Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/276) ve 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/274) ile Sayıştay tezkereleri a) Cumhurbaşkanlığı b) Millî İstihbarat Teşkilatı c)Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği ç) Diyanet İşleri Başkanlığı d) Devlet Arşivleri Başkanlığı e) Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı f) Strateji ve Bütçe Başkanlığı g) İletişim Başkanlığı ğ) Savunma Sanayii Başkanlığı h) Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ı) Yatırım Ofisi Başkanlığı i) Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı j) Finans Ofisi Başkanlığı k) İnsan Kaynakları Ofisi Başkanlığı |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 24 .11.2023 |
VELİ AĞBABA (Malatya) - Çok teşekkür ederim.
Öncelikle Sayın Yaşar Akpınar'a bir cevap vermek istiyorum.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - "Kırkpınar" Sayın Ağbaba.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Şimdi, "Tek adam, faşist" dediğin kimdir? "Faşist lider" dediğin ya da "faşist dönem" dediğin?
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Lider demedim.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Dedin.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Demedim.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Örneğin, Cumhurbaşkanı Yardımcılarını kendisi atayan, bürokratları kendisi atayan, valileri atayan, kaymakamları atayan, il müdürlerini atayan; döndük geldik; il başkanını atayan, ilçe başkanını atayan adama faşist denir, faşist yönetim denir. Buna faşist denir.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yüzde 52'yle seçildi, halk yüzde 52'yle seçmiş, seçimle gelmiş.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - O zaman da seçim vardı. Osmanlı'dan beri seçimle geliyor, Osmanlı'dan beri.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Daha önceki vali...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bütün milletvekillerini o atıyor, bakanı o atıyor, bürokratı o atıyor, ne kadar bürokrat varsa o atıyor; ona faşist denir.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Cumhurbaşkanı yüzde 53 oy almış.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Daha önceki vali...
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sen yüzde 25 oy almışsın, o yüzde 52.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Kardeşim, seçim Osmanlı'dan beri var yahu!
VELİ AĞBABA (Malatya) - İki... Arkadaşlar, bir saniye.
İki, bak, o laf söylediğin adam var ya, İnönü...
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Laf söylemiyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Laf söyledin.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ya, Putin yüzde 80 alıyor.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bu İnönü'nün ailesinde bir kişi kirli el sıkmamıştır, hırsızlık yapmamıştır.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Biz öyle bir şey demedik.
(Gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) - O "İnönü" dediğin adamın var ya; çocuğu ölmüş Malatya'da, mezara gömülmüş, üç ay sonra haberi olmuş. O "İnönü" dediğin adam bugün izini takip ettiğin adamlara meydan okumuş.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Hayır, öyle...
VELİ AĞBABA (Malatya) - O savaş meydanlarında meydan okumuş.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Kesinlikle...
VELİ AĞBABA (Malatya) - İnönü'nün ailesinde bir tane hırsız yok.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Hayır, kabul etmiyorum, konuyu çarpıtıyorsun.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bir tane arsız yok, bir tane pisliğe bulaşmış kimse yok.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Başkanım, beni itham ediyor.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Derdiniz ne, derdiniz? Derdiniz Atatürk.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Atatürk'ün arkasına sığınıyorsunuz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Atatürk ne zaman aklınıza geliyor? 15 Temmuzda FETÖ'cüler bombalayınca AK PARTİ'nin Genel Merkez binasına afiş asmak aklınıza geliyor; derdiniz o, derdiniz başka bir şey değil.
Ya, şimdi, bakın...
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Anlatacağım.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet, anlat.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Hitler var, Mussolini var dünya faşizminde. İsmet İnönü ne yapmış biliyor musun? 1950'de seçimi kaybetmiş, "Bu benim en büyük zaferim." demiş. Bugün çok partili yaşam varsa o beğenmediğiniz, her gün laf söylediğiniz İsmet İnönü sayesindedir. Bir daha söyleyeyim, İsmet İnönü sayesindedir.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Laf söylemiyoruz, konuyu oraya çarpıtma.
VELİ AĞBABA (Malatya) - O İsmet İnönü savaş meydanlarında bu ülkeyi kurmuş, Atatürk savaş meydanlarında kurmuş bu ülkeyi.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Konuyu çarpıtma.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Şimdi, faşist arıyorsanız bakın, ya, dünyada demokrasiyle yönetilen ülkelerde 300 korumayla gezen bir lider var mı örneğin? Örneğin, Almanya Şansölyesi -hani kıskanıyor ya- neyle geziyor? İngiltere Başbakanı neyle geziyor ya da Danimarka, Norveç Başbakanları neyle geziyor, bizimki neyle geziyor? 300 araba, binlerce korumayla geziyor.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Konuşmayı hiç dinlememişsin, ezberindeki şeyleri konuşuyorsun.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Faşist arayacaksanız aynaya bakacaksınız, anladın mı?
