KOMİSYON KONUŞMASI

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli basın mensupları, değerli arkadaşlarım; iyi akşamlar diliyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün ülkemizde yargının tarafsız olmadığı açıkça ortadadır. Bu nedenle yargı, yürütmenin etkisinde görevlerini icra etmekte, dolayısıyla adaletin tecelli etmediği ve birçok adaletsizliklerin, haksızlıkların, hukuksuzlukların devam ettiği görülmektedir.

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunda yapılan değişiklikle yeni bir sistemin, daha çok katılımın, daha çok hâkim ve savcı arkadaşların kararlarıyla daha adil kararların verilebileceği ve hâkimlik teminatının, savcılık teminatının daha uygun duruma gelebileceği bekleniyordu ama maalesef gerek Bakanlığınızın gerekse Müsteşarlığınızın bu kurulun içinde olması sebebiyle hâkimlik teminatının maalesef yok olduğu ve gereksiz yere birçok soruşturma sırasında ve yargılamanın yürütülmesi sırasında savcıların değiştirildiği, hâkimlerin değiştirildiği bir durumu yaşıyoruz.

Yeni kurulan sulh ceza mahkemeleri var. Bu mahkemeler tamamen tarafgir bir karar vererek, özellikle yürütmenin işaret ettiği kişiler üzerinde, yargının yargısız infazlar yaparak öncelikle tutuklanmaları için gerçek sebepler, tutuklama sebepleri olmadığı hâlde birçok insanın tutuklandığı ve basın özgürlüğü yönüyle de basın mensubu birçok arkadaşımızın tutuklandığı ve böylelikle hem muhalefet yapan hem de Hükûmete karşı gelen ve özellikle Cumhurbaşkanlığına karşı bazı sözlerde ve ifadelerde bulunan birçok arkadaşımızın, birçok vatandaşımızın da haksız yere tutuklandıklarını görüyoruz.

Yeni uygulamalarla savcıların sık sık yerlerinin değiştirilmesi, yine devam ediyor, Deniz Feneri davasında davanın ve soruşturmanın yürütülmesi sırasında savcıların görevden alınması, yerlerinin değiştirilmiş olması, yine, 17-25 Aralık davalarında savcıların ve hâkimlerin değiştirilmiş olması, soruşturmalara takipsizlik kararı verilerek bu soruşturmaları yapan savcıların soruşturma geçirdikleri ve bazılarının da görevden alındıkları ve meslekten de men edildiklerini görüyoruz.

Geçmişte birçok hukuksuzluklar yaşadık. Özel mahkemeler terörle mücadele için kurulmuştu ancak ne var ki, bu mahkemeler tamamen yürütmenin inisiyatifi doğrultusunda muhalefete karşı yürütülen ve aydınlarımızın, askerlerimizin, rektörlerimizin, gazetecilerimizin ve yazarlarımızın tutuklandığı ve bu tutuklama işlemlerini yapan bir mahkeme konumuna getirilmiş. Ergenekon davası gibi, Balyoz davası, casusluk davası ve Oda TV davalarında görüldüğü gibi uyduruk delillerle savunmalar da yeterince alınmadan birçok ağır cezaların verildiği ortaya çıkmıştır. Bu davaların sonucunda bilhassa verilen cezaların haksız yere verildiği ve bir kumpasın sonucunda bu yargılamaların yapıldığı ortaya çıkmış. Çıkan sonuç dâhilinde Hükûmetiniz bu yükün, bu haksız davaların, bu gerçekten çok ağır olan davaların altında kalmıştır. Kendisiyle birlikte hareket eden paralelcilerle birlikte yapılan bu işlemin kendileriyle ilgisi olmadığını ve bunu paralelcilerin yaptığını söyleyerek bu davaların yükünden ve sorumluluğundan kurtulmaya çalışmıştır. Ama aynı şekilde bugün sulh ceza mahkemelerinde aynı görevleri sürdürmeye çalıştığını görüyoruz. Bu görüntü çerçevesinde de yine iktidarın görüşünde, düşüncesinde, adaletin tecelli etmesinde hiçbir değişikliğin olmadığını açıklıkla görüyoruz. Yani her gün adalete karşı güvensizlik artmaktadır. Adaletin olmadığı bir yerde gerçekten ne hak ne hukuk ne ekonomi ne hayat ne özgürlük hiçbirisinin gerçek anlamda yürümeyeceği de açıklıkla ortadadır.

Bu nedenle Sayın Bakanımızdan bu sulh ceza mahkemelerinin ne zaman kaldırılması yönünde bir çalışma yapılacak? Bunu öğrenmek istiyorum. Yine birçok hâkim ve savcıların sık sık yerlerinin değiştirilmiş olmasının ne zaman ortadan kaldırılacağını, yürütülmekte olan bir soruşturmanın, görülmekte olan bir davanın hâkim ve savcılarının da bir daha değiştirilmemek üzere bu uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğini özellikle belirtmek istiyorum çünkü adalet herkese lazım. Bugün belki mahkemenin karşısına gelen insanlar adalet arıyorlarsa yarın sizler de bizler de bu adaleti yine mahkemelerin önünde yine bu hakkı aramak için o huzura gelebiliriz. Onun için, adaletin tecelli etmesi için Bakanlığınızın bu konuya titizlik göstermesini özellikle rica ediyorum.

Teşekkür ederim.