KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Çok teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, Sayın Bakanım, Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri, Değerli Bakan Yardımcıları, bürokratlar, basın mensupları; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Sayın milletvekilleri, öncelikle şunları ifade etmek istiyorum: Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Plan ve Bütçe Komisyonu bölücülüğün meydan okuma yeri değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları ve bütünlüğü içinde "kürdistan" diye bir yer yoktur. "Kürdistan" deyip Şırnak iline örnek vermek düpedüz bölücülüktür.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Bölücü sizsiniz!

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Divanın defalarca uyarmasına rağmen aynı şeylerde ısrar iyi niyet değildir.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Niyet mi okumaya başladınız?

MUSTAFA BAKİ ERSOY (Kayseri) - Konuşma da dinle!

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Düzgün konuş benimle! Düzgün konuş!

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Ya, ben konuşurken...

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Size demiyorum, arkanızdakine diyorum.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Tamam, susun siz de aynı şeyi yapmayın her seferinde.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Bir kadınla nasıl konuşması gerektiğini öğrensin.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen konuşmacıya müdahale etmeyelim.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Arkadakine müdahale eder misiniz Sayın Başkan?

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sonra söz alırsınız zaten. Lütfen arkadaşlar...

Sayın Aksu, buyurun.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sıkıştıkça böyle bir şeylerin arkasına...

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Siz sıkıştıkça bağırıyorsunuz Sayın Kırkpınar.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Lütfen isim vermeyin.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sayın Başkan, vaktimi lütfen ilave edin sonra.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Vaktinizi ilave edeceğim.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Türkiye husumetini, Türk-Kürt düşmanlığını bu tarz söylemler üzerinden dışa vurmak beyhude çabadır. Ne olursa olsun ülkemizin her yerinde, her vatandaşımızın kamu hizmetlerine erişimini sağlamak için -bazıları istemese de- Türkiye bölücü terörün kökünü kazıyacaktır. Bizim için vatan toprakları üzerinde bin yıllık tarih yolculuğunu yapan Türk vatandaşları Türk milletinin eşit ve onurlu üyesidir ve etnik köken, dil ve din gibi farklılıklara bakılmaksızın Türk milleti paydasında birleşmiştir. Türkiye Cumhuriyeti devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Bu tarihî, siyasi ve hukuki gerçekler karşısında belirtilen söylem ve eyleme tevessül edilmesi ise felakettir. Failleri Anayasa suçu işlemekte, aynı zamanda, millî birliğimizi dinamitlemektedir. Bunlar tevil götürecek söylem ve işlemler de değildir.

Bunları hatırlattıktan sonra Sayın Bakanım, sunumunuz için teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.

Ulaştırma sektörü ulaşım ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerle birlikte giderek artan şekilde stratejik bir sektör olarak dünyanın ve ülkemizin gündeminde üst sıralarda yer almaya devam etmektedir. Ulaştırma sistemleri ve hizmetleri, modern ekonomilerin ve toplumsal gelişmenin temel ögesidir. Ulaştırma, lojistik, haberleşme sektörü diğer sektörler bakımından öne çıkan, vatandaşlarımızın hızlı ve kaliteli hizmet altyapısıdır. Aynı zamanda, ulaştırma yatırımları vatandaşımızın hayat kalitesinin ve konforunun yükseltilmesine de katkı sağlamaktadır.

Parti olarak ulaştırma politikamızın esası; hızlı, güvenli ve teknolojik yeniliklere sahip, rekabeti tesis edecek, sanayiyi yönlendirecek, millî menfaatlerimizi kollayacak, ekonomik ve sosyal kalkınmaya destek olacak, vatandaşlarımızın refah düzeyini yükseltecek ve kullanıcıların memnuniyetini sağlayacak, uluslararası ulaşım koridorlarıyla bütünleşen; yaygın, hızlı, güvenli ve düşük maliyetli bir sistemin tesis edilmesidir. Bunun yanı sıra, uzay ve telekomünikasyon yatırımlarıyla ülkemizi çağın ilerisine taşımak, bölgedeki stratejik ve lojistik hâkimiyetimizi artıracaktır.

