sağlamaya yönelik çalışmalar sürdürülmelidir. Ayrıca, ülkemizdeki sağlık turizmi potansiyeline yönelik projeler hayata geçirilmeli ve bu kapsamda özellikle ileri yaş turizmi ile termal turizme yönelik tanıtım stratejileri geliştirilmelidir.

Değerli milletvekilleri, ülkemiz kültür ve tabiat varlıkları açısından oldukça zengin bir mirasa sahiptir. Ülke genelinde toplam tescilli kültür varlığı sayısı 122 binin üzerindedir. 2022 yılında ülkemizde gerçekleştirilen arkeolojik kazı ve araştırma sayısı 713'e ulaşmış olup, 2023 yılında 725'e çıkması beklenmektedir. Arkeoloji alanında ülkemizi dünyada lider konuma getirecek bir kurumsal yapı gözetilerek Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsünün kuruluş çalışmaları tamamlanmıştır. Kültürümüzün uluslararası düzeyde tanıtımı amacıyla yürütülen çalışmalar sonucunda, 2023 yılında Gordion ile Orta Asya'dan Horasan bölgesine Türklerin mimari üslubunu günümüze taşıyan ahşap direkli ve kirişli camiler kapsamında Beyşehir Eşrefoğlu Camisi, Ankara Ahi Şerafettin Camisi, Afyonkarahisar Ulu Camisi, Sivrihisar Ulu Camisi ve Kastamonu Mahmutbey Camisi UNESCO Dünya Mirası Listesine eklenmiştir. 2023 itibarıyla UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde bulunan ülkemize ait kültür varlığı sayısı 21'e, geçici listeye giren kültür varlığı sayısı ise 82'ye ulaşmıştır. Ayrıca, ülkemiz UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerinde kayıtlı 25 kültürel değeriyle bu alanda en çok unsur kaydettiren 3'üncü ülke konumundadır.

Kültür merkezi, müze, kütüphane, sinema ve tiyatro salonu gibi kültürel altyapı unsurları önemli sayıda artmıştır. Bakanlık tarafından çok önemli çalışmalar yapılmakla birlikte kültürel altyapı unsurlarının mimari, işletme modeli, fiziki büyüklük planlaması ve alanın verimli kullanımı açısından yeniden değerlendirilmesi ihtiyacı devam etmektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 100'üncü yılını büyük bir gururla kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti, millî birlik anlayışıyla bütünleşme ve kucaklaşma ülküsü etrafında şekillendirilmiş, millî devlet, millî kimlik, millî dil üzerinde ittifak edilerek inşa edilmiştir. Anayasa'mızda da ifade edildiği üzere, herkes eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir. Herkesin etnik kökeni, mezhebi, yöresi, ana dili muteber ve muhteremdir. Türk milleti bugüne kadar olduğu gibi, sinsi çabalara fırsat vermeyerek beraberliğini sonsuza kadar mutlaka sürdürecektir. Bin yıldır oluşan ve olgunlaşan kaynaşma kültürümüz, kardeşlik bağlarımızın güvencesi, ülkemizi küresel bir güç yapma hedefinde takip etmemiz gereken yolda rehberimizdir. Bizi biz yapan, bizi millet hâlinde bir arada tutan, birlik ve beraberliğimizin mayasını oluşturan unsurlar millî ve manevi değerlerimizdir. Millî ve manevi değerlerimizi nesiller arasında güçlü bir tarih, kültür ve medeniyet şuuruyla yaşatmak mecburiyetindeyiz.

Milliyetçi Hareket Partisi, Türk milletinin birliğini ve beraberliğini koruyarak, toplumsal huzursuzluk alanlarının cepheleşmeye dönüşmesini önlemeyi ve herkesin etnik kökenine ve inancına saygı duyarak birlikte yaşama ideali etrafında kenetlenip toplumsal sıkıntı ve sorunları çözmeyi amaçlamaktadır.

Asırlar içinde hep var olarak bugünlere ulaşan Alevilik ve Bektaşilik ne inançlarımızdan ayrı görülebilir ne de milletimizden ayrı tutulabilir. Alevi kardeşlerimiz millî kimliğimizin ayrılmaz bir parçasıdır, Türk milletinin mevcudiyetinin özünde yer almaktadır. Geçen yıl yapılan düzenlemelerle Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kurulmuş; Alevilik, Bektaşilik yolunda temayüz etmiş veya cemevlerinde erkân hizmeti yürütmüş kişilere sözleşmeli istihdam imkânı getirilmiş; cemevleri imar mevzuatına girmiş; mahallî idarelerce yapım, bakım ve onarım ile ücretsiz içme ve kullanım suyu verilebilmesi ve aydınlatma giderlerinin bütçeden karşılanması hükme bağlanmıştır.