Şimdi, gelelim bütçeye.
Başkanım, bu, süreme dâhil değildir inşallah.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Süren başladı, beş dakika gitti.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Şimdi, değerli arkadaşlar, bu bütçede -yirmi bir günden beri bütçe konuşuluyor- olanlar var, olmayanlar var. Şimdi, hatırlayalım, Hükûmetin ya da bugün kazanan iktidarın vaatlerini hatırlayalım. Örneğin, sıkışınca seçimden bir hafta, on gün önce "Esnafın 7200 prim gününü çözeceğim." dedi yani "9000'den 7200'e düşüreceğim." dedi. İlk bütçe, seçimden sonra ilk bütçe, bu 7200 meselesi yok; söz verdiniz. Başka, örneğin çıraklık ve staj mağdurları yok, maalesef, bunlar da emekli olamıyor, bir de 99'da prime takılanlar yok; ayrıca -biraz önce söylüyorsunuz ya- 7.500 lirayla geçimini sağlamaya çalışan, geçinemeyen, ikinci el ayakkabı, üçüncü el gömleğe mahkûm ettiğiniz emekli yok; 13.684 TL olan açlık sınırının altında yaşayan asgari ücretli yok, stajyerler yok, taşeronda kadroya geçmeyi bekleyen işçiler yok, enflasyon karşısında her gün eriyen kamu çalışanları yok, her gün hastanelerde şiddete maruz kalan doktorlar yok, 3600 ek gösterge -söz verdiniz- bekleyen memurlar yok. Bugün Öğretmenler Günü, Öğretmenler Günü kutlu olsun ama Öğretmenler Günü'yle ilgili, öğretmenlerle ilgili kuru kutlama dışında bir şey yok; ücretli öğretmenler, özel sektörde üç kuruşa sömürülen öğretmenler yok; ev hanımlarına sigorta verecektiniz, o yok; evde çalışan, evde temizliğe giden kadınlara sigorta verilecekti, yok; şiddete maruz kalan kadınlar yok, çocuğunun beslenme çantasına bir kuru ekmek koyamayan kadınlar yok; cemaat yurtlarında istismar edilen çocuklar yok, karın tokluğuna aileleriyle çalışan mevsimlik tarım işçileri yok, merdiven altı atölyelerde çalıştırılan işçiler yok, atanamadığı için intihar edenler yok, iyi üniversite eğitimi alıp maalesef mülakata takılan gençlerimiz yok. Ne var peki? Bütçenin yüzde 11,3'ü yani 1,3 trilyon liralık faiz geliri elde edecek rantiyeler var, 162 milyar lira ödeme yapmayı planladığınız müteahhitler ve şehir hastanesi patronları var, sadece mal ve hizmet alım gideri 70 üniversitenin yıllık ödeneğinden fazla olan Diyanet İşleri Başkanlığı var; Cumhurbaşkanlığının, sizlerin makam arabaları var, koruma giderleri var, maaşına ayrılan milyarlar var; kamuda tasarruf genelgeleri yayınlanırken bu yıl alacağınız 2.930 araç var, 535 tanesi binek aracı. Buraya da bir parantez açalım, bakın, Almanya bizi kıskanıyor, Fransa bizi kıskanıyor! Almanya'nın ekonomik büyüklüğü bizim 10 katımız, millî geliri bizim 10 katımız, nüfusu bizimle birbirine yakın.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - 4 katı.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bir bakarsınız.
Almanya'da üretilmeyen araç yok, Opel'inden Audi'sine, Mercedes'inden Audi'sine kadar bütün araçları Almanya üretiyor, Almanya'daki makam aracı sayısı 9 bin, bizim fakir Anadolu'daki, Türkiye'deki makam aracı sayısı tam 125 bin. Burada başka ne var? Bu trollerin bütçesi var, besleme trollerine aktarılan milyonlarca lira var. Cumhurbaşkanlığının 2023'te 6,6 milyar olan bütçesi 2024 yılında 12,3 milyar liraya çıkarılıyor, artış oranı yüzde 85. Saray önümüzdeki yıl günde 33,6 milyon lira harcayacak, saatte 1,4 milyon lira, dakika da 23 bin lira para harcayacak yani önümüzdeki yıl sarayın dakikalık harcaması 2 asgari ücrete eşit olacak.