Ülkemizin ekonomik hedeflerini yakalamada oynayacağı temel rol itibarıyla ulaştırma faaliyetleri hem verimliliğin artırılması hem de maliyetlerinin azaltılması açısından tedarik zinciri içerisinde de önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye, jeopolitik konumu ve sahip olduğu altyapı yatırımlarıyla ulaştırma ve lojistikte önemli rekabet gücüne, bölgesel bir üs olma potansiyeline sahiptir. Ülkemiz, son yıllarda ulaştırma ve altyapıya ilişkin dünyanın en büyük projeleri kapsamında olan yatırımları gerçekleştirmiş ve aziz milletimizin hizmetine de sunmuştur. Bunun yanı sıra, Türkiye'nin büyüme ve kalkınma hedefleri doğrultusunda bir ulaştırma açığı oluşmayacak şekilde yeni projelerin hayata geçirilmesine devam edilmelidir.

Çin ve Orta Asya ülkelerini Avrupa'ya bağlayacak tarihî İpek Yolu'nun yeniden ihya edilmesi projesi Türkiye'ye ekonomik olduğu kadar, siyasi ve kültürel üstünlük sağlayacak, böylelikle Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkeler arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilerin gelişmesine de destek olacaktır. Ayrıca, Türkiye-Azerbaycan kardeşliğini daha da güçlendirecek ve Hazar Denizi'ni doğrudan Türkiye'ye bağlayacak olan Zengezur Koridoru'nun inşasıyla ilgili çalışmaların devamı ve bölgemizin barış projeksiyonu olarak desteklenmesi memnuniyet verici gelişmelerdir. Bunun yanında, Uzak Asya'dan, Basra'dan, Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaşması öngörülen Kalkınma Yolu Projesi ülkemize önemli fırsatlar sunacaktır.

Ulaştırma altyapısının aynı zamanda ileri teknolojiyi kullanan, çevreye duyarlı, rekabeti tesis edecek ve sanayiyi yönlendirecek bir yapıda olmasının sağlanması da gerekmektedir. Bu doğrultuda, ihracat odaklı bir lojistik ve ulaştırma altyapısının oluşturulması, Türk sanayisinin uluslararası rekabet gücünde önemli paya sahip olan ulaştırma girdi maliyetlerini azaltmaya ve yatırım, üretim, ihracat zincirinin sağlıklı olarak kurulmasına yardımcı olacaktır. Üretim maliyetlerini ve rekabet gücünü doğrudan etkileyen, bu yönüyle halkın refah düzeyine yansıyan ulaştırmanın zaman ve maliyet avantajı sağlaması da büyük önem arz etmektedir. Malın hasarsız, mümkün olan en kısa sürede ve ucuz bir şekilde üretim noktasından tüketim noktasına veya başka üretim sürecine taşınması, söz konusu malın kalitesi ve fiyatı kadar önemli bir unsur hâline geldiğinden, rekabet gücünün önemli bir parçasını oluşturmaktadır.