Milleti millet yapan temel unsurlardan biri dildir. Millî kimliğimizin vazgeçilmez bir ögesi olarak gördüğümüz Türkçenin doğru ve güzel kullanımını esas alan çalışmaların etkinleştirilmesi, uygulamaların buna uygun icra edilmesi gerekmektedir. Türk dili araştırmalarına verilen önem artırılmalı, Türkçenin uluslararası düzeyde bilim, sanat, ticaret ve teleiletişim dili olarak kullanılabilmesini mümkün kılacak adımlar atılmalıdır. Ayrıca, her türlü basın-yayın, reklam, film, tiyatro eserleriyle gündelik hayatta kullanılmasında Türkçenin yozlaşmasına fırsat verilmemelidir. Türk kültürü ve sanatının yaşatılması, geliştirilmesi, tanıtılması ve yaygınlaştırılması amacıyla güçlü bir millî kültür endüstrisi kurulmalıdır. Uluslararası kültürel iş birliği programlarıyla Türk kültürünün çevre kültürler için cazibe merkezi hâline gelmesi sağlanmalıdır.

Türk Devletleri Teşkilatı 2040 Vizyon Belgesi'nde yer alan çerçevede, millî kültürümüzü yansıtan filmlerin ve özellikle Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkelerle ortak kültürel değerlerimizi yansıtacak ortak film projelerinin desteklenmesi Türk Dünyası Korkut Ata Film Festivali örneğinde olduğu gibi yerinde olacaktır.

Farklı kültürler karşısında özellikle yeni nesillerin kültür şokuna uğramasına ve kimlik bunalımına düşmesine mâni olacak kaliteli ve ihtiyaca cevap veren eserler ortaya konulmasına yönelik millî kültür değerlerinin tanıtılmasını ve benimsetilmesini sağlayacak çalışmalar sürdürülmelidir. Çocuklarımızın kişiliklerinin oluşumu ve kültürel değerlerimizi özümsemesi açısından millî çizgi film ve çocuk oyunları yazılım endüstrisinin desteklenmesini ve yönlendirilmesini önemli görüyoruz, ayrıca, bunların dış satım yoluyla kültürümüzün tanıtımına da katkı sağlayacağını değerlendiriyoruz.

Televizyon ve diğer platformlar üzerinden toplumsal hayatımızı zehirleyen bazı filmlerle şiddeti kışkırtan roller, kadın-erkek ilişkilerini yozlaştıran örnekler, aile birliğimiz ve manevi değerlerimiz bakımından büyük tehlike taşımaktadır. Bunların sınırsız ve sansürsüz şekilde sunulmasının önüne geçilmesi şarttır. Bu konuda RTÜK'ün önemli sorumluluğu bulunmakla birlikte bu yöndeki mevzuat eksikliği dâhil, kapasite eksikliklerinin giderilmesi gerekmektedir.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak, tüm sanat dallarının geliştirilmesini, faaliyet alanlarının yaygınlaştırılmasını, bu amaçla sanatın ve sanatçının desteklenmesini önemli görüyoruz. Sanatçıların söz ve eylemleriyle, toplumu millî değerleriyle barışık ve onu özümseyen bir anlayış içinde toplumsal ortak değerler etrafında kenetlemeye yönlendirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Nitekim, bu hassasiyeti taşıyan sanatçılarımız milletimizin nezdinde de baş tacıdır.