Bir de şimdi bu Cumhurbaşkanlığı danışman sorunu niye gizleniyor bilmiyorum. Kaç tane danışman var bilen yok, kaç tane danışman var bilen yok. Siz de umutla bekliyorsunuz, "Eski vekil olursak boşta kalmayız, gideriz, saraya danışman oluruz." diyorsunuz, "O da olmazsa, büyükelçi oluruz." diyorsunuz.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Doğru konuş ya!
VELİ AĞBABA (Malatya) - Yalan mı? Yalan mı?
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Kimdir senin "siz" dediğin? "Siz" dediğin kim?
VELİ AĞBABA (Malatya) - Yalan mı?
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sen kime hitap ediyorsun "siz" diye ya?
VELİ AĞBABA (Malatya) - Örneğin Burhan Kuzu. Burhan Kuzu danışman değil miydi? Eski milletvekilleri danışman değil mi? Senin de mi umudun var?
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Adam gibi konuş.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Ök, senin de mi umudun var?
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Benim umudum yok.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sen de mi danışman olacaksın? Sen de mi danışman olacaksın. Sen de danışman olacaksın herhâlde.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Milletin, fakirin fukaranın parasını eski vekillere danışman olarak, ücret olarak ödüyorsunuz. Niye alınıyorsunuz, yalan mı? (Gürültüler)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Yalan mı?
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Saçmalama, tribünlere oynayıp, saçma sapan konuşup...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Saçma sapan konuşan sensin. Anladın mı? Saçma sapan konuşan sensin.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar... Değerli arkadaşlar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Devleti âdeta arpalığa, çiftliğe çevirmişsiniz, utanmadan laf atıyorsun bana.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Yok ya!
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sana söylüyorum, sana söylüyorum direkt. Sana söylüyorum. Düzgün konuşacaksın, düzgün konuşacaksın. Saçma sapan konuşan da sensin. Sana söylüyorum. Direkt sana söylüyorum, direkt sana söylüyorum.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ayıp ediyorsun.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Niye ayıp edeyim?
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ayıp ediyorsun.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bana "Saçma sapan konuşuyor." diyemez. Tamam mı? Diyemez, diyemez. (Gürültüler)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Yüzünüze baka baka söylüyorum.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Kaç tane eski vekil danışman? Cevap verin, soruyorum buradan!
CAVİT ARI (Antalya) - Bakan Yardımcısı...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Soruyorum buradan, soruyorum! Hodri meydan!
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sen bizi itham ediyorsun, burası itham edildi! Hayır ama başka...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Araştıralım, araştıralım! Hodri meydan!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sizin büyükşehir belediyelerinizde kaç kişi danışman?
VELİ AĞBABA (Malatya) - Hangi belediye? Araştıralım, araştıralım! Hodri meydan! Hodri meydan! O da yetmiyor, bir de vekil çocukları danışman oluyor saraya! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sizin büyükşehir belediyelerinde kaç kişi danışman?
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Ben size söyleyeyim: "Bal tutan parmağını yalar." diyorsunuz ya...
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Büyükşehir belediyeleriniz danışmanla dolu! Hadi bakayım ver cevabını!
VELİ AĞBABA (Malatya) - ...bal tutan parmağı yalamıyor; kolu yiyor, vücudu yiyor!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Siz yapıyorsunuz!
VELİ AĞBABA (Malatya) - Devleti yiyorsunuz akrabalarınızla beraber!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Büyükşehir belediyelerinizdeki danışmanların sayısını açıklayın!
VELİ AĞBABA (Malatya) - Devleti sömürüyorsunuz! Hamuduyla yiyorsunuz devleti! Hayret bir şey!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ayıp ya!
HASAN ÖZTÜRKMEN (Gaziantep) - Belediye bütçesi görüşülmüyor burada, Cumhurbaşkanlığı bütçesi görüşülüyor!
AHMET KILIÇ (Bursa) - Bunun içine belediyelerin bütçesi de dâhil, bilmiyorsan öğren.
HASAN ÖZTÜRKMEN (Gaziantep) - Cumhurbaşkanlığı bütçesi görüşülüyor!
VELİ AĞBABA (Malatya) - Katalım, katalım! Hodri meydan!
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Devlet elinizde; MİT burada, her şey elinizde! Hodri meydan!
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba, bir saniye...
Değerli arkadaşlar...
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Bizi itham etti ya...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ök, bir saniye...
Değerli arkadaşlar... Sayın Ağbaba...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Kim danışmansa onu itham ediyorum.