18 Mart 2022'de faaliyete giren 1915 Çanakkale Köprüsü'nün Güney Marmara, Ege aksı ile Trakya ve Avrupa kara ulaşım koridorlarının bütünleşmesini sağlayarak tüm bu amaçlara hizmet eden muazzam bir eser ve gurur verici tarihî bir hizmet olduğunu ifade etmek isterim. Böylelikle, Asya ile Avrupa 6'ncı kez birbirine bağlanmak suretiyle bir saat süren boğaz geçişi altı dakikaya düşürülmüştür. İhracatımızın yüzde 60'ına yakınını gerçekleştiren 9 ilimiz bu şekilde kesintisiz birbirine bağlanmış, aynı zamanda sanayi yatırımlarının bu alana yönlendirilmesi için önemli bir imkân sağlamıştır. Kara yolunun esneklik avantajından, deniz ve demir yolunun hacim ve maliyet avantajından, hava yolunun ise sürat avantajından en iyi şekilde yararlanıldığı kombine taşımacılığın yaygınlaştırılması rekabet avantajı yakalayabilmenin temel unsurudur. O sebeple, bölge ülkelerine de hizmet edecek ulaşım yolları üzerinde büyük ticaret limanları ve bunlara bağlı lojistik ve stratejik sanayi kümelerinin oluşturulması, demir yolu ve deniz yolu fiziki altyapısı geliştirilerek modlar arasındaki dengesizliğinin giderilmesi gerekmektedir. Yüksek kapasiteli kara, deniz, demir ve hava yolu bağlantıları bulunan organize lojistik bölgeleri inşa edilerek bu bölgeler aracılığıyla sanayi, enerji ve tarımsal üretim havzalarının iç piyasa ve uluslararası piyasalara erişimi de sağlanabilecektir.

Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; son yıllarda yapılan yatırımlarla kara yollarındaki eksiklikler büyük ölçüde tamamlanmıştır. Uzun dönemli planlarla, dengeli bir modal dağılım hedefiyle birlikte artan ulaşım talebi nedeniyle mevcut ulaştırma sistemimiz kara yolu odaklı olarak büyümüştür. Yapılan yatırımlarla bölünmüş yol ağı 29.283 kilometreye ulaşmış -sunumunuzda ifade ettiniz- ülkemiz yol ağının yüzde 43'üne ulaşmış, yollardaki akıllı ve otonom teknolojiler de artırılmıştır. Trafik güvenliği sağlayan hızlı ve emniyetli yol altyapısı kazalardaki ölüm oranının düşmesini de sağlamıştır. Bununla birlikte, kara yolu ihtiyacının özellikle diğer bağlantı ağlarının zor ya da uzun vadeli olduğu yerlerde devam ettirilmesi kaçınılmaz bir mecburiyettir.

Ulaştırma sektörünün artan ticari hacmiyle birlikte enerji ihtiyacı da artış göstermiştir. Nihai enerji tüketiminin yüzde 25'i ulaşım sektöründe, bu tüketimin yaklaşık yüzde 95'i de kara yolu ulaştırmasında gerçekleşmekte, trafikten kaynaklanan hava kirliliği ve gürültü gibi unsurlar kara yolu ulaştırmasının çevre üzerindeki olumsuz etkilerini oluşturmaktadır. Bu çerçevede, kara yolu taşımacılığına olan yüksek talebin demir yoluna kaydırılarak daha dengeli ve verimli bir ulaştırma sisteminin oluşturulması Türkiye'nin ulaştırmada öncelikli hedeflerinden olmalıdır.