Geleneksel Türk sanatları folklorunun korunması, geliştirilmesi ve tanıtılması, Türk el sanatlarının yaşatılması için öncelikle sanatçıların desteklenmesi ve gençlere öğretilerek nesilden nesile aktarılması önem arz etmektedir. Millî kültürümüzü tanıtacak eser ve yayınlara destek verilmesi ve bu kitapların gençlerimizin kolaylıkla ulaşabileceği il ve ilçe kütüphaneleriyle küçük yaştan itibaren çocuklarımızın erişimine açılması büyük önem arz etmektedir. Tarihî gerçeklerin ortaya çıkarılması ve Türk tarihine ilişkin çarpıtma ve iftiraların önüne geçilebilmesi amacıyla millî kültürümüzün temel değerleri olma niteliğini koruyan her sahadaki yazılı eserlerin yok olmasının önlenmesi, bu eserlerin bugünkü yazı ve konuşma diliyle toplumumuza kazandırılması çalışmaları devam ettirilmelidir.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bağlı ve ilgili kuruluşları tarafından Türk tarihine ve millî kültürümüze yönelik çok önemli çalışmalar ve etkinlikler yapılmaktadır. Bu yıl, cumhuriyetimizin 100'üncü yılı anısına 12 eserden oluşan genel okuyucuya yönelik kitap serisi ile 11 eserden oluşan "Türkiye'nin Yüz Yıllık Birikimi" editöryal eser serisi hazırlanmıştır. Millî Mücadele ve İstiklal Harbi 100'üncü Yılında, Lozan Uluslararası Sempozyumu, Büyük Taarruz'un 101'inci Yıl Dönümü Paneli, 10'uncu Uluslararası Atatürk Kongresi gibi ulusal ve uluslararası etkinlikler düzenlenmiştir. 58 il ve 82 sosyal bilimler lisesinde Atatürk kitaplığı açılmıştır. Sanal ortamda erişime açılan Atatürk Ansiklopedisi'yle ilgili site 7 milyonun üzerinde kişi tarafından ziyaret edilmiştir. Türk Devlet ve Düşünce Hayatına Yön Veren Şahsiyetlerin Kısa Yaşam Öyküleri Serisi ve Çevirisi Projesi'nin ilk ürünü "Aşkın Dili Yunus Emre" adlı eser 12 yabancı dilde, Aydın Sayılı ve Cahit Arf kitapları 6 yabancı dilde, Mustafa Kemal Atatürk ve Fatih Sultan Mehmet'in hayat hikâyelerini anlatan kitaplar 10 yabancı dilde yayınlanmıştır. Türk Masal Külliyatı-1 Projesi kapsamında "masal.gov.tr" genel ağ adresine girilen masal sayısı 6 bini aşmıştır. Dilde, Fikirde, İşte Birlik Türk Dünyası Edebiyat Ödülleri etkinliğinin 2'ncisi Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Azerbaycan lideri Haydar Aliyev'in anısına 2023 Türk Dünyası Kültür Başkenti Şuşa'nın bulunduğu Azerbaycan'da düzenlenmiştir. Türk dünyasından yüzlerce sinemacı, oyuncu ve kültür insanını bir araya getiren, Türk dünyası ülkeleri arasındaki kültürel ve sanatsal iş birliği olanaklarının artırılması, müşterek tarihî, kültürel ve toplumsal değerlerimizin güçlenmesine ve zenginleşmesine katkı sağlaması amacıyla hayata geçirilen Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali'nin 3'üncüsü Azerbaycan'ın Bakü ve Şuşa şehirlerinde gerçekleştirilmiştir. Gelecekte İletişim Çalıştayı'yla, Türk cumhuriyetleri ile Türk ve akraba topluluklarından gelerek Türkiye'deki iletişim fakültelerinde öğrenim gören öğrencilere yayıncılık alanındaki bilgi birikimlerinin artırılması amaçlanmıştır.

Vakıflar Genel Müdürlüğümüz, yurt içindeki ve yurt dışındaki taşınır ve taşınmaz vakıf kültür varlıklarının tesciline, muhafazasına, onarımına ve yaşatılmasına yönelik çok önemli faaliyetlerini sürdürmektedir.

Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığımız, yurt dışı vatandaşlarımıza, kardeş topluluklara ve uluslararası öğrencilere yönelik 182 proje kapsamında 80 milyon liraya yakın mali destek sağlamıştır. Türkiye bursları kapsamında 2023 yılında 167 ülkeden 117.367 başvuru alınmış ve 136 ülkeden yaklaşık 4.500 aday burslandırılmıştır. Türkiye burslusu yaklaşık 11 bin öğrenciye çeşitli şekilde barınma desteği sağlanmıştır.

Yunus Emre Enstitüsü, 65 ülkede 86 yurt dışı temsilciliğiyle Türkiye'yi, kültürel mirasını, Türk dilini, kültürünü ve sanatını tanıtmak amacıyla faaliyetler yürütmektedir. Enstitü 2023 yılında Türkçe öğretimi faaliyetleri kapsamında 550 binin üzerinde kişiye ulaşmıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Kalaycı, süreniz dolmuştur, ilave süre veriyorum.

Buyurun lütfen.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yunus Emre Enstitüsü tarafından Türkçenin uluslararası geçerliliğe sahip ilk ve tek dil sınavı olan Türkçe Yeterlilik Sınavı 2023 yılında 37 ülkede uygulanmıştır. Türk kültürünün ve sanatının dünya genelinde tanıtılması amacıyla 2023 yılının Eylül ayına kadar 500'ün üzerinde kültürel etkileşim faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Bugüne kadar 5 kıtada, 170'ten fazla ülkede 30 binin üzerinde proje uygulayan TİKA Başkanlığı 61 ülkedeki ofisleri aracılığıyla uluslararası kalkınma ve kültürel iş birliği alanında pek çok sektörde proje faaliyetlerine devam etmektedir. Ülkemizin dostluk eli dünyanın dört bir yanına uzatılarak ortak tarihî ve kültürel mirasımıza sahip çıkılmakta, ikili diplomatik ve ekonomik ilişkilerimizin de zemini güçlendirilmektedir. TİKA projeleriyle bir yandan küresel barışa, kalkınma ve refaha destek olunurken, diğer yandan ülkemizin uluslararası imajına olumlu katkılar sunulmaktadır.

Bakanlık ve kurumlarımızın bu çalışmalarını destekliyor, 2024 bütçelerinin hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum.

Saygılar sunuyorum.