ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Başkan.

Sayın Bakan "Demokrasi ve hukukun üstünlüğü; kamu güvenliğinin, sosyal barışın, toplumsal ilerlemenin ve ekonomik büyümenin temel şartıdır. Aynı şekilde, hak ve özgürlüklerin yegâne güvencesinin de demokratik hukuk devleti olduğu kuşkusuzdur." dediniz. Bu söze katılmayan olmaz ama bu sözlere uygun bir adalet kavramından ülkemizde bugün söz edilebilir mi? Vatandaş için adaleti iktidarın isteğine göre şekillendirdiği düşüncesi genel kanıya dönüşmüştür. Gücü olanın, arkası olanın ya da siyasi iktidarın istediği biçimde adaletin şekillendiği inancı derinleşmektedir. Hukukun tartışıldığı yerde ekonominin düzelmesi, yabancı sermayenin bu ülkeye gelmesi için yapılan çalışmaların da sonuç vermesi olası değildir. Hak, hukuk, adaletin olmadığı yerde sorunlar azalmaz, artar. Siyasi iktidarın bu bağlamda gittiği yol, yol değildir.

Sayın Bakan, adalette sürecin gereken hızla yürümemesi ve kararların geciktiği de sürekli gündeme getirilmektedir. Yargıda hedef sürelerin çoğunlukla tutmadığı ve vatandaşın adalete ulaşımında sorun olduğu da bizlere yansıtılandır.

Sayın Bakan, Adalet Bakanlığı çalışanları ve infaz koruma memurlarının özlük haklarının iyileştirilmesi ve tüm adliye çalışanlarının ek katsayıyla düzenlemelerinin sağlanması da talep edilmektedir. İnfaz koruma memurları ve adliye çalışanlarının durumları mutlaka iyileştirilmelidir. Zor şartlarda, mahkûmlarla benzer koşullarda yaşayan infaz koruma memurlarına verilen sözler tutulmalıdır.

Sayın Bakan, adliye sarayları yapılıyor, Niğde'ye de yapıldı. Daha beş yıllık bina fiziki anlamda yetersiz kaldı, adliye koridoru bölünüp odalar yapılıyor; bu da öngörüsüzlüğün bir yansımasıdır. Bu anlamda, adliye sarayının olduğu yerin yan tarafında arsalar var, bari bunları alıp bir an önce yapın da ek bina ihtiyacı doğmasın. Plansızlığın somut bir göstergesi bu durumdur.

Bor ilçesinde 2 ayrı adliye binası bulunmaktadır ancak fiziki şartlar da yapılar da yetersiz; Bor ilçesine bir adliye binası şiddetle ihtiyaçtır. Bir an önce Bor ilçesinde adliye sarayı planlanıp yapılmalıdır.

Niğde Kapalı Cezaevi, kötü koşullarıyla ünlü en eski cezaevlerindendir. Cezaevlerinde kapasite üzerinde mahkûm kalmaktadır. M tipi cezaevi ülkede çok kalmadı, yeni kapalı cezaevi yapılması ve ünlü isimlerin tutulduğu, ağır koşullarıyla akıllarda kalan Niğde Cezaevinin de yaşanılan kesitlerin yer aldığı bir müzeye dönüştürülmesi sağlanmalıdır.

Niğde'de idare mahkemesi olmadığı için farklı illere dava görülmeye gidilmektedir. Niğde'ye 5 tane hâkim gönderip bir idari mahkemeyi de açın.

Sayın Bakan, çocuklarda suç oranı artıyor. 2022 yılında suç dosya sayısı 91.619'a yükselmiş, 2017-2022 yılları arasında çocuk ağır cezada açılan dosya sayısında yüzde 62 oranında artış var. 2022 yılı çocuk mahkemelerinin ve çocuk ağır ceza mahkemelerinin dosyası beş yılın en yüksek seviyesine erişmiş durumda. Suça sürüklenen çocukların yüzde 85'i erkek; eğitim kaybı, istihdam sorunu, psikolojik olumsuzluklar, aile ilişkilerinde bozulma gibi nedenlerle erken yaşta çocukların suça yöneldiği görülüyor. Bu bağlamda Adalet Bakanlığı cezaevlerinde psikolog, sosyolog gibi onlara eğitim verecek kişi sayılarını artırmalı çünkü bu çocukların yeniden topluma kazandırılabilmesi için oradaki farklı ve olumsuz koşullardan etkilenmemeleri gerekli cezaevlerinde, bildiğiniz gibi, farklı yapılanmaların da varlığı bir gerçek, bu ne kadar uğraşılsa da ortadan kaldırılamıyor ama çocuklar cezaevindeyse o çocukların hem eğitimi sağlanmalı hem de psikologlar, sosyologlar orada görevlendirilerek bu bağlamda çalışmalar yaratılmalı.

Adaletin olmadığı yerde hiçbir sorunun da çözüm bulmasının olası olmayacağını belirtiyor, bütçeniz hayırlı olsun diyorum.

Teşekkür ederim.