Türkiye'nin başta büyük kentlerde olmak üzere önemli sorunlarından biri de kent içi ulaşımda yaşanan sıkışıklıktır. Toplu taşıma ve raylı sistemlerin artırılmasının yanında motorsuz ulaşım türlerinin geliştirilerek kent içi ulaşımda yaşanan trafik sıkışıklığı ve buna bağlı olarak ortaya çıkan çevre ve gürültü kirliliğinin, zaman kaybının da azaltılabilmesi mümkün olabilecektir. Bu kapsamda yatırımların kentsel hareketliliğe bağlı olarak yeni nesil ulaşım modellerinin, kent içi ulaşımda toplu taşımayı destekleyen, sürdürülebilir ulaşım türlerinin geliştirilmesine yönlendirilmesi önem arz etmektedir. Ayrıca, kent içi ulaşım altyapısı sadece araç odaklı olmaktan çıkarılarak insan odaklı hâle getirilmeli, araçların ana merkezlere girişi yerine yayaların taşınmasını sağlayacak sistemler de oluşturulmalıdır. Bu doğrultuda, seçim bölgem İstanbul'da İstanbulluların yaşamını kolaylaştıran önemli hizmetler ve yatırımlar yaptınız, yapmaya da devam ediyorsunuz. İstanbul ulaşımının ana omurgası Marmaray, Avrasya Tüneli, Gayrettepe- İstanbul Havalimanı metrosu, Başakşehir Çam Sakura-Kayaşehir metrosu, Bakırköy, Bahçelievler, Güngören ve Bağcılar'ı birbirine bağlayan Bakırköy-Kirazlı metrosu, Küçükçekmece-Halkalı-Arnavutköy-Havalimanı metrosu, Sirkeci-Kazlıçeşme raylı sistemi ile Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu bunların başlıcalarıdır. Bakanlığınızın İstanbullu hemşehrilerimizin yaşam konforunu artıracak birçok yatırım projesi de devam etmektedir. Tüm bunlar için şahsınızda Bakanlık çalışanlarına teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, Türkiye'deki mevcut demir yolu ağı -sunumunuzda da ifade ettiğiniz gibi- 2022 yılı sonu itibarıyla 1.460 kilometresi hızlı tren hattı, 9.235 kilometresi konvansiyonel ana hat, 2.433 kilometresi iltisak hattı ve istasyon yolları olmak üzere toplam 13.128 kilometredir. Mevcut demir yolu ağı yoğunluğu dikkate alındığında hem nüfus hem de yüz ölçümü bazında Türkiye'nin demir yolu ağında ve demir yolu üzerindeki hat başına düşen trafik ve tren sayısında AB ortalamasının altında olduğu gözlenmektedir. 2021 yılı verilerine göre yurt içi yük taşımalarında ülkemizin yüzde 4,6 olan demir yolu payı da yüzde 17 olan AB ortalamasına kıyasla oldukça düşüktür. Demir yolunun yük taşımacılığından daha fazla pay alabilmesini teminen ana hatlardaki sorunların giderilmesi, trafik yoğunluğuna bağlı olarak belirlenen tek hatlı demir yollarının çift hatlı hâle getirilmesi, sinyalizasyon ve elektrifikasyon yatırımlarının tamamlanması bu kapsamda önemli olacaktır.

Ulaştırmada özellikle lojistik sektöründe deniz taşımacılığı ağırlıklı paya sahiptir. Bu da deniz yolu sektörünü küresel ticarette stratejik bir konuma getirmektedir. Deniz yolu ulaştırmasının faaliyet alanı uluslararası bir özellik taşımaktadır. Deniz taşımacılığının bittiği ve kara taşımacılığının başladığı kesişim noktası olan limanlar ulaştırma kapasitesinin tanımlanmasında önemli bir yere sahiptir.

Liman altyapıları ve terminal imkânlarıyla birlikte deniz taşıma filo kapasitesi de artırılarak limanların coğrafi tekel konumunu dikkate alan etkin bir düzenleme ve denetleme sistemi oluşturulmalıdır. Cumhurbaşkanlığı yıllık programında da belirtildiği gibi, liman yatırımlarının bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirilmesi Doğu Akdeniz'de Orta Doğu ve Orta Asya ülkelerinin çıkış kapısı olacak transit yük odaklı bir ana liman inşasıyla gemi bakım ve onarımı için yeni tersane kurulması Türkiye'nin denizcilikte bölgesel aktarma merkezi olmasını mümkün kılacaktır.

Ekonomik ve sosyal sektör faaliyetlerinin türevi niteliğinde olan ulaştırma talebinin karşılanmasında zaman değeri önem arz etmektedir. Zaman değerinin önem kazanmasının doğal bir sonucu olarak hızlı ulaşım ülkelerin ulaştırma politikalarının temel belirleyicilerinden biri hâline gelmiştir. İnsan ve emtianın güvenli ve hızlı bir şekilde akışının sağlanması açısından hava taşımacılığı ülkeler için önemli sosyoekonomik ve kültürel faydalar barındırmaktadır.

