ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Huzur hakkının birden çok yerden alınmasının esasındaki temeli şu: Kamuda çalışan üst düzey yöneticilerin gelirlerinin de diğer çalışanlar gibi düşük olmasıyla ilgili. Esasında bir yerden maaş alan kişinin birden fazla yerden huzur hakkı olmasının mantığı da yok, açıklaması da yok çünkü oradaki süreç, oradaki katıldığı toplantı süreci, çalıştığı çalışma sürecinin içinde bir olgu. Bakınız, bugün, belediye şirket işçileri kadrosunda mimar çalışıyor, mühendis çalışıyor ama işçi statüsüne tabiler; o insanlar özünde mimar, mühendis. Şimdi, "kamuda huzur hakkı" diye getireceğiniz tanımlama birilerine artı para kazandırmanın yolunu açar ama çözümcü bir anlayış değildir çünkü onların yaptığı iş, önlerine dosya getirenlere verilmeyen hakkın alınmasıdır. Huzur hakkı verdiğiniz kişinin önüne o dosyaları hazırlayanların ekonomik anlamda getirilerini iyileştirmiyorsunuz ama toplantıya getirilen dosyanın kapağını açan kişiye bir gelir daha sağlıyorsunuz. Ekonomik durumu dikkate aldığımızda, bugünkü koşullarda, böyle huzur haklarıyla birden çok parayı, geliri sağlatmanın mantığı yok. İşini yapıyor, bir yerden maaş alıyor, bir yerden huzur hakkı alıyorsa birden çok yerden huzur hakkı almasının bugünkü ekonomik krizle de açıklaması olduğunu düşünmüyorum.

Teşekkür ederim.