KOMİSYON KONUŞMASI

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, hatip zaten her zaman yaptığı şeyi, bu kez bize yanıt verirken bir de bizi suçlayacak hâle getirip aklınca bir kelime oyunuyla bizim devlete güdümlü... Ne? Torpil mi? Ne atıyoruz?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Kit.

ALİYE TİMİSİ ERSEVER (Ankara) - Kit.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Biz silah, bilmiyoruz askerî terimleri, arkadaşlar hâkim tabii, ha bire "silahlanma, silahlanma." dedikleri için. Ne atıyorsak işte, onu, devleti, hedef hâline getirdiğimizi söylüyor. Biz devleti hedef hâline filan getirmiyoruz. Devletin içinde yanlış işleyen bir şeyler varsa tabii ki eleştireceğiz ve bunu kullanırken hangi terminolojiyle yaklaştığımızı belirleyen de zaten devletin kendisi.

Bakın, bir örnek verip sözlerimi bitiriyorum. Sayın Savunma Bakanına bir soru sormuştuk, biraz önce yanıtı gelmiş. Sormuştuk, demiştik ki: "Silahlı Kuvvetlerde suç işleyen personeliniz var mı, bunlarla ilgili işlem yapıyor musunuz?" "Evet var, işlem yapıyoruz." demiş. Bu kadar net. Dolayısıyla suç ile suçsuzluğu, doğru ile yanlışı ayırt etmek, yanlışı eleştirmek ve yanlışın üzerine gitmek zaten muhalefetin görevi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Bunu içine sindiremeyenler zaten bir vesayet sistemi özlemiyle yanıp tutuşanlardır.

Teşekkür ederim.