Ülkemizde aktif havalimanı sayısı 2023 yılı Eylül sonu itibarıyla 57'ye yükselmiştir. 130 ülke ve 343 noktaya hava yolu bağlantısı bulunan ülkemiz dünya ekonomik merkezleri ile ham madde kaynakları arasındaki güzergâh üzerinde bir kavşak konumundadır. Ülkemiz toplam yolcu trafiği sıralamasında Avrupa'da 2022 yılında 3'üncü, dünyada 6'ncı sıraya yükselmiştir. 2022 yılında yaklaşık 64,5 milyon yolcuya hizmet vererek Londra, Paris ve Amsterdam havalimanlarını geride bırakıp Avrupa'nın en yoğun, dünyanın ise ilk 10 havalimanı arasında yer alan İstanbul havalimanı uluslararası hava trafiğinde ülkemizin önemli bir aktarma merkezi hâline gelmesini de desteklemiştir. Salgın sonrasındaki güçlü toparlanma ve 2022 yılı verileri göz önüne alındığında 2023 yılı sonunda havalimanındaki toplam yolcu sayısının salgın öncesi dönemi geçmesi beklenmektedir.

Hava yolu kargo taşımacılığı, tarihsel gelişim süreci açısından diğer taşımacılık türlerine göre daha yeni olmasına rağmen son yıllarda kullanım oranı giderek artan bir taşımacılık şekli olmuştur. Bu çerçevede, hava kargo taşımacılığının geliştirilmesi için özendirici tedbirler alınmalı, dış ticarete konu ürünlerin taşınmasında yerli hava kargo filosunun payının artırılarak bölgemizde yer alan ülkelerin hava kargo pazarından pay almasına dönük bir strateji takip edilmelidir.

2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı Nisan 2022'de açıklanmıştır. Planda 2053 yılına kadar, bölünmüş yol ağının 38.060 kilometreye, demir yolu hat uzunluğunun 28.590 kilometreye, havalimanı sayısının 61'e, lojistik merkez sayısının 26'ya çıkarılması, Lojistik Performans Endeksi sıralamasında ise ilk 10 ülke arasında yer alınması, orta koridorda lojistik bir üs hâline gelinmesi hedeflenmiştir. Doğu-batı ve kuzey-güney akslarında önemli ulaştırma, ticaret ve enerji koridorları üzerinde yer alan ülkemizin kalkınma planında da belirtildiği gibi 2053 hedeflerine küresel bir lojistik güç olarak ulaşması, bu amaçla hem doğu batı ekseninde hem de kuzey-güney ekseninde ülkeler arası bağlantısallığın güçlendirilmesi için altyapı yatırımları ve uluslararası iş birliklerinin süreklilik içinde daha da artırılması gerekecektir. Ayrıca, lojistik mevzuatının bütünleşik bir yapıya getirilmesi ve lojistikle ilgili etkin bir koordinasyon sağlanarak istatistiki bir altyapının oluşturulması arzu edilen lojistik ekosisteminin oluşturulmasını da mümkün kılacaktır.

Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; posta sektöründe sürdürülebilir büyümeye ve istihdama katkı sağlanması vatandaşlara hızlı, kaliteli, erişilebilir ve güvenilir posta hizmeti sunulması temel amaçtır. Evrensel posta hizmeti yükümlüsü PTT ülke genelinde geniş hizmet ağıyla posta, kargo ve e-ticaret gibi birçok sektörde vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştırmakta, herhangi bir bankanın bulunmadığı yerlerde de hizmet sunmaktadır. Pandemiyle birlikte güçlenen e-ticaret alışverişindeki artış sektörün büyümesine önemli katkı sağlayarak 2022 yılında posta kargosu gönderileri hacmi bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 25 oranında artış göstermiştir. Bu kapsamda, posta sektörünün değişen teknoloji ve piyasa koşulları dikkate alınarak görev ve sorumluluklarıyla kapsam ve finansmanının gözden geçirilmesi, gelişen e-ticaret koşullarına uyumlu ilave mevzuat çalışmalarının yapılması daha hızlı, kaliteli, güvenilir, çağdaş ve sürdürülebilir hizmet sunulmasını mümkün kılabilecektir.

Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki ürün ve hizmetleri ülkelerin dijital geleceğinde önemli bir yer kaplamakta, büyük fırsatlara kapı aralamaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün gelişimi diğer sektörlerin gelişimi için de kritik bir öneme sahiptir. Bu alandaki ürün ve hizmetlerin diğer sektörlere nüfuzu ekonominin geneli ve tüm sektörler için yenilikçiliği ve verimlilik artışını mümkün kılmaktadır. Özellikle salgın süreciyle birlikte toplumsal alanın her yerinde dijitalleşme öne çıkmıştır. Uzaktan çalışma başta olmak üzere yüksek kapasiteli ticaret, gündelik alışveriş, eğitim, sağlık, finans ve benzeri birçok alanda etkin olarak elektronik yaşama geçilmiştir. Ülkemizin iletişim, e-devlet ve yenilikçi teknolojilerde güçlü konumda bulunması, siber güvenlik gibi eksenlerde başarılara imza atmış olması dijital ekonomiye geçişte önemli avantajlar sağlayacaktır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Tamamlıyorum Sayın Başkan.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Hızlı ve etkin erişim için dijital altyapının ve bu kapsamda yerli ve millî 5G ve ötesi teknolojik altyapılarının oluşturulması büyük önem arz etmektedir. Sayısal olarak artışın yanı sıra bütün vatandaşların ülkenin her yerinden ve her zaman seçenek zenginliğine sahip bir şekilde, başta sabit ve mobil telefonla geniş bant internet sistemleri olmak üzere bilgi ve iletişim teknolojilerine katlanabilir maliyetle erişebilmesi sağlanmalıdır. İletişim üzerindeki vergi yükünün azaltılarak mobil hizmetlerde abonelerden alınan kullanım ücreti, ruhsat ücreti ve benzerinin hafifletilmesi buna yardımcı olabilecektir.

Bilgi güvenliğinin sağlanması stratejik önemde olup bilgiye erişimin, bilginin paylaşılmasının ve korunmasının güvenliği için gerekli hukuki, kurumsal ve teknolojik altyapı dinamik bir şekilde güncellenmelidir. Etkin işleyen bir bilgi güvenliği denetim sistemi oluşturularak hukuk normlarının teknolojideki hızlı dönüşüme ayak uydurabilecek şekilde koordine olması sağlanmalıdır. Bu kapsamda kişisel, kurumsal ve ulusal bilgilerin güvenliğinin sağlanmasında yönetici, kullanıcı, üretici, satıcı, uygulayıcı, denetleyici ve düzenleyici tarafların sorumluluk içinde hareket etmesi oldukça önemlidir. Ayrıca içeriğin zenginleştirilmesine, nitelikli, doğru ve Türkçe olmasına da önem verilmelidir.

Türkiye, ulaştırma, altyapı, iletişim ve lojistik alanlarında yaptığı dünya çapındaki yatırımlarla önemli bir rekabet gücüne sahiptir. Ulaştırma, lojistik ve iletişim Türkiye ekonomisinin de itici gücüdür. Türkiye'nin kalkınma hedefleriyle uyumlu olarak yapılacak yeni yatırımlarla da Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın altyapısı adım adım inşa edilecektir.

Bu düşüncelerle gayretli çalışmalarınız için tekrar sizi tebrik ediyor, Bakanlık ve kurum bütçelerinin ